Bahçeşehir Koleji ülkedeki tüm kampüslerinde görev yapan yabancı dil öğretmenlerini “Bahçeşehir College Hybrid ELT Conference 2022" ile bir araya getirdi. Konferansta alanında uzman kişiler tarafından yabancı dil eğitimindeki yeni yaklaşımlar, dijitalleşme, yeni öğrenci profilleri ve bunlara uygun yaklaşımlar ele alındı.
Değişen ve gelişen teknoloji ile birlikte eğitim sisteminde de özellikle pandemi sürecinde yeni metotlar gündeme geldi. Tüm eğitim sisteminde teknoloji alt yapısına önem veren Bahçeşehir Koleji, yabancı dil eğitimi için de bünyesinde bulunan öğretmenlerle Bahçeşehir Üniversitesi Future Kampüs’te bir araya geldi. İstanbul içi yabancı dil öğretmenlerinin fiziksel olarak, şehir dışındaki öğretmenlerin ise online olarak katılım sağladığı konferansa ayrıca Pearson’dan Grant Kempton; eğitimci, yazar Tony Gurr ve De Monfort University’den Sophia Mavridi keynote speaker olarak destek verdi. Ana teması, “Dil öğretiminde yeni ufuklar: 21 yy. dil sınıflarında hibrit zihinlerin etkileşimi” olan konferansta yeni yaklaşımlar, dijitalleşme, yeni öğrenci profilleri, metaverse teknolojisi ve bu teknolojinin dil eğitimi üzerindeki muhtemel etkileri gibi konular işlendi.
“Önce öğretmenlerimize yatırım yapmalıyız”
Konferansa katılım sağlayan ve öğrencilerimizin eğitimi için öncelikli olarak öğretmenlerimize yeni ufuklar açmalıyız diyen Bahçeşehir Koleji Genel Müdürü Özlem Dağ etkinlik detayları ile ilgili şunları paylaştı:
“Yabancı diller direktörlüğü tarafından düzenlenen ‘dil öğretiminde yeni ufuklar’ başlığı altındaki konferansımız için bir araya geldik. Öğretmenlerimizin bütün bir yıl boyunca yaptığı çalışmalar, dünyada bu alandaki ilerlemeler ve yeni planlamaları konuşuyoruz. Hem öğretmenlerimizin ve Bahçeşehir Kolejinin bu süreçte yaptığı çalışmaları ve önümüze açılan yeni ufukları hem de Türkiye’nin eğitim ekosistemine yapılabilecek katkılarını konuşuyoruz. Genel olarak Bahçeşehir Kolejinde dil öğretiminde yeni öğretim modelleri yıllardır uygulanıyor. Kullandığımız programlar sayesinde Türkiye’de de dil öğretiminde yeni ufuklar açılıyor. Öğrencilerimiz de okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde tüm alanlarda dil kazanımlarını doğal öğretim sürecinin bir parçası olarak üst düzeyde ediniyorlar. 21. yüzyıl ve pandemi tüm eğitim süreçlerinde dijitalleşme ve bu dijitalleşme de yeni eğitim teknolojileri, modelleri ve yeni ufuklar getirdi. Biz de bu süreçlerin her zaman liderliğini yapmış bir eğitim kurumuyuz. Önümüzdeki yıl içerisinde yine dijitalleşmeye yönelik öğretim sürecini zenginleştirmek üzere planlarımız var. Yeni bir evren var, metaverse evreni. Bu evrende öğrencilerimizin yeni kazanımlar edinebilecekleri deneyimleri eğitim programlarımız içerisinde tutacağız. Tabii bu işin temeli öğretmenler. Öğretmenler öğretim programlarını zenginleştirme ve dijitalleşme adına yeni bilgi ve beceriler kazanıyorlar. Metaverse evreninde öğrencilerimizin çoklu öğrenme ortamlarıyla edinimlerini artıracak çalışmalara imza atıyorlar. Bu da yeni pedagojilerin gelişmesi, öğretmenlerin hem hibrit hem bu dijital dönemde bu pedagojileri geliştiren, bunlara uyum sağlayan ve liderlik eden eğitim liderleri olarak bu süreci yürütmesi anlamına geliyor. Bu konferanslar da bu süreçlerin hepsini bir araya getiren paylaşımların yapılması, bağlantıların oluşması ve bu edinimlerin değerlendirilmesi anlamına geliyor. Bu açıdan da çok değerli.”
Eğitimin desteklenmesi için öğretmenlerle birlikte velilerin de katkı sağlaması adına çalışmalar yaptıklarını ifade eden Özlem Dağ, “Türkiye’de 65 ilde 143 kampüsümüzde 13 binin üzerinde öğretmen görev yapıyor. Öncelikle öğretmenlerimizi geliştirmek ve bu süreçte liderlik edebilmek üzere planlamalarımızı yapıyoruz. Öğrencilerimize bu süreçlerin yansıması için velilerimizin de bu sürecin önemli bir ayağı olarak bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi, sürece destek olması için çalışıyoruz. Bu, çok önemli. Bunun daha önemli bir sonucu daha var. Türkiye’nin eğitim ekosistemine kazanımda bulunmak. Çünkü eğitim tek bir okulun tek bir kurumun hatta tek bir ülkenin çabası ile gelişecek bir olgu değil. Hepimizin 21. yüzyıl becerilerini kazanan bireyler yetiştirmek için hep bir arada çaba göstermesi lazım.” diyerek sözlerini sonlandırdı.
"Öğretmenlerimizi yeni perspektifler kazandırıyoruz"
Bahçeşehir Koleji Yabancı Diller Direktörü Matthew Benton ise yeni teknolojilerin eğitim sisteminde çok fazla kolaylık sağladığını aktardı. Matthew Benton ayrıca, “Eğitimin değiştiğini özellikle pandemi sürecinden bu yana çok net bir şekilde görüyoruz. Şu anda da hem öğrencilerimiz hem de öğretmenlerimiz için çok kritik ve önemli bir zamandayız. Bir araya gelip bu konuları konuşmak bizim için önemli. Yeni teknolojiler eğitim sisteminde çok fazla kullanılıyor artık. Şu anda app storelara giderseniz 500 bin eğitimsel app olduğunu görürsünüz. Bunlar bizim işlerimizi hem kolaylaştırıyor hem de aynı zamanda zorlaştırıyor. Çünkü öğretmenlerimiz artık büyük bir yük hissediyor ‘biz teknoloji okyanusun içinde nasıl yüzebiliriz’ diye. Bu yüzden böyle etkinliklerde bu sorunları konuşarak metaverse, hibrit eğitim modelleri gibi konuları ele alıyoruz. Böylelikle öğretmenlerimize yeni perspektifler edindirebileceğiz.” şeklinde konuştu.
“Yeni bir dil için konuşmalı, kullanmalı, özgüvenli olunmalı”
Yabancı dil öğreniminde nasıl ilerlenmesi gerektiği konusunda da tavsiyelerde bulunan Benton, “Konuşmalı, kullanmalı, özgüvenli davranmalısınız. Ben de Türkçe konuşurken hatalar yapıyorum, aksanım tam uymuyor ama aynı zamanda anlaşılıyorum. Bizim sınıflarımızda iletişim metotları kullanıyoruz. Öğrencilerimiz için de en faydalı ve hızlı bir şekilde bu uygulamalar kullanılmalı. Sınıflarda da o fırsatları vermek gerekiyor. Yeni teknolojiler de bu fırsatları bizim için daha kolay hale getiriyor. Yabancı dil hem kolejimizin hem de dünya için çok önemli bir beceri. Biz de öğrencilerimize onların geleceği için o imkanları vermeye çalışıyoruz.” diye konuştu.
9549,89%1,94
34,54% 0,18
36,00% -0,62
3005,99% 1,50
5006,70% 1,01