Hayatını kaybeden metrobüs şoförünün cenazesi adli tıptan alındı

Beylikdüzü’nde şoförü olduğu metrobüsün arızasına bakmak için indiği sırada başka bir metrobüsün çarpmasıyla hayatını kaybeden Eyüp Maytalman’ın cenazesi adli tıptaki incelemenin ardından ailesi tarafından teslim alındı.
Olay, dün akşam saatlerinde Haramidere mevkiinde meydana gelmişti. İddiaya göre Eyüp Maytalman idaresinde Büyükçekmece istikametinde seyir halindeki metrobüs Haramidere’de arızalanmış aracı kontrol etmek için dışarı çıkan şoför Eyüp Maytalman’a karşı istikametten gelen H.A. isimli şoför kontrolündeki 34 TN 2788 plakalı metrobüs çarpmıştı. Çarpma sonucu ağır yaralanan ve hastaneye kaldırılan Maytalman, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetmişti. Çarpan metrobüsün sürücüsü H.A., ise gözaltına alındı. Konuya ilişkin polis ekiplerinin çalışmaları sürerken Eyüp Maytalman’ın cenazesi yakınları tarafından adli tıp kurumundan teslim alındı. Esenyurt Kıraç’ta Hacı Hasan Camii’nde ikindi namazını müteakip kılınacak cenaze namazının ardından Eyüp Maytalman’ın cenazesi memleketi Ordu’nun Kabataş ilçesine bağlı Belen köyünde defnedilecek. Öte yandan 15 yıldır metrobüs şoförlüğü yapan Maytalman’ın iki kızının olduğu öğrenildi.
Akşam kazadan iki saat sonra ölüm haberini aldıklarını belirten Belen Köyü Derneği Başkanı Erdal Doğan, “Eyüp, benim arkadaşımdı. Beraber aynı yaştayız. Beylikdüzü Haramidere’de arızalanmış otobüs. Otobüs arızalanınca duruyor. Aşağı yola iniyor ve o anda artık dalgın veya uzak mı bilmiyoruz tam o konuyu. Karşıdan gelen metrobüs vuruyor ve o anda bayılıyor. Oradan hastaneye kaldırıyorlar. Biz de akşam hastaneye gidince bir-iki saat sonra ölüm haberini almış olduk. Cenaze Ordu Kabataş Belen köyüne götürülecek” dedi.
Bir hafta önce kendisiyle görüştüğünü belirten akrabası Hacı Doğan, “Benim halamın torunu. Kendisi de son bir hafta önce görüşmüştü. Bana bu işlerin zor olduğunu söylemişti. Yani normalde frene bastığın zaman iki yüz elli ton gibi bir ağırlık söz konusuymuş. Ondan dolayı her an kaza yapabilirim, hakkını helal etsin demişti. Ya böyle bir zor tarafı varsa ben de, bu işi bırak yeğenim demiştim. Ya girdim bir sefer bu işin içerisine diye, sonuçta geçimimi buradan karşılıyorum. Çıkmam biraz zor olacak demişti. Evet işte İstanbul’da öz akrabası olarak ben dayısının oğluyum. Sürekli görüşürdük. En son bir hafta önce görüştük. Çok ani ölümü beni çok etkiledi. Allah mekanını cennet eylesin. İki tane küçük çocuğu var. Bunların en önemli şeyi ailesinin çocuklar hanımının mağdur edilmemesi en güzel tarafı olur. Hanımı da rahatsız, şeker hastası. ‘Çocuklarımın eğitimi benim için öncelik’ demişti. Bizim bundan sonraki yapabileceğimiz en güzel şey iki tane kız çocuğunu en güzel şekilde okutmak” diye belirtti.