Dünyada en yeni ‘yenilenebilir enerji’ kaynağı olarak değerlendirilen enerji verimliliği çalışmaları Türkiye’de de hız kazandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın enerji verimliliği için 2023 yılına kadar 11 milyar dolarlık yatırım planlandığını açıklamasının ardından bugün Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Kamuda Enerji Performans Sözleşmelerine İlişkin Tebliğ ile birlikte gözler özel sektöre çevrildi.
Sürdürülebilir bir gelecek, kaynakların korunması ve işletme maliyetlerinin düşürülmesinde kritik bir öneme sahip olan enerji verimliliği alanında son dönemde önemli gelişmeler yaşanıyor. Geçen Mart ayında Enerji Performans Sözleşmesi (EPS) uygulanacak ilk kamu binası için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından ilk sözleşme imzalanmasının ardından, Kamuda Enerji Performans Sözleşmelerine İlişkin Tebliğ de bugün Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, kamu kurum ve kuruluşlarının enerji verimliliği yatırımlarının bütçesi enerji hizmet şirketleri (ESCO) tarafından karşılanacağından kurumun yatırım bütçesinden herhangi bir ödenek ayrılmayacak, sağlanacak tasarruflardan pay ödeyecek. 2008 yılında Türkiye’nin ilk Enerji Performans Sözleşmesi’ni gerçekleştiren ve günümüz itibarıyla 25 sözleşme ile sektörde liderlerden biri olan ESCON Enerji’nin Genel Müdürü Onur Ünlü, EPS ile enerji verimliliği sağlamanın özel sektördeki işletmelere sağladığı avantajlara dikkat çekti.
“Türkiye yılda 10 milyar dolar tasarruf edebilir”
Dünyada enerji verimliliğinin en yeni ‘yenilenebilir enerji’ kaynağı olarak görüldüğüne dikkat çeken Onur Ünlü, “Türkiye’de de bu konunun önemi hem kamuda hem de özel sektörde her geçen gün daha da iyi anlaşılıyor. Bugün Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğ ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın kısa bir süre önce açıklamış olduğu 2023 yılına kadar enerji verimliliğine 11 milyar dolarlık yatırım planı da bu konunun önemini gösteriyor. Söz konusu tebliğ ile birlikte, enerji verimliliği etüt raporu ile yaklaşık yatırım maliyeti belirlenecek projelerden yatırım bedeli 2 milyon TL ve üzeri olanlar ve basit geri ödeme süresi iki yılın üzerinde olanlar Enerji Performans Sözleşmesi yolu ile hayata geçirilebilecek. Binalarda verilecek tasarruf garantisi, yıllık toplam enerji tüketiminin yüzde 10’undan ya da herhangi bir nihai enerji tüketim noktasında ise uygulanacak bireysel enerji verimliliği önlemi için yüzde 20’sinden az olamayacak. Enerji Hizmet Şirketi’nin sonuçları izleme döneminin başladığı 12 aylık her bir dönem sonunda, taahhüt ettiği tasarruf garantisinin en az yüzde 70’ini sağlamak zorunda olduğu, aksi durumda sözleşmenin idarece feshedilebildiği ve teminat irat kaydedilebildiği Enerji Performans Sözleşmeleri ile kamuda bu konunun büyük hız kazanacağına inanıyoruz. Ancak eş zamanlı olarak sanayi tarafında da bu alandaki yatırımların hızlanması önem taşıyor. Çünkü Türkiye’de hem sanayide hem de binalarda enerji verimliliği ile sağlanabilecek yıllık tasarruf miktarı 10 milyar dolar. Türkiye’nin cari açığı düşünüldüğünde bu tasarruf miktarının önemi daha da iyi anlaşılıyor” diye konuştu.
“EPS, gelecekte yapılacak tasarruf ile yatırım imkanı sağlıyor”
Sanayicilerin yatırım maliyetini düşünerek enerji verimliliği ve tasarrufu sağlayan projelerden kaçınabildiğini anlatan Ünlü, “Oysa Enerji Performans Sözleşmesi ile işletmeler sermayesine dokunmadan, kredi çekmeden yani sıfır bütçe ile işletmelerinde enerji verimliliğini ve tasarrufunu artıran projeleri hayata geçirebiliyor. Çünkü EPS kapsamındaki verimlilik projelerinin maliyetini ESCO’lar üstleniyor. Bu modelde işletmeler, teknoloji, uygulama ve finansman risklerinin hiçbirini almıyor. Bunun yanı sıra EPS kapsamında firmalara, anahtar teslim proje tasarımı ve uygulaması yapılıyor, performans ve enerji tasarruf garantisi sunuluyor. İşletme sermayesi kullanılmadan proje hayata geçirildiği gibi sözleşme süreci boyunca bakım maliyetlerini de hizmeti üstlenen ESCO karşılıyor. Yani işletme tek kuruş yatırım yapmadan sadece gelecekte yapacağı tasarruftan vermeyi taahhüt ettiği pay ile fabrikasını enerji verimliliği yüksek bir hale getirebiliyor” dedi.
“Avrupa Yeşil Mutabakatı sürecinde enerji verimliliği projelerine hız verilmeli”
Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde işletmelerin karbon emisyonlarını düşürmeleri gerektiğini de hatırlatan Ünlü, “Enerji verimliliği çevreye salınan karbondioksit emisyonunu düşürdüğünden, iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi sorunlara karşı en etkili çözümlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Bununla birlikte Avrupa Yeşil Mutabakatı çerçevesinde de işletmelerin bu konuya hassasiyetle eğilmeleri ve enerji verimliliği projelerine hız vermeleri gerekiyor” şeklinde konuştu.
EPS süreci nasıl ilerliyor?
Verilen bilgiye göre, Enerji Performans Sözleşmesi sürecinde enerji hizmet şirketi öncelikle işletmede yatırım odaklı bir etüt ile fırsatları tespit ediyor. Ardından bu fırsatlar üzerinden seçilen yatırımlar projelendiriliyor ve EPS teklifi olarak sunuluyor. Kabul edilmesi durumunda karşılıklı imzalanan sözleşme ile proje finansmanı temin edilerek saha uygulamaları gerçekleştiriliyor. Uygulama sonrası test ve devreye alma süreçlerinin ardından çevrim içi ve eş zamanlı izlenen proje sonuçlarına bağlı olarak, sağlanacak tasarruf, anlaşılan oranda işletme ve enerji hizmet şirketi arasında paylaşılıyor. Enerji hizmet şirketi, sözleşme süresi boyunca yatırımı ve sağlanacak tasarrufları garanti edip sigortalamanın yanı sıra bakım hizmetlerini de ücretsiz olarak gerçekleştiriyor.