Pendik’te yıkım kararı verilen depoda ’adaletsizlik’ gerginliği

Pendik’te Kurnaköy Mahallesinde bulunan bazı iş yeri ve depo benzeri yerler için İSKİ’nin su havzasının içerisinde odluğu gerekçesiyle İBB tarafından yıkım kararı verildi. Yıkım kararının ardından İBB ve İSKİ ekiplerinin bölgeye gelmesiyle kendi deposundaki yapıları yıkmaya başlayan bir vatandaş, hemen yan tarafta başka bir firmaya ait olan alanda yıkım yapılmamasına tepki gösterdi. Tepkili vatandaş, kendi deposundaki yapıların yıkılmasına rağmen İSKİ’nin yan taraftaki alana dokunmamasını adaletsizlik olduğunu ifade etti.

Pendik’te Kurnaköy Mahallesinde iddiaya göre İSKİ’nin su havzası içerisinde olduğu gerekçesiyle bölgedeki bazı iş yeri ve depo benzeri yerler için yıkım kararı verildi. O alan içerisinde bulunan bir organizasyon şirketine ait depoyu yıkmak için İBB ekipleri bu sabah depo önüne geldi. Organizasyon şirketinin sahibi olan Abdurrahman Korkmaz bölgeye gelen yetkililer ile yaptığı görüşmede kendi deposunun yıkılacak olmasına rağmen hemen yan tarafta bulunan başka bir firmaya ait yapıların şu an için yıkılmayacağını öğrendi. İddiaya göre İBB yetkilileri Korkmaz’a kendi deposunun yıkılacağını, yan taraftaki depo hakkında hukuki sürecin devam etmesi nedeniyle şu an için yıkılmayacağını söyledi. Kendi deposunun yıkılacak olmasına rağmen yan taraftaki deponun yıkılmayacak olmasının haksızlık ve adaletsizlik olduğunu belirten Abdurrahman Korkmaz duruma tepki gösterdi.

Yıkım kararına istinaden depodaki malzeme ve yapılarını kendileri sökmeye başladıklarını ifade eden Korkmaz, "İSKİ havzasının 300 metre korumalı su bandının dışındayız ama 400 ile bin metre arasında olduğumuz için yıkım kararı verildi. Yıkım kararına saygı duyarak yıkıma başladık Biz malzemelerimizin üzerini kapatmak için sadece üzerine çadır çekmiştik ve onun da yıkımını yaptık. Yanımızdaki demir konstrüksiyondan yapılmış yerler yıkılmıyor, ama üzerine çadır çektiğimiz yerler yıkılıyor. Biz de şu anda yıkıyoruz, malzemelerimiz açıkta kalacak ama yapacak bir şey yok. Oranın yıkılmamasına sebep olarak diyorlar ki ‘Kurban bayramında yapıldı içinde bir kulübe vardı o kulübeyi eskiden koymuşlardı.’ Kapıyı açtılar o kulübeyi yıktılar. Hukuki süreç ile ilgili bir evrağınız var mı diye sorduğumda bana bir belge sunamadılar. En büyük şikayetimiz şu, adalet herkes için olmalı, bir kişi iki kişi için olmaz. Eğer yıkılacaksa herkes için yıkılmalı. Bizim buranın yıkılmasını itirazımız yok. Eğer devletimizin bir kanunu varsa biz seve seve yıkarız” dedi.