Evlilik birliği içerisinde evliliğin kumpas olduğunu göremediğini ifade eden Aşık, “Allah’a bir can borcum var. Allah’tan başka kimseden korkmuyorum” ifadelerini kullandı.
Emre Aşık, Yağmur Aşık çiftinin boşanma davasında yeni gelişmelerin yaşanması üzerine eski futbolcu basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Sirkeci’deki bir otelde düzenlenen basın açıklamasına Emre Aşık’ın avukatları Funda Sadıkahmet ve Levent Öcal da katıldı. Emre Aşık, eşinin kendisini dolandırdığı ve öldürtmeye çalıştığını iddia ederek açılan davalarla ilgili detayları paylaştı.
“Bu evliliğin kumpas olduğunu göremedim”
Basın mensuplarına açıklamada bulunan Emre Aşık, “Evlilik birliği içerisinde bu evliliğin kumpas olduğunu göremedim. Etrafımda uyaranlar oldu. Ailem, arkadaşlarım, beni defalarca uyarmasına rağmen onları maalesef dinlemedim. Hata yaptım. Hatalıyım ama ardından bu süre zarfına etrafım da boşaltıldı. Yalnız bırakıldım. Bu planlı ve bilinçli bir şekilde yapıldı” diye konuştu.
“Şirketimin içi boşaltıldı”
Eşi Yağmur Aşık tarafından dolandırıldığını ifade eden Emre Aşık, “Şirketimin içi boşaltıldı. İmzam taklit edilerek çekler ve önemli dosyalar imzalandı. Ailem, avukatlarım, bakıcılar, okul öğretmenleri ve ben Yağmur tarafından defalarca tehdit edildik. Çirkin iftiralarla itibarım yerle bir oldu. Yerle bir etmeye çalıştılar. Ben de sizin gibi adıma düzenlenen cinayet planlarıyla şaşkınlık içinde, hayretler içinde şahit oldum” dedi.
“Allah’tan başka kimseden korkmuyorum”
Tehditlerle ilgili konuşan Aşık, “Allah’a bir can borcum var. Allah’tan başka kimseden korkmuyorum. Yanlış bir evlilik yaptım. Bunun bedelini ağır bir şekilde ödedim. Ancak bunu çocuklarımın ödemesine asla izin vermeyeceğim. Bu vesileyle Türkiye Cumhuriyeti devletine, hükümetine, adaletine ve kolluk kuvvetlerine güvenim tamdır. Haklı olduğum davada adaletin en kısa zamanda tecelli edeceğine inanmaktayım” ifadelerini kullandı.
“Hem Yağmur Sarnıç hem de Baycan Şenürek isimlerini gördük”
Emre Aşık’ın avukatlarından Funda Sadıkahmet, “Düzce’de kasten adam öldürmeye teşebbüs konusuyla bir eylem planlanmış. Bu şu anda dava aşamasında. Daha sonra da Düzce Ağır Ceza’daki sanıklardan bir tanesi olan, basında ismi zikredilen beyanlarda bulunan Erdi Sungur bana ulaştı. İkinci bir öldürme eylemini gerçekleşebileceğini söyledi. Bu eylemi de planlayan kişinin ismini de bizimle paylaştı. Biz savcılığa intikal etmeden kendisi de bunu ihbarcı olarak kolluk kuvvetleriyle paylaşmış. Bunun üzerine bir takım operasyonlar yapılmış. Gözaltı işlemleri yapılmış. İfadeler alınmış. Her iki şüpheli, hem Yağmur Sarnıç hem de Baycan Şenürek isimlerini gördük” şeklinde konuştu.
“O nafakayla iki tane silahı temin ediyorlar”
Boşanma davasıyla ilgili konuşan Sadıkahmet, “Aile mahkemesinde devam eden boşanma davasıyla ilgili basın yasağı var. Basına yansıyan kısmıyla Emre Bey her üç evladının geçici velayetini aldı. Dava sonucunda bunlar karara ulaşacaktır. Çocuklar ile ilgili ödenen nafakalar her ne kadar kaldırılmışsa da hanımefendiye karşı ödenen bir nafaka var. Maalesef hiçbir geçim kaynağının olmadığını beyan ettiği halde bir nafaka ödemek zorundayız. O nafakayla Emre Beyi öldürmek üzere bir eylem planına giriyor. O nafakayla iki tane silahı temin ediyorlar. Bu Düzce’deki ceza dosyasının içerisinde kendi beyanıyla mevcut. ‘Ben temin ettim’ diyor. ‘Nafakanın yattığı parayı bankadan gittim, kartla çektim, temin ettim’ diyor” dedi.
“Ablamların verdiği parayla nafakayı ödüyorum”
Yaşadığı maddi zorluklardan bahseden Emre Aşık, “ Aile öyle bir şey ki tekrar sana kucak açıyor. Ben ister inanın ister inanmayın ablamların verdiği parayla bazı şeyleri ödüyorum. Ablamların verdiği parayla nafakayı ödüyorum. Bu dönem bu şekilde gidiyor. İyi günler gelecek diye düşünüyorum. Her zorlukla beraber bir kolaylık vardır” dedi.
“Yaklaşık 15 milyon liralık bir kayıp olduğunu şimdiye kadar tespit etmiş durumdayız”
Emre Aşık’ın dolandırıldığı iddiasıyla ilgili açıklama yapan Avukat Levent Öcal, “Biz yaklaşık 15 milyon liralık bir kayıp olduğunu şimdiye kadar tespit etmiş durumdayız. Şirketin içinin boşaltılmasıyla ilgili operasyonlarda her türlü hile, hırsızlama yöntemine başvurulduğunu biliyoruz. Aynı zamanda şirketin içi boşaltılırken sadece bildiğimiz anlamda hile ya da dolandırıcılık eylemleri değil aynı zamanda teknik yöntemler ve uluslararası kredi kartı dolandırıcılığına kadar giden bir süreç söz konusu. Bununla ilgili müvekkilimizin devam eden davaları var. Bu davaların bir bölümü sonuçlanmış durumda. Yağmur Aşık’ın ve onun birlikte hareket ettiğini düşündüğümüz insanların bir bağlantılı yapı içerisinde birlikte hareket ederek bu eylemleri gerçekleştirdiğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
Maddi kaybından söz eden Aşık, “15 ve 20 milyon arası bir kaybım var. Evlilik birliği içerisinde başlıyor. Evlenmeden önce hiç ben haciz, avukat, savcılık bilmiyordum. Evlendikten sonra icralar, hacizler, hiç açılmamış davalar görüyorum. Alanya’da icra davam var. Alanya’dan biz ne yaptık, ne ettik? Bir bakıyorum. Yağmur’un benim imzamı taklit ederek düzenlemiş olduğu bir çek var. İş oraya kadar gidiyor. Şimdi bütün o dosyalar daha da hızlanıyor ama tek başına yapmıyor. Bunun arkasında bir çete var” açıklamalarında bulundu..
“Toptan çözmeye çalışıyor olayı”
Eşinin neden kendisini öldürmek istediğiyle ilgili soruyu yanıtlayan Aşık, “65’e yakın davamız var. Ya toptan çözmeye çalışıyor olayı. Hem çocuklarımı alırım. ‘Bir taşla üç-beş kuş vururum’ diye düşünüyor herhalde. Ben de anlam veremiyorum” dedi.
