Tüketici Başvuru Merkezinden seyahat rezervasyonu iptali ile ilgili açıklama
Tüketici Başvuru Merkezinden seyahat rezervasyonu iptali ile ilgili açıklama
Tüketici Başvuru Merkezi (TBM) Hukuk Komisyonu Başkanı İzzet Doğan, korona virüs salgını nedeniyle seyahat rezervasyonunda yapılacak iptallerin “mücbir sebep” sayılabileceğini ve tüketicilere para iadesi yapılması gerektiğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus’un Çin dışında vaka sayının 13 kat arttığını açıklaması ve korona virüs vakalarını tüm dünyada etkisini gösteren salgın hastalıklar için uygulanan “pandemi” olarak ilan etmesinin ardından tüketicilerin paket turlarının feshedilip edilemeyeceği konusunda sorular gündeme gelmişti. Tüketici Başvuru Merkezi Hukuk Komisyonu Başkanı Av. İzzet Doğan konuyla ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Doğan, “Dünya Sağlık Örgütü, korona virüsün tüm dünyada etkisini gösterdiğini, bu nedenle pandemi olarak nitelendirildiğini ilan etmiştir. Herkes tarafından bilinmektedir ki dünyada eş zamanlı olarak yaygın bir şekilde çok fazla sayıda insanı tehdit eden, geniş bir alanda yayılan ve etkisini gösteren hastalıklara pandemi adı verilmektedir. Bu durumda seyahat iptal talebinde bulunan tüketicilerin ‘mücbir sebep’ halinin uçuşları durdurulan veya seyahat uyarısında bulunulan Çin, İran, Irak ve İtalya gibi ülkeler ile sınırlanmış bulunduğu hakkındaki görüşleri dayanaksız kalmıştır. Belirtilen ülkeler dışındaki ülkelere paket tur veya uçak bileti satın almış ama şimdi virüs tehdidi nedeniyle seyahatlerini iptal etmek isteyen tüketicilerin yasal açıdan haklı oldukları konusunda hiçbir kuşku ve engel kalmamıştır. Üstelik Sağlık Bakanı Mustafa Koca da, ‘Bir seyahat, bir kişi ve tek birey için risk değildir. Sonucu 82 milyonu etkileyebilecek bir risktir. Mümkünse hiçbir ülkeye gitmeyelim. Yurt dışındaysak orada tedbir alalım’ şeklinde uyarıda bulundu. Hal böyleyken tüketicilerin seyahat iptal taleplerinin tereddütsüz karşılanması gerekmektedir” dedi.
“Sözleşmeler temelinden çökmüştür”
Salgının insan yaşamı için büyük ve yakın bir risk olduğuna dikkat çeken Doğan, “Tüketicinin ahde vefa gereği paket tur sözleşmesine bağlı kalmasının beklenmesi adalet ve hakseverlik kurallarına aykırıdır. Hukuki güvenlik ile ticari ve günlük yaşamın sürdürülmesi, verilen söze bağlı kalmayı zorunlu kılmakla beraber ahde vefa sözleşmeye bağlılık kuralı, önceden öngörülmeyen ve beklenmeyen bir durumun ortaya çıkması ile doğruluk ve dürüstlük kurallarına göre uygulanamaz ve sözleşmeler temelinden çöker” ifadelerini kullandı.
“Mevzuatta tüketicinin iptal hakkı var”
“Mevzuatta tüketicinin iptal hakkı var” diyen Doğan, “Yürürlükteki paket tur yönetmeliğinin 16/3. maddesinde, ‘Paket turun başlamasına 30 günden daha az bir süre kala yapılan fesih bildirimlerinde paket tur sözleşmesinde belirtilmek şartıyla belirli bir tutar veya oranda kesinti yapılabilir’ hükmü yer almaktadır. Aynı yönetmeliğin 16/4. maddesinde ise, ‘Katılımcının gerekli tüm özeni göstermesine rağmen öngöremediği ve engelleyemediği bir durum veya mücbir sebep nedeniyle paket turun başlamasına 30 günden daha az bir süre kala fesih bildiriminde bulunması halinde, ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedeller hariç olmak üzere herhangi bir kesinti yapılmaksızın katılımcının ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilir’ denilmektedir. Yukarıdaki yönetmelik hükümlerinden anlaşılacağı üzere ‘mücbir sebep’ gerekçesiyle katılımcının paket turu iptal etmesi halinde ödenmesi zorunlu vergi, harç ve benzeri yasal yükümlülüklerden doğan masraflar ile üçüncü kişilere ödenip belgelendirilebilen ve iadesi mümkün olmayan bedeller hariç olmak üzere herhangi bir kesinti yapılmaksızın katılımcının ödemiş olduğu bedel kendisine iade edilmek zorundadır” dedi.
“Tüketici hakem heyetlerine başvurulabilir”
Doğan, "O halde tüketiciler, yazılı bildirimde bulunarak tur şirketleri ile yaptıkları sözleşmeleri iptal edebilirler. Talepleri kabul edilmediği, kendilerine geri ödeme yapılmadığı durumda ise büyükşehir statüsünde olan illerde değeri 6 bin 920 Türk lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda İlçe Tüketici Hakem Heyetlerine, yine büyükşehir statüsünde olan illerde değeri 6 bin 920 Türk lirası ile 10 bin 390 Türk lirası arasındaki uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetleri ve büyükşehir statüsünde olmayan illerin merkezlerinde ve bağlı ilçelerde değeri 10 bin 390 Türk lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda İl Tüketici Hakem Heyetlerine giderek veya e-Devlet şifrelerini kullanarak Ticaret Bakanlığının Tubis sistemi üzerinden elektronik ortamda hakem heyeti başvurularını yapabilirler" dedi.