Üniversiteye hazırlanan gençlerin meslek seçimlerine yardımcı olmak için Kariyer Günleri Söyleşileri başlatan Topkapı Okulları’nın konuğu Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç oldu. İnşaat Mühendisliğinin ele alındığı söyleşide Başkan Genç, üniversite ve iş yaşamı sırasındaki deneyimlerini öğrencilerle paylaştı. İnşaat Teknolojisi Bölümü öğrencilerinin sorularını da yanıtlayan Genç’e gençlerin ilgisi yoğun oldu. Öğrenciler Başkan Genç’e, “Sizce iyi bir mühendiste aranan özellikler ne olmalı? Rakiplerimizden öne çıkmak için neler yapmalıyız?, Mühendislik eğitimi almanız, mühendislik disiplininde yetişmeniz yöneticilikte size ne tür katkılar sağladı?, Ülkemizde verilen mühendislik eğitimi hakkında ne düşünüyorsunuz” sorularını yöneltti.
MÜHENDİS OLMAYI ÇOK İSTEDİM
Söyleşide gençlerin sorularını yanıtlayan Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, şunları söyledi; “Ben inşaat mühendisi olmayı hep çok istedim. Kabataş Erkek Lisesi’ni bitirdim ve hemen o sene Boğaziçi Üniversitesi Temel Bilimlere girdim. Ama ana hedefim oradan yatay geçiş ile mühendisliğe geçmekti. Şartlar çok zordu ve ben de tekrar sınava girdim. Tek bir tercihim vardı, İTÜ İnşaat Fakültesi ve kazandım. İçinizden liseyi bitirdikten sonra mühendisliğe yürüyenler olacak. Ama yürümeyenler de çok önemli bir noktada görev almış olacaklar. Akıllı bir mühendis, akıllı bir müteahhit sizi mutlaka çalıştırmalı. İş tanımını, meslek tanımının doğru yapmamız lazım. Maalesef bunu doğru yapamıyoruz.
MUTLAKA PLANLAMA YAPIN
Ne olursa olsun, ne zaman neye başlarsanız başlayın mutlaka planlama yapın. Değişmez beş kural var. Bir düşüneceksiniz, yani tasarlayacaksınız, planlayacaksınız, projelendireceksiniz, yapacaksınız, raporlayacaksınız. Maalesef biz toplum olarak planlama ve projelendirmeyi pek sevmiyoruz. Genelde balıklama atlıyoruz. Raporlamak çağımızda çok önemli. Bir insan ne kadar iyi bir mühendis olursa olsun kendinizi geliştirmezseniz ve güncellemezseniz zamana ayak uydurmanız mümkün değil.
ÖNCE PLANLADIK SONRA YAPTIK
Bugüne kadar hep şunu söyledik, en büyük projemiz toplumun birlik, beraberlik, barış, hoşgörü ve huzur içerisinde yaşamasıdır. 2009’da belediye başkanı olduğumda belediye binamız yoktu. Olanaksızlıklarla 21 ayrı yerde hizmet veriyorduk. Kültür merkezi gibi mekanlarımız da yoktu. Biz göreve geldiğimizde ilk olarak Sarıyer Kalkınma Eylem Planı yaptık. Üniversitelerle, öğrencilerle, Sarıyerlilerle yarına yönelik ne yapabiliriz diye planladık ve sonrasında da çalıştık. O planlama doğrultusunda hemen belediye binamızı programa aldık. Bunu yaparken de biz öyle sıradan bir bina yapmadık. Dünyada inşaat sektörüne sertifika veren biri İngiliz diğeri Amerikan kurum var. Biz İngiliz sistemini kullandık. O sertifikayı almak için kriterler çok ağırdı. Hafriyat toprağımızı bile atmadık. Yeni açtığımız yolların altyapısında o toprağı kullandık. Daha sonra bu sertifika kriterleri arasına girdi. Binamız şu an enerjisinin yüzde 20’sini üretebilecek durumda. Bir gün size Sarıyer’i gezdirmek, yaptığımız işleri göstermek isterim.”