İstanbul’un 44 yıllık kalay ustası, yok olmaya yüz tutan mesleğini Ataşehir’de yaşatıyor
İstanbul’un 44 yıllık kalay ustası, yok olmaya yüz tutan mesleğini Ataşehir’de yaşatıyor
İstanbul’da 44 yıldır kalay ustalığı yapan İlyas Usta, 44 yıldır devam ettirdiği mesleğinin kaybolmaması için mücadele veriyor. Kalaycılık mesleğinin günümüz çağında neredeyse bittiğini ifade eden Usta, İstanbul Anadolu Yakasında atölye işleten son kalaycı olduğunu belirtiyor. Kaybolmaya yüz tutan kalaycılık mesleğinin son ustalarından olan İlyas Usta, mesleğinin geleceğinin gittikçe zor olacağına dikkat çekiyor.
Geçmiş tarihimizde el emeği işçiliğinin önemli mesleklerinden olan kalaycılık mesleği neredeyse yok olmaya yaklaştı. İstanbul’da sayıları 10 civarı olan kalay ustaları mesleklerini günümüz çağında da zor şartlarda devam ettiriyor. Anadolu Yakasında son kalay ustası olan İlyas Usta ise Ataşehir’de bulunan atölyesinde, kalaycılık mesleğini düşük ücretlere rağmen sürdürüyor. Kendisinin çocukken bu işe çırak olarak başladığını ifade eden Usta, 44 yıldır mesleğini aralıksız sürdürdüğünü belirtiyor. Ataşehir’de bulunan atölyesinde tarihe meydan okuyan İlyas Usta, mesleğinin verdiği yorgunluk sebebiyle 5 yıl içerisinde artık emekli olacağını ifade ediyor.
“Eti senin kemiği benim”
1978 yılında çırak olarak kalaycılık işine başladığını anlatan İlyas Usta, “Mesleğime 1978 senesinde başladım. Mesleği seçmemin etkeni de ailemdi. O zamanlar çocukları, ustalara verirlerdi. Eti senin kemiği benim hesabı. Bu şekilde mesleğe başladım. Mahallemizde açılan bir işyerinde girdik o günden beridir devam ediyoruz. Öncesinde yapılan iş ilgimi çekti, sonrasında devam ettim” dedi.
“Biz son nesiliz, bizden sonra bu işin yürütüleceğini zannetmiyorum”
Mesleğin yok olmaya yüz tuttuğunu ifade eden Usta, mesleğin yok olma sebeplerinden bir tanesinin mesleğin zorluğu olduğunu belirterek, “Meslek çok zor, kazanç oranı çok az. Ayrıca evlerde artık bakır kalmadı, bitti. Porselen çıktı, cam çıktı ve bu yüzden bitti. Bakırın bakımı da zor, şimdiki hanımefendiler bu bakırı kullanamaz. Kullanımı çok zor, yıkaması zor. Bunlardan dolayı. Kalaylama işinde gelecek görmüyorum, zamanla iyi olabilir ama şu anda eleman yetişmiyor, çırak yetişmiyor biz son nesiliz. Bizden sonra bu işin yürütüleceğini zannetmiyorum” şeklinde konuştu.
“Emeği bilen, emeğe saygısı olan insanların tavrı güzel oluyor”
Bazı insanların el emeğine saygı duyduğunu ifade eden Usta, “Emeği bilen, emeğe saygısı olan insanların tavrı bizim için iyi oluyor. Ama bazı insanlar kalaycı deyince tepeden bırakıyor. Devlet ise bu mesleklere sahip çıkıyor. Şu anda kalaycılarda vergi muafiyeti var. Devlet teşvik veriyor ama ben ilgilenmedim. Mesleği ise 3 yıl veya 5 yıl sonra bırakmayı düşünüyorum. Ben bırakmasam bile vücut bırakır, meslek çok ağır. Gücümüz yetmez yani. İstanbul Anadolu Yakasında atölye olarak sadece ben varım. Dışarıda gezen bazı vatandaşlar var ama dışarıda kalaycılık olmaz. Avrupa Yakasında da belki 3 ila 5 tane vardır. Bütün İstanbul’da belki 10 tane ya çıkar ya çıkmaz” dedi.