“Pandemide gençlerde de duruş bozukluğu arttı”

Uzm. Dr. Şevket Yalçın “Duruş bozukluğu genelde yaşla birlikte artar ancak son zamanlarda pandemi dolayısıyla çocuklarda ve genç erişkinlerde de sıkça görülüyor. Kötü postür hayatın ileri dönemlerinde kronik kas iskelet rahatsızlıklarına, ruhsal bozukluklara yol açabilir” dedi.
Pendik Medipol Üniversitesi Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Bölümünden Uzm. Dr. Şevket Yalçın, Covid-19 pandemisinde kötü postür yani duruş bozukluğuna bağlı ağrıların arttığına dikkati çekti. Dr. Yalçın, kötü postürün sadece kas iskelet hastalıklarına değil ruhsal bozukluklara da yol açabileceğini belirterek “Covid-19 pandemisinden dolayı evden çalışmanın artması, online eğitimin başlaması, hareketsizlik, kilo alınması, kötü beslenme sonucunda postür bozukluğu ve kas iskelet ağrılarında artış yaşanıyor. Şunu da unutmamak gerekir ki kötü postür hayatın ileri dönemlerinde kronik kas iskelet rahatsızlıklarına, ruhsal bozukluklara yol açabilir” dedi.
“Gergin kaslar, azalmış esneklik”
Duruş bozukluğunun genelde yaşla birlikte arttığını ancak son zamanlarda pandemi dolayısıyla çocuklarda ve genç erişkinlerde de görüldüğüne değinen Dr. Yalçın, şöyle devam etti: “Son günlerde fiziksel tıp ve rehabilitasyon polikliniklerine boyun ağrısı, sırt ağrısı, bel ağrısı gibi duruş bozukluğundan kaynaklanan yakınmalar ile başvurular arttı. Doğru postür için iyi bir kas esnekliği, eklemlerde normal hareket açıklığı, güçlü postüral kaslar, iyi bir bilinç düzeyi gerekiyor. Obezite, gebelik, yaşlanma, kas zayıflıkları, yüksek topuklu ayakkabılar, gergin kaslar, azalmış esneklik, kötü çalışma koşulları, yanlış oturma ve ayakta durma alışkanlıkları, uyku bozuklukları, emosyonel durum bozuklukları kötü postüre yol açan faktörlerdir.”
“El işi ve uzun süre masa başı çalışma riski yükseltiyor”
Dr. Yalçın, kötü postürün altında yatan nedenleri ise şu şekilde açıkladı: “Normal duruşa yandan baktığımız zaman hafif bir kamburluk durumu (buna kifoz denir) ve belimizde ise hafif çukur bir görünüm (buna lordoz denir) bulunur. Omurgamızda bu eğriliklerin artması veya azalması durumunda duruş bozuklukları ortaya çıkmaktadır. Sırttaki eğriliğin artması sonucunda kamburluk, beldeki çukurluğun artması sonucunda çukur bel oluşur. Gebelik, bel kayması, aşırı kilo, karın kaslarındaki gevşeklik bel çukurluğunu arttırır. Belde olması gereken hafif çukurluğun kaybolmasına ise düzleşmiş bel denir. Düzleşmiş belde disklere binen yük arttığı için fıtık riski artmaktadır. Uzun süre masa başında çalışmak zorunda kalanlar, çok fazla el işi yapanlarda, uzun süreli kötü pozisyonda ders çalışan öğrencilerde sırtta kamburluk, omuzlarda çökme ve yuvarlaklaşma ve boynun öne doğru eğim yapması şeklindeki duruş bozuklukları çok sık görülmektedir. Başın her 2.5 santim öne doğru eğik tutulması boyun omurlarına binen yükü iki kat artırır. Bu kişilerde aynı pozisyona maruz kalmaktan ve tekrarlayan mikro travmalardan dolayı omuz ağrıları, boyun ağrıları, kürek kemikleri arasında ağrı, kol ve el bileği ağrıları çok sık görülür.”
“Bu önerileri uygulamaya dikkat edin”
Hayat boyu duruşu koruyacak önerileri Dr. Yalçın, şöyle değerlendirdi: “Aşırı kilo almaktan ve uzun süre aynı pozisyonda kalmaktan kaçının. Sert bir yatakta yatın, başınızın altına normal servikal lordozu destekleyecek yeterli büyüklükte bir yastık kullanın, büyük ve çok sayıda yastık kullanmakta kaçının. Düzenli egzersiz yapın. Ağırlık kaldırırken ve koyarken dizlerinizi bükün - belden bükmeyin, ağır objeleri iki elinizi kullanarak ve vücuda mümkün olduğunca yaklaştırarak taşıyın. Rahat ve giyip çıkarılması kolay ayakkabılar tercih edin, yüksek topuklu ayakkabılardan uzak durun. İyi bir postürde yürüyün, baş dik çene yere paralel olmalı, kollar normal salınımı yapmalı, ayaklarınız gideceğiniz yönü işaret edecek şekilde olmalıdır.”