Bakırköy Ata Spor Kulübü’nün milli yüzücüsü Derin Toparlak, 23-27 Eylül tarihilerinde Kolombiya’da yapılacak Dünya Açık Su Şampiyonası’nda birinci olmak istediğini belirterek, "Kürsüye çıkıp, İstiklal Marşı’nı okutup bayrağımızı göndere çektirmeyi çok istiyorum" dedi.
Bakırköy Ata Spor Kulübü’nün milli yüzücüsü Derin Toparlak, 23-27 Eylül tarihilerinde Kolombiya’da düzenlenecek Dünya Açık Su Şampiyonası’nda mücadele edecek. Hazırlıklarını sıkı bir şekilde Bakırköy Ata Spor ve Milli Takım antrenörü Canberk Babaoğlu ile birlikte sürdüren Derin Toparlak, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine yaklaşan şampiyona ve hedefleri hakkında açıklamalarda bulundu.
Korona virüs pandemi süresince bir sporcu olarak nasıl geçirdiğini anlatan Toparlak, "Biz de herkes gibi evde kalmak zorunda kaldık. Daha sonra yavaş yavaş açılmalarla özellikle sporculara tanınan ayrıcalıklarla havuzu kullanabilmeye başladık. Zor bir dönemdi gerçekten. Elimizden gelen her şeyi yaptık. İlerleyen dönemlerde bizim için avantaja dönüştü. Bir günüm, sabah saat 4.30, 5’te uyanıyorum. 5.30-6’da havuza geliyorum. İki, üç saatlik bir antrenmanım oluyor. 8-9 kilometre bir antrenmandan sonra eve gidip dinleniyorum. Tekrar havuza geliyorum. Yine 2 buçuk saatlik bir antrenman daha oluyor. Sonra akşam eve gelip yemek yiyip, uyuyorum" diye konuştu.
Derin Toparlak: "İstiklal Marşı’nı okutup bayrağımızı göndere çektirmeyi çok istiyorum"
Kolombiya’daki şampiyona hakkında konuşan genç sporcu, "6 bin metrede 2019’da en son yapılan açık su yarışının Avrupa şampiyonuyum. Şimdi Dünya Açık Su Şampiyonası’na gidiyoruz. Bu ilk defa yapılacak bir yarışma. Kolombiya’ya gitmek de tabii güzel. Oraya madalya umuduyla gidiyorum. Tabii ki hedefim birincilik. Kürsüye çıkıp, İstiklal Marşı’nı okutup bayrağımızı göndere çektirmeyi çok istiyorum. Şu an büyük hedefim bu. İleriki hedefim de dünya şampiyonluklarını devam ettirmek ve aynı zamanda beni izleyen arkamdan gelen genç arkadaşlara ilham olmak” şeklinde konuştu.
Bakırköy Ata Spor Kulübü’nün kendisine hiç yaşamadığı kadar rahatlık sağladığını aktaran Derin Toparlak, “Bu sene de takımımızın yirmi 25. yıl dönümü. Bu sene aldığım madalyayı ve alacağım madalyalarla onları mutlu etmek istiyorum. Onlara armağan edeceğim" dedi.
Antrenörü Canberk Babaoğlu için ise Toparlak, "Canberk abi ile çok iyi bir ekip olduk. Birlikte çalışmaya başladığımızdan beri artık arkadaşlığın ötesine geçtik. Sporcu antrenör ilişkisinin ötesine geçip abi-kardeş gibi olduk. Bundan sonra da çok daha fazlasını başaracağımıza inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
Canberk Babaoğlu: "Tüm zorlukları kararlılığımız sayesinde aşarak daha ileriye gittik"
Çalışmalara başlamadan önce bir plan yaptıklarını ve zorluklara rağmen bu plana sadık kaldıklarını söyleyen Canberk Babaoğlu, "Kararlı olmak herhalde en önemli söyleyebileceğim şey kararlı olmak. Çünkü bir yola çıktığınız zaman elbet yol sadece güzellikleriyle değil, olabilecek olumsuzluklar, engeller, her şey, her şeyiyle bir bütün. Biz bunu böyle kabul ettik. Önümüze çıkan tüm engelleri, tüm zorlukları kararlılığımız sayesinde aşarak daha ileriye gittik. Herhalde bizim belki bir adım daha gitmemizi sağlayan şey bizim kararlılığımız oldu. Çünkü çok inanıyorduk. Neredeyse o duyguyu daha biz madalyaya ulaşmadan yaşamaya bile başlamıştık diyebiliriz. İnancımız o derece büyüktü. Ne yaptığımızı çok iyi biliyorduk. Bu yüzden de sonuç bizim için evet çok mutlu, çok güzel, müthiş bir gurur. Ülkemizde bu derece katkı sağlayabilmek, bayrağımızı göndere çekmek müthiş bir gurur ama biz bunu istiyorduk ve bekliyorduk" dedi.
"İnanarak gidiyoruz"
Kolombiya’da düzenlenecek şampiyona hakkında da konuşan Babaoğlu, "Çok farklı bir ülke, çok farklı bir süreç oluyor bizim için. Uzun bir yolculuk bizi bekliyor. Yine inanarak gidiyoruz. Yine çok çalıştık. Çünkü durmadı, hep çalıştık. Burayı da güzel bir başarıyla inşallah taçlandırıp yine o gururu ülkemize yaşatacağız" değerlendirmesinde bulundu.
"Derin hiçbir şeyi boşa çıkarmıyor"
Sporcusu Derin Toparlak için ise Canberk Babaoğlu, "Hakikaten çok büyük bir çaba, çok büyük bir emek var. Herkesin zorluğu kendi için zordur ama Derin yerine belki bir başkası yaşasaydı yıllar önce bence çoktan bırakmış bile olabilirdi. Spor kültürü edinmiş olması çok güzel bir şey. Burada en büyük katkıyı ailesi ona gösteriyor. Yetiştirme tarzı olsun, bu denli destek olması her anlamda, her zaman yanında olmaları çok güzel. Derin de hiçbir şeyi boşa çıkarmıyor. Bu kadar emek, en büyük emeği yine kendisi veriyor. Onunla bu yolda birlikte yürümek bile beni ayrı mutlu ediyor. Yani bir sporcuyla çalışıyor gibi değilsiniz. Bir antrenör olarak belki biz daha güçlü durmamız gerekiyor ama ondan o gücü aldığım için de ben bu kadar güçlü durabildiğimi düşünüyorum. Onu bu kadar başarısı için hem tebrik ediyorum hem de bu yolda benle yürüdüğü için de ona teşekkür ediyorum" diye konuştu.
"Bu kadar başarıyı 25 yıla sığdırmak gerçekten kolay değil"
Bakırköy Ata Spor Kulübü’nün 25 yıl boyunca durmasıyla kendinin büyüklüğünü ispatladığını ifade eden Antrenör Babaoğlu, "Kendi kulübüm olduğu için değil, burada yıllarca geçirdiğim için değil, burada bir bağım olduğu için de değil ama şimdi gerçekçi de olmak gerekiyor. Bu kadar başarıyı 25 yıla sığdırmak gerçekten çok da kolay değil. Niye kolay değil? Çünkü bu kadar imkansızlıklardan, bu kadar başarılar çıkarabilmek, kararlı durabilmek ve başarıdan vazgeçmeyip yetinmeyip daha iyisi nasıl olur diye düşünebilmek bu kulübün vizyonu. Bu kulübün ne olmak istediğinin cevabı aslında. O yüzden şimdi Bakırköy Ata Spor Kulübü, Derin ve Derin’den önceki birçok milli sporcu ve yine belki Derin kadar başarılı, belki daha da başarılı olacak birçok sporcuyu çıkaracaktır. Burası bir nevi bir sporcu fabrikası. Bunu söyleyebilirim. Bakırköy Ata Spor Kulübü bu konuda farkını ortaya koyuyor" şeklinde konuştu.
Bakırköy Belediyesi Sosyal ve Kültür İşleri Müdürü Sait Babaoğlu da, "Bakırköy Ata Spor Kulübü’nün kurucularındanım. Tekrar belediyeye göreve geldiğimde ayrıldım. Ama iyi bir temel atmışız ki onun üstüne de bu iki gencimiz o temelden gökdelen diktiler. Ülkemizin bayrağını göndere çektirdiler. İstiklal Marşı’mızı söylediler. Avrupa şampiyonu olduğunda ben oradaydım. O ancak yaşanır. Biz baba, oğul aynı zamanda milli takımda antrenörlük yaptık. Bu Türkiye’de herhalde çok az baba-oğula nasip olur. Böyle bir gurur da yaşadık. Yıllardır Milli Takım’da hep şunu gördük. Bir sporcumuz yirminci, on dokuzuncu, on sekizinci olunca o kadar mutlu oluyorduk ki ama şimdi ben masanın bir başka tarafındayım. Bakırköy Belediyesi’nde sporun sorumlusuyum. Şunu gördük burada da kamudaki spor yetkilileri eğer spordan anlarsa ve kendisini bu sorumluluğun bu taşın altına elini koyarsa gençlerimize bu fırsat verilirse, sadece paletli yüzmede değil elbette ki birçok branşta bizler dünya şampiyonları da çıkartırız. Dünya rekorları da çıkartırız. Tadilat esnasında bile biz tesisi kapatmadık. Gençlerimiz antrenman yapsın diye. Buradan dileğim o ülke olarak çok ihtiyacımız var, gençlerimizden bir hafta sonra güzel haberleri değil en güzel haberi bekliyoruz. Tekrar onlara da bu gururu bize yaşattıkları için kendilerine teşekkür ediyorum" dedi.