Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nin oturumuna katılan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi Kader Uzun Madenkuyu, kayyım uygulamalarına karşı kongre ve AB organlarının somut adımlar atmasını istedi. 

Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nin (AK-YBYK) 2025 yılının ilk oturumları sona erdi. Oturumların son gününde, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclis üyesi ve Avrupa Konseyi Bölgesel Yönetim Meclisi yedek üyesi Kader Uzun Madenkuyu, kadın politikalarına, kayyım uygulamalarına ve yerel ve bölgesel demokrasiye değindiği bir konuşma gerçekleştirdi. Kürt meselesinin demokratik ve kalıcı çözümü için yapılan çağrılara dikkat çeken Madenkuyu, çağrıların çözüm sürecine evrilmesi gerektiğini belirtti. 

Eşit katılım ve eşit temsiliyet vurgusu 

Kadınların politika yapım süreçlerinin her aşamasında karşılaştıkları engelleri, eşbaşkanlık, eşit temsiliyet gibi toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak mekanizmalarla ortadan kaldırabileceğine dikkat çeken Madenkuyu, böylelikle siyasette ve toplumda kadın kazanımlarını arttırarak farklı kültür, inanç ve cinsiyet kimliklerinin en üst düzeyde eşit katılımı ve temsiliyetinin sağlanabileceğini vurguladı. 

‘Toplumsal cinsiyet eşitliği ile dönüşüm sağlanabilir’

Siyasette kadına yönelik her türlü şiddete karşı kamusal ve politik alanda kadınların güçlendirilmesi gerektiğine dikkati çeken Madenkuyu, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayarak toplumsal dönüşümün gerçekleştirilebileceğini ifade etti. Madenkuyu, “21’inci yüzyılın kadın yüzyılı olacağı demokratik toplumun nihai zaferinin kadınların önündeki engellerin aşılmasıyla olacağını vurguluyoruz” diye konuştu. 

Kayyım uygulamalarına tepki 

Konuşmasının devamında kayyım uygulamalarına değinen Madenkuyu, 2016 yılından beri Kürtlerin yoğunlukla yaşadığı kentlerin seçilmişlerinin görevden alınarak, yerlerine kayyım atandığını söyledi. Yerel yöneticilerin uyduruk gerekçelerle hapis cezasına çarptırıldığını dile getiren Madenkuyu, OHAL KHK’si yetkisi kullanılarak 2014'te seçilen 95, 2019'da ise seçilen 48 belediye başkanının yerine kayyım atandığını hatırlattı. Madenkuyu, “2024’te de bu kongrenin üyesi olan Van Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Abdullah Zeydan’nın da içinde olduğu 10 belediyemize ve CHP’nin 4 belediyesine kayyım atandı. İstanbul Belediye Başkanı da görevden alınarak tutuklandı” dedi. 

‘Kayyım uygulaması sistematik ve keyfi bir hale dönüştü’

Kayyum uygulamasının demokrasiye, seçmenin iradesine, eş başkanlığa ve kültürel mirasa karşı bir darbe olduğunu vurgulayan Madenkuyu, hem Türkiye’nin kurucu üyesi olduğu Avrupa Konseyi’nin hem de Türkiye’deki muhalefetin ciddi bir tavır almamasından dolayı kayyım uygulamasının sistematik ve keyfi bir hale dönüştüğünü vurguladı.

‘Somut adımlar atılsın’

Kongreyi ve Avrupa Konseyi organlarını kuruluş prensiplerine uygun bir şekilde sorumluluk almaya davet eden Madenkuyu, ciddi ve caydırıcı tedbirler alınmasını ve söz konusu uygulamalara dair somut adımlar atılmasını istedi.