Türkiye’nin en büyük çevre projesi olan İzmit Körfezi Dip Çamuru Temizliğinde, çıkarılan çamur temmuz ayı itibariyle geotestil tüplerine doldurulmaya başlanmıştı. Su ve çamur bu tüplerde birbirinden ayrıştırılırken, 100 tüpten ilk 20’si ise yüzde 60 kuruluk oranına erişerek, depolanmaya başlandı.
İzmit Körfezi’ni devasa bir akvaryum haline getirecek Dip Çamuru Temizliği projesinde ilk çamur çekimi 2 Mayıs’ta gerçekleştirilmişti. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü, Türkiye’nin en büyük çevre projesinde hummalı çalışma devam ediyor. Saatte 3 bin metreküp çamurlu su vakumlu gemilerle çekilerek, 8 kilometre uzunluğundaki borularla karaya taşınıyor. Geotekstil tüplerine doldurulan çamurlu su, birbirinden ayrıştırılıyor. Yüzde 8 kuru maddeyle gelen tüpler, ölçümlerde yüzde 60 kuruluk oranına ulaştığında su kesiliyor ve yüklenmeye hazır hale geliyor. Biriken çamur, tüpün kesilmesiyle gün yüzüne çıkıyor. Kepçe vasıtasıyla kamyonlara yüklenen çamur, ardından bertaraf edilmek üzere depolama alanına sevk ediliyor. Dışarıya çıkan su ise tekrardan denize bırakılıyor.
5 bölgeden aynı anda 100 geotekstil tüpü serilebiliyorken, her tüpün bin metreküp yaklaşık 2 bin ton kapasitesi bulunuyor. Haziran ayı itibariyle başlayan çalışmalarda, 100 geotekstil tüpünden ilk 20’si, yüzde 60 kuruluk oranına erişti. Depolanmaya başlanan çamurun farklı amaçlarla kullanımı konusunda üniversitelerin çalışmaları devam ediyor. Tüplerin toplamda 40 bin metreküp (8 milyon ton) kapasitesi olduğu öğrenildi.
"Türkiye’nin en büyük çevre projesi 3 bin 500 tane tüpü bu şekilde dolduracağız"
Projenin uzun soluklu olduğunu söyleyen Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Mesut Önem, "TÜBİTAK-MAM ve İstanbul Üniversitesiyle birlikte yapmış olduğumuz fizibilite ve uygulama çalışmaları neticesinde geçen ay itibariyle denizde çalışmalarımıza başladık. Dip çamurunu orada vakumlu şekilde katardör dediğimiz gemilerle çekiyoruz ve yaklaşık 7 -8 kilometreye varan boru hatlarıyla karaya getiriyoruz. Karada önce yüzde 8’lik çamuru flekilasyon işlemime tabi tutuyoruz çünkü yumaklaşmasını istiyoruz. Arkasından geotestil tüplerinin içine alıyoruz çamuru ve burada süzülen sular tekrar denize gidiyor ama katı kısmı yumaklaşarak bu arka kısımda gördüğünüz geotestil tüplerinin içinde kalıyor. Bu Türkiye’nin en büyük çevre projesi. 3 bin 500 tane tüpü bu şekilde dolduracağız. Geçen ay başladığımız çalışmanın sonucunda şu anda sahada bulunan 100 geotestil tüpümüz var. Bunlardan toplamda 3 bin 500 tane olacak ve bu 100 tüple ilgili dolum aşaması tamamlanmış gözüküyor. İlk 20’si ile ilgili çalışmayı bugün itibariyle başlatıyoruz. İlk 20’sindeki çamur yüzde 60 kuruluğa erdiğini gördük bunun analizlerini yaptık. Geotestil tüpleri keserek o çamuru alacağız ve daha sonrasında karada bertaraf ile ilgi alana götüreceğiz" dedi.
"8 milyon ton çamur çıkacak"
Depolanan çamurun değerlendirilmesiyle ilgili çalışmaların devam ettiğini ifade eden Mesut Önem, "Burada yaklaşık 8 milyon ton çamur çıkacak. Bu çamur çok büyük bir oran. O yüzden ilk başta bu depolama ile ilgili süreci yürütüyoruz. Geçen hafta özellikle akademik açıdan da değerlendirilmesi yönünde Gebze Teknik Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi, Kocaeli Üniversitemiz, Sakarya Üniversitesinden akademisyenler geldiler, gelmeye de devam ediyorlar. Hem projemizi inceliyorlar fikir alışverişinde bulunuyoruz hem de bu çamurunun farklı faydalı kullanımı açısından nasıl değerlendirilebileceği yönünden alternatifler üzerinde çalıştığımızı söyleyebilirim" diye konuştu.
"Çamurda kesinlikle koku oluşumu beklemiyoruz"
Denizde şu ana kadar yapılmış böyle bir çalışmanın olmadığının altını çizen Önem, "Bir katardrajımız var vakumla çeken gemimiz saate 3 bin metre küplük pompayla basıyor ve yine arada iki tane terfi pompalarımız var bu şekilde karaya getiriyoruz. Çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Durmasına yönelik bir durum yok. Ara vermeden, hız kesmeden bu şekilde devam ediyoruz. Biz çamurunun tüm bilimsel analizlerini yaptığımız için zaten kokmamasını bekliyorduk. Bu yönde bir endişe söz konusu ise şuandaki burada geotekstil tüplerin içinde bulunan çamur inorganik yapıda. O yüzden de süzülmüş olan suyun dışında kalan o yüzde 60 kuruluğa ermiş olan çamurda kesinlikle koku oluşumu beklemiyoruz" şeklinde konuştu.