Destici: "İsrail’e yönelik en sert açıklamalar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden geliyor"
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, İsrail’in zulmüne ilişkin, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak elimizden gelen her şeyi yapma gayreti içerisinde olduk ve olmaya devam ediyoruz. Bakın şu anda bu konuda en net, en sert İsrail’e yönelik açıklamalar Türkiye Cumhuriyeti Devletinden geliyor. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanından, Dışişleri Bakanından, siyasi parti genel başkanları olarak bizlerden geliyor. Bunun ötesinde tabii ki ateşkesin sağlanmasından biz mutluluk duyuyoruz ama biz geçici değil, kalıcı ateşkes istiyoruz" dedi.
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, partisinin il binasının açılışı için Sakarya’ya geldi. Partisinin kuruluşu ve faaliyetlerinden söz eden Destici, İsrail-Filistin arasındaki savaşına da değinerek, Gazze halkına yönelik yapılan katliamın biran önce durdurulması gerektiğini söyledi. Destici, "Terörist katil İsrail’in Gazze’deki masum insanlara, çocuklara, kadınlara saldırısında bugüne kadar 13 binden fazla masum sivil hayatını kaybetti. Bunların 5 binden fazlası çocuk, 3 binden fazlası kadın, 2 binden fazlası yaşlı insan. Maalesef İsrail öldürmeye devam ediyor. İsrail katletmeye devam ediyor. İsrail soykırım yapmaya devam ediyor. Bütün dünyada bunu izliyor. Tabii gücü nereden alıyor? Gücü maalesef başında bir Siyonistin olduğu Amerika Birleşik Devletleri’nden alıyor, Avrupa ülkelerinden alıyor ve bunlardan aldığı güçle de dünyaya meydan okuyor. Bakın güya geçici ateşkes imzalandı ama yine İsrail bombalamaya devam etti. Yine buraya gelirken ateşkesin askıya alındığını öğrendik. Çünkü İsrail hedefine ulaşmadan saldırılarını durdurmayacağını açıkça ifade ediyor. Peki hedefi nedir diye bakıyoruz. Hedefi bütün Filistin topraklarını Gazze, Ramallah, El Halil dahil bütün buraları Filistinsizleştirmek. Yani orada bir tek Filistinli, bırakmamaya kararlı bir şekilde mücadele ediyor. 7 Ekim Hamas’ın askeri kanadının İsrail’e yönelik olarak gerçekleştirdiği saldırı sadece bunun bir bahanesi" dedi.
"İsrail’e bir bahane lazımdı ve bu bahaneyi de bulmuş oldu"
Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Filistin topraklarının yüzde 90’ı İsrail nasıl işgal etti? Bütün Filistinlilerin evlerini nasıl zorla ellerinden aldı? Hamas saldırısı mı olmuştu? Hayır. Bu işin sadece bir bahanesi. İsrail’e bir bahane lazımdı. Bu bahaneyi de bulmuş oldu. Ama şunu da tabii söyleyeceğiz. Sivillere, masumlara, çocuklara yönelik, kadınlara yönelik saldırılar kimden gelirse gelsin, kime karşı yapılırsa yapılsın bunun karşısında olduğumuzu da daha önce defaten çok kere dile getirdik. Bu öyle bir mesele değil. Bu aynen İsrail’in Filistinlilere Gazze’ye yaptığı kurtla kuzunun hikayesi gibi bir şey. Yani kurt kuzuyu yemeği kafasına koymuş ve kendisine bir bahane arıyordu, bahanesini buldu. Bizim burada esas söylememiz gereken, esas seslenmemiz gereken neresidir? Elbette ki Arap dünyasıdır, İslam dünyasıdır ve daha sonra bütün insanlıktır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak elimizden gelen her şeyi yapma gayreti içerisinde olduk ve olmaya devam ediyoruz. Bakın şu anda bu konuda en net, en sert İsrail’e yönelik açıklamalar Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden geliyor. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanından, Dışişleri Bakanından, siyasi parti genel başkanları olarak bizlerden geliyor. Bunun ötesinde tabii ki ateşkesin sağlanmasından biz mutluluk duyuyoruz ama biz geçici değil, kalıcı ateşkes istiyoruz. Bu ateşkesin de en azından 1967 sınırlarına sadık kalarak başkenti Kudüs olan bağımsız ve hür bir Filistin Devleti’nin kurulmasıdır" diye konuştu.
"Söz konusu İsrail olduğunda seslerini çıkartmıyorlar"
İsrail’e destek veren ülkelere ilişkin konuşan Destici, "İslam ülkeleri aynı pozisyonda olduğunda İslam ülkelerine ambargo uygulayanlar, İslam ülkelerine her türlü yaptırımı yapanlar söz konusu İsrail olduğunda seslerini çıkartmıyorlar, görmezden geliyorlar, onun da ötesinde destek oluyorlar. Yani zulme, katliamlara ve soykırıma destek oluyorlar. İşte bunun için birlik olmak zorundayız, işte bunun için beraber olmak zorundayız. Bu işte bunun için devletimiz güçlü bir şekilde var olmalı, bunun için ülkemizin bütünlüğünü muhafaza etmeliyiz. Onun için milletimizin büyük birliğini oluşturmalıyız, bunun için mücadele etmeliyiz" şeklinde konuştu.