Haliç’in çamurunu “susuzlaştırarak” taşıyacak Eyüpsultan’daki tesiste incelemelerde bulunan İmamoğlu, “Bu süreç, Haliç’in sürdürülebilir bir biçimde temizlenmesini sağlamış olacak. Haliç, bir bebek gibi bakılması gereken, İstanbul’un en özel ve güzel alanlarından biri. Dünyanın, ‘Altın Boynuz’ diye tanımladığı, değerli bir coğrafya. Bugün, çevreyi koruyan ama aynı zamanda sürdürülebilir bir işlem olarak Haliç’in daimi bir hizmete kavuşmasının günündeyiz” dedi. İmamoğlu, yaklaşık 30 yıldır suyu akmayan Sultanahmet’teki tarihi 3. Ahmet Çeşmesi’ni de vatandaşların kullanımına açtı.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Büyük İstanbul Otogarı ve Beyoğlu Piyalepaşa Mahallesi’ndeki Kiptaş Van Blokları’ndaki incelemelerinin ardından Eyüpsultan’a geçti. Gümüşsuyu Mahallesi’ndeki İSKİ Dip Çamuru Susuzlaştırma Tesisi’nde incelemelerde bulunan İmamoğlu, çalışmalarla ilgili İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu ve İSTAÇ Genel Müdürü Mustafa Canlı’dan bilgi aldı. Haliç’te yapılan çalışmaları İmamoğlu’na örnekler üzerinden anlatan yetkililer, dip taraması sırasında balık yuvalarının zarar görmesinin önüne geçtiklerini belirtti.
“KURUTULACAK ÇAMUR, HAFRİYAT BÖLGESİNE TAŞINACAK”
Mermutlu ve Canlı’nın anlatımlarına göre, sistem şöyle çalışacak:
İSKİ ve İSTAÇ tarafından gerçekleştirilecek çalışmalarda, Alibeyköy ve Kağıthane’den gelen dere sularının taşıyıp, Haliç’te biriktirdiği çamuru, “Dregder” diye bilinen bir tarama gemisi ile tarayacak. Taranan çamur, Haliç’in kenarında yapılan “Susuzlaştırma Tesisi”ne pompalanacak. Burada sudan arındırılıp kuru hale getirilen atık, hafriyat bölgelerine taşınacak. Bu sayede nakliye maliyetleri düşecek, koku olmayacak, depolama sıkıntısı ortadan kalkacak, dip taraması ile Haliç’in suyu daha berrak ve dalgalı olacak.
“İKİ BELEDİYE KURUMUNUN ORTAK ÇALIŞMASI DEĞERLİ”
“Dregder” diye tabir edilen dip tarama gemisinin suya indirilişini izleyen İmamoğlu, inceleme gezisini, şu sözlerle değerlendirdi:
“Haliç’teki dip çamurunun süreci, uzun yılların konusu. Şu an burada yapılacak olan işlem, dip çamurunun sistematik bir şekilde, daha mekanik ve otomatik bir kurguyla toplanması. Haliç’in içindeki çamur, dip tarama aracıyla, pompalanma sistemiyle buraya aktarılacak ve bir nevi, deniz suyuyla çamur birbirinden ayrıştırılacak. O çamurun daha kolay nakledilmesi sağlanacak. Bu süreç, Haliç’in sürdürülebilir bir biçimde temizlenmesini sağlamış olacak. Haliç, bize emanet. Bir bebek gibi bakılması gereken, İstanbul’un en özel ve güzel alanlarından biri. Dünyanın, ‘Altın Boynuz’ diye tanımladığı, değerli bir coğrafya. İSKİ’nin sahibi olduğu bu işe İSTAÇ’ın hizmet vermesi, iki belediye kurumunun da dayanışma içinde süreç yönetmesi, bizim için çok değerli. Bugün, çevreyi koruyan ama aynı zamanda sürdürülebilir bir işlem olarak Haliç’in daimi bir hizmete kavuşmasının günündeyiz. Bir araya gelmemizin amacı bu. Çok mutluyuz.”
“BİZİM İÇİN GURUR VERİCİ”
“4 yılda 280 bin ton çamur çıkarılacak. Şu anda öngörülen, haritada gördüğümüz kadarıyla, Haliç Köprüsü’ne kadar uzanan çamur birikintisinin, neredeyse yüzde 70-75’ini çözmüş olacağız. Bu, devam edecek. 4 yıllık hizmet döneminde biz bunu tasarlıyoruz ama bu devam edecek. Bir de burada, çift vardiya ile bunu daha da artırabilme imkanı üzerine İSTAÇ çalışıyor. Sistematik, sürdürülebilir ve teknolojinin yerli olması da güzel. İçerideki özellikle ayrıştırma süreçleri. Mekanik kısmının da burada büyük oranda tamamlayıcısı yerli firma. Böyle bir dayanışmayla işin çözümlenmesi de bizim için gurur verici. Geçmişten bugüne emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
55 TARİHİ ÇEŞMEDEN İÇİLEBİLİR SU AKACAK
İmamoğlu, Eyüpsultan’ın ardından rotasını Eminönü’ne çevirdi. Yeni Camii önünde aracından inen İmamoğlu, sokağa çıkma yasağı nedeniyle boş olan tarihi yarımada sokaklarında ve caddelerinde incelemelerde bulundu. İmamoğlu’nun gün içindeki son durağı, yaklaşık 30 yıldır suyu akmayan Sultanahmet Meydanı’ndaki tarihi 3. Ahmet Çeşmesi oldu. İmamoğlu, İSKİ’nin yıllar sonra su bağladığı tarihi çeşmeyle ilgili Genel Müdür Raif Mermutlu’dan bilgi aldı. Mermutlu, 23’ü restorasyonda olan kentin farklı noktalarındaki toplam 55 tarihi çeşmeyi daha suya kavuşturacaklarının müjdesini verdi. Suya kavuşan çeşmede yüzünü yıkayan İmamoğlu, yetkililerden bilgi alırken, tarihi yapıyı bünyesinde barındıran Cankurtaran Mahallesi Muhtarı Nevin Taş’la da sohbet etti. Çocukluğunun bölgede geçtiğini belirten Taş, tarihi çeşmenin suyunun yaklaşık 30 senedir akmadığı bilgisini paylaştı. İmamoğlu, Taş’a, “Sizin de önderliğinizde burada şerbet dağıtalım. Daha önce de uygulaması olmuş. Ecdadımızın bize bıraktığı, akmayan çeşme kalmasın. Herkes oradan faydalansın. Turistler içsin. İçilebilir su olduğunu da duyuracağız. Yarın öbür gün inşallah bu günler normalleşir, otellere de tanıtım broşürleri koyarız” dedi.
İmamoğlu, Tarihi Yarımada incelemesini, Gülhane Parkı içinden yürüyerek Sarayburnu’nda tamamladı.