Hasar alan evinden sadece, 20 yıl önce kaybettiği eşinin tespihini alabildi

Depreme Malatya’da yakalanan 84 yaşındaki Medine Doğan, kızı ve komşularının yardımıyla dışarı çıkabildi. Evindeki hasar nedeniyle kimi zaman kümeste kaldığını, evinden yalnızca 20 yıl önce vefat eden eşinden hatıra tespihi aldığını anlatan Doğan, “Toz, toprak, yuvarlandı, yürüyemiyorum, kollarımdan tutup beni kucakladılar. Bir gün tavuk kümesinde saklandık, bir gün bodrumda saklandık artık baktık olacak gibi değil. Yattığımız kıyafetlerle kalktık, geldik” dedi. 
Kahramanmaraş’ta 6 Şubat Pazartesi günü meydana gelen iki büyük deprem 11 ilde büyük yıkımlara sebep olurken, bölgede çalışmalar da devam ediyor. Malatya merkezde yaşayan 84 yaşındaki Medine Doğan da sabah 04.17’de yaşanan depreme kızının oturduğu 7 katlı apartmanın zemin katında yakalandı. Deprem anında büyük korkuyla kızının yardımıyla kapıya yönelen yaşlı kadın, binadan kopan parçalarla yaralanırken, komşuları ve kızının yardımıyla dışarı çıkmayı başardı. Edinilen bilgiye göre, ikinci deprem ile yan taraftaki binanın Doğan’ın yaşadığı binanın üstüne kaymasıyla yaşlı kadın ve kızı evine giremedi. Bu süreçte kimi zaman kümeste kaldığını anlatan Doğan, yıllar önce Almanya’dan İstanbul’a dönen diğer kızının yanına getirildi. Kısa sürede İstanbul’da yaşayan kızının yanına getirilen Doğan’ın tedavisi, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde sürdürülüyor. 
Ellerinde ve dizlerinde depremden kaynaklı yaralar ve ezilmeler olan, yaşlılığa bağlı sağlık sorunları bulunan Medine Doğan, yaşadıklarını hasta yatağında anlattı. Deprem anında evinden sadece 20 yıl önce kaybettiği eşinden hatıra kalan tespihi alabildiğini belirten Doğan’ın, hasta yatağında bile tespihi elinden bırakmadığı görüldü. 

"Kollarımdan tutup, beni kucakladılar, 1 gün kümeste saklandık" 
Deprem anında yaşadıklarını anlatan Medine Doğan, "Büyük kızım ’hayvanlara yem vereyim, geleyim’ dedi, ’tamam’ dedim. Gitti, kapı örtülmeden gürültü başladı, ’Nurhayat çabuk gel’ dedim, geldi, ’haydi’ dedi ben çıkmadım. ’Yandım ben yandım’ dedim, kapıya geldik, kapı açılmadı. Nasıl olduysa kızım kapıyı açtı, dışarısı toz, toprak, yuvarlandı. 15 daire var, kızım komşuları çağırdı. Ben yürüyemiyorum, kollarımdan tutup, beni kucakladılar. Oğlumuz, kızımız hep dışarıda kaldılar, İstanbul’a 2 gün sonra geldik. Bir gün tavuk kümesinde saklandık, bir gün bodrumda saklandık, artık baktık olacak gibi değil, ev de bark da kalsın biz gidelim dedik. Her şey orada ortada kaldı, hiçbir şey gözümüze görünmedi. Üst, baş yok yattığımız şeylerle kalktık, geldik. Bir çöktüm, bir kalktım, kendimi iyi hissetmiyorum, sesim yok" dedi. 

"Bana göre Türkiye şu anda depremzede" 
Medine Doğan’ın İstanbul’da yaşayan kızı Nurgül Maluşaklı ise, "Duygularım çok derin, sözün bittiği yerdeyim. Anlatmakla bitmez, ben şimdi Türkiye’ye bakıyorum; bazen gelip ’depremzede misiniz’ diye soruyorlar, bana göre Türkiye şu anda depremzede. Neden diyeceksiniz; bu ülkede herkesin çocukları bir yerde, Kahramanmaraş, Malatya, Erzurum, İstanbul hepimiz şu anda depremzedeyiz. Benim ata, baba ocağım, hayallerim, çocukluğum gitti. Babamın mezarı orada sahipsiz kaldı, kardeşlerim her biri bir yana dağıldı. Şu anda sadece nefes alıyoruz. Biz gülemiyoruz, yemiyoruz, uyuyamıyoruz ve ben buna inanıyorum ki Türkiye aynı durumda" dedi.