Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizmasının (YEKDEM) sanayiciye yüklendiği sistemin sürdürülebilir olmadığını belirten PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, yenilenebilir enerjinin ihaleler ile desteklendiği Almanya modeline geçişi önerdi.
Türkiye’nin yerli ve yenilenebilir kaynaklarla elektrik üretimi son yıllarda önemli bir artış kaydetti. Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM), 2010 yılında yürürlüğe girdi ve yenilebilir enerji yatırımlarının desteklenmesi amacıyla 10 yıl döviz bazında yüksek fiyatlardan devlet alım garantisi verildi. YEKDEM teşviklerinin süresi 31 Aralık 2020’de sona eriyor. Sanayiciler ise elektrik faturalarına yansıyan YEKDEM bedelinin yükünü daha fazla taşımak istemediği belirtiliyor.
"Sabit fiyatlı teşvik uygulaması yerine Almanya gibi ihalelerle devam edelim"
Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, yenilenebilir enerjinin önemli olduğunu ve ülkemizin bu alanda yeni yatırımları teşvik edici stratejiler geliştirilmesini olumlu bulduklarını ancak teşvik bedelinin sanayicilere yüklendiği bir mekanizmanın bu haliyle sürdürülebilir olmadığını dile getirdi.
YEKDEM’in uygulandığı 10 yılda teknolojinin gelişmesi ve ucuzlaması ile birlikte yenilenebilir enerji yatırımlarının maliyetinin de düştüğüne ancak döviz bazında teşvikli fiyatların sabit kaldığına dikkat çeken Yavuz Eroğlu, şunları söyledi: "Dünyada yüksek fiyattan devletin döviz bazında yıllar süren alım garantisi verdiği sistem sona eriyor. Ülkeler yenilebilir enerjiyi ihalelerle en uygun şartlarda teklif veren firmalara veriyorlar. Bu sayede sanayicinin üzerine düşen yük de azalıyor. Sanayide yüksek enerji maliyeti, ihracatı zorlaştırırken bu da işsizliğe sebep olmaktadır." dedi.
YEKDEM maliyetinin yüksekliğinin sanayiyi ve ülke ekonomisini direkt etkilediğini belirten Eroğlu, "Sanayimizin küresel pazarda rekabetçi olabilmesi için düşüşte olan bir YEKDEM maliyeti olması gerekir. Mevcut durumda ise bu rakam hep yukarıya çıkıyor ve öngörülemiyor. Almanya’nın 2015 yılında uygulamaya başladığı sistem ülkemize de güzel bir örnek olabilecektir. Bu teşvikler ilk verildiğinde yenilenebilir enerji teknolojileri pahalıydı. Yıllar içinde gelişen ve ucuzlayan teknoloji sayesinde yatırım maliyetleri kat be kat azaldı ama döviz bazında teşvikli fiyatlar sabit kaldı. Sabit fiyat alım garantisi yerine hükümetler ihaleler açıp yine özel fiyatla ama yenilenebilir enerjiyi de rekabete açarak yol alıyorlar. Almanya 2015’te ihale bazlı enerji teşvikine başladı ve 2017 yılında tam geçişi sağladı. Dünya çapında enerji ihaleleri artık sabit alım garantili fiyatlamanın yerini alıyor ve teşvik dönemi bitiyor." ifadelerini kullandı.