Dehşete düşüren takı kavgası sanıkları hakim karşısına çıktı
Kocaeli’nin Körfez ilçesinde iki aile arasında "Ben senin düğününde çeyrek altın taktım. Sen bana neden altın takmadın?" meselesi sebebiyle çıkan kavgada eşini yanlışlıkla vurduğu iddia edilen sanık ve oğlu, ilk kez hakim karşısına çıktı. Suçlamaları kabul etmeyen ve eşini öldürmediğini söyleyen tutuklu sanık, "Benim hayatım bitti. Bundan sonra yaşasam ne olur yaşamasam ne olur. Benim elimdeki tabanca kurusıkıydı. Bir kere eşimin mezarına gidip dua edeyim yeter" dedi.
19 Haziran 2022 yılında Esentepe Mahallesi Yaşar Doğu Caddesi’nde düğünde karşılaşan iki aile arasında, "Ben senin düğününde çeyrek altın taktım. Sen bana neden altın takmadın?" meselesi sebebiyle kavga çıkmış, 42 yaşındaki Gülten Ş. silahla vurularak yaşamını yitirmiş, Tarık Ö. ve Tayfur D. de yaralanmıştı. Yılmaz Ş. eşini öldürdüğü gerekçesiyle tutuklanarak cezaevine gönderilmiş, oğlu Haydar Ş. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Olaya ilişkin hazırlanan iddianamede, sanıklar ile müştekiler Tarık Ö. ve Tayfun D.’nin uzaktan akraba oldukları, olay tarihinde şüpheli Yılmaz Ş.’nın gittiği düğün merasiminde müşteki Tayfun D. ile karşılaştığı, Yılmaz Ş.’nin daha öncesindeki düğünlerde taktığı altın borcunu Tayfun D.’den istemesi sebebiyle taraflar arasında anlaşmazlık yaşandığı belirtildi. Yılmaz Ş.’nin düğünden sonra evine döndüğü, bir süre sonra müştekilerin araçları ile şüphelilerin ikametinin yakınlarına geldiklerinin kaydedildiği iddianamede, müştekilerin kendilerine saldırmak amacıyla geldiğini düşünen Yılmaz’ Ş.’nin soruşturma aşamasında ele geçirilemeyen silahını yanına alarak aracı ile müşteki Tayfun D.’nin aracının önünü kestiği ifade edildi.
Başkasına ateş ederken eşini öldürmüş
Araçtan elinde silahıyla inen Yılmaz Ş. ile oğlu Haydar Ş.’nin boru, sopa ve bijon anahtarı ile müştekilerin yanına gittiği, taraflar arasında arbede yaşandığı, şüpheli Yılmaz Ş.’nin elinde bulunan silahla mağdur Narin ve müştekiler Tayfun D. ile Tarık Ö.’yü hedef alarak 2-3 el ateş ettiğinin belirtildiği iddianamede, ateş edilen mermilerden birinin müşteki Tarık Ö.’nün kaburgasından girerek omzundan çıktığı, diğer merminin ise müşteki Tayfun D.’nin başını sıyırdığı, mağdur Nadir’e ise merminin isabet etmediği vurgulandı. Arbede sırasında şüpheli Haydar’ın elinde bulunan bijon anahtarı ve sopa ile saldırmaya devam ettiğinin ifade edildiği iddianamede, Yılmaz Ş.’nin silahını tekrar ateşlediği ve silahtan çıkan merminin eşi Gülten’in başına isabet etmesi neticesinde hayatını kaybettiği yer aldı.
"Biz onlara çeyrek takmıştık ancak onlar bize takı takmamıştı"
Olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Yılmaz Ş., avukatı Nurcan Özlen, tutuksuz sanık Haydar Ş., avukatı Gizem Dirbisoğlu, tanıklar ve aileler katıldı. Savunması için söz hakkı verilen Yılmaz Ş., "Olay günü eşimle beraber düğüne gittik. Düğünde Tayfun D. ailesi ile de karşılaştık. D. ailesinin düğünü olunca biz onlara çeyrek takmıştık ancak onlar bize takı takmamıştı. Eşim benden habersiz onların yanına gitmiş, ‘Bize altın borcunuz var’ demiş. Sesleri duyunca onların yanına gittim. Ben de aynı konuyu söyleyince aralarında bin 500 TL toplayıp bana verdiler. Ben bu parayı yere attım. Tarık Ö. yolumu kesip küfür etti, kavga ettik ancak bizi ayırdılar" dedi.
"Tarık eşimi vurdu"
Düğün sonrasında eve gittiğini söyleyen Yılmaz Ş., "Kayınbiraderim beni arayarak karşı tarafın eve baskına geleceklerini söyledi. Aramızda tartışma ve kavga çıktı. Tarık ve Tayfun’un kafaları güzeldi. Tarık’ın elinde havluya sarılı tabanca gördüm. Tarık eşimi vurdu, beni bitirdi. Benim hayatım bitti, bundan sonra yaşasam ne olur yaşamasam ne olur. Benim elimdeki tabanca kurusıkıydı. Bir kere eşimin mezarına gidip dua edeyim yeter. Eşimin cenazesine bile katılamadım. Tahliyemi istiyorum" şeklinde konuştu.
"Sırtım dönükken annemin yere yığıldığını gördüm"
Olay tarihinde "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan ev hapsinde bulunan Haydar Ş., "Olay günü düğün oldu ancak ben ev hapsinde olduğum için gitmedim. Bir süre sonra çocuğum, ‘Dedemin evine baskın oldu’ deyince babamlara gittim. Tayfun ve Tarık’ı uyararak gitmelerini, olayın uzamaması gerektiğini söyledim. Tayfun ve Tarık babamı darp etti. Sırtım dönükken annemin yere yığıldığını gördüm. Biz çok mutluyduk, hayatımızı mahvettiler. Tarık babama, ‘Vur, öldür beni diyordu’, sarhoştu. Babamın elinde tabanca görmedim ancak Tarık’ın elinde havluya sarılı silah vardı" ifadelerini kullandı.
"Çeyrek altın davası"
Tanık olarak dinlenen Haydar Ş.’nin eşi Ayşegül Ş., "Haydar eşim, Yılmaz ise kayınbabam olur. Olay günü düğündeydik. Tayfun ile kayınpederim arasında çeyrek altın davası sebebiyle tartışma çıktı. Tayfun, ’Sen bize çeyrek altın takmadın’ diye inkar etti. Daha sonra karşı taraf kayınpederimin evini bastı, silah çıkarmaya başladılar. Kaynanamı kimin vurduğunu görmedim" dedi.
Mahkeme heyeti, Yılmaz Ş.’nin tutukluluk halinin devamına, Haydar Ş.’nin ev hapsinin kaldırılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.