Günümüzde insanlığın doğadan talebi artıyor. Doğal kaynaklar kirleniyor ve yok oluyor. Özellikle geçirdiğimiz pandemi sürecinde insanların evlere çekilmesiyle doğanın şu an çok daha rahat nefes aldığı uzmanlar tarafından belirtiliyor. Kamuoyunun duyarlılığı arttı ama bir yandan doğanın başa çıkmaya çalıştığı sorunlar daha da büyüdü... Çevre konusunda toplumsal duyarlılığın artarak devam etmesi, gelecek nesillere yaşanılabilir, sağlıklı, yeşil ve temiz bir dünya bırakılması için hepimize büyük görevler düşüyor. Bugün doğaya duyulan derin sevginin dile getirildiği, Birleşmiş Milletler ’in çevre alanında dünya çapındaki farkındalığı ve faaliyetleri desteklemek için kullandığı 5 Haziran Dünya Çevre Günü. 177 park ve 48 yeşil alanı ilçeye kazandıran Sarıyer Belediyesi’nin çevre ve geri dönüşüm faaliyetlerini sizler için derledik.

DOĞA DOSTU TEKNOLOJİ

Çevre kirliliğinin önüne geçmek için birçok çalışma yürüten Sarıyer Belediyesi bir yandan evsel atıklar, tıbbi atıklar, ambalaj atıkları ve gürültü kirliliği ile mücadele ederken, bir yandan da güneşten ve katı atıklardan enerji üretimi ile doğa dostu projelerini sürdürüyor. Dünyanın ilk yeşil kamu binası olma özelliğine sahip Sarıyer Belediyesi Ana Hizmet Binası benzerlerine göre yüzde 30 daha fazla enerji tasarrufu sağlıyor. Öte yandan binaya yerleştirilen paneller sayesinde tüketilen elektriğin yaklaşık % 30’u güneş enerjisiyle sağlanıyor. Her aşaması doğa dostu olarak tasarlanan binada yüksek ısı tasarrufu sağlanırken, yüzde 100 güneş ışığından faydalanılacak cephe konumlandırması ve enerji izleme özelliği de bulunuyor.

ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN ÖNÜNE GEÇİLİYOR

Sağlıklı, güvenli, sürdürülebilir bir kentsel yaşam ve doğa için mücadele eden Sarıyer Belediyesi kent yaşamının ve doğanın korunması için öncü olacak çalışmalarına devam ediyor. Daha sağlıklı bir Sarıyer için emek veren ekipler; muhtarlıklar, marketler, semt ve yaşam evleri, ibadethaneler, siteler, hastaneler, okullar ve alışveriş merkezlerinde bulunan geri dönüşüm noktalarının yanı sıra ev ve iş yerlerinden toplanan atıkları geri dönüşüm tesislerine gönderiyor. Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ile Temizlik İşleri Müdürlüğü öncülüğünde evlerden iş yerlerine kadar uzanan çalışmalar ile çevre kirliliğinin önüne geçiliyor.

EĞİTİME DÖNÜŞÜYOR

Gelecek nesillere temiz bir çevre bırakmak için çalışan Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri her hafta mahalleleri ziyaret ederek hem geri dönüşüm konusunda vatandaşları bilinçlendiriyor hem de geri dönüştürülebilir atıkların verdikleri mavi poşetlerde toplanmasını sağlıyor. Düzenli olarak mahallelerden toplanan atıklar ayrıştırma tesislerine iletiliyor. Bu yolla ev ve iş yerlerinden 2020’nin ilk beş ayında 63 bin 745 ton evsel atık ve 3.130,72 ton ambalaj atığı toplanarak geri dönüşüme kazandırıldı. Bu atıkların geri dönüştürülmesinden elde edilen gelir ile her yıl Sarıyer’de yaşayan 7 bin 500 ilkokul, ortaokul ve lise öğrencisine burs veriliyor.

ÇÖPE DEĞİL KUMBARAYA

Atık su kirliliğinin %25 oranındaki kaynağını kullanılmış bitkisel atık yağlar oluşturuyor. Arıtma yöntemiyle sonu gelmeyen atık suların içerisindeki bitkisel ve hayvansal atık yağlar denizlere, göllere ve akarsulara döküldüğü zaman, suyun kirlenmesine ve sudaki oksijenin azalmasına bağlı olarak başta balıklar olmak üzere tüm canlılar üzerinde büyük tahribata yol açıyor.  Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü bünyesindeki ekipler 2020’nin ilk 5 ayında 127 bin 764 litre bitkisel atık yağı geri dönüşüme kazandırmanın yanı sıra ilçede yemek üreten tüm iş yerlerini denetleyerek hem bitkisel atık yağların merdiven altı işletmelerin eline geçmesini engelliyor hem de yağlardaki kanserojen madde miktarını ölçüyor. Öte yandan elektronik atık, plastik, araba lastiği gibi birçok atığın doğayı kirletmesine izin vermeyen müdürlük çeşitli noktalara yerleştirilen toplama kutuları ve kumbaralar sayesinde bu yıl 165 bin 076 kilogram atık pil ve 90 bin 190 ton ikinci el giysi topladı.

SARIYER İSTANBUL’UN AKCİĞERİ

Dünya Çevre Günü’yle alakalı bir mesaj veren Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç;“ Sarıyer İstanbul’un akciğeri. Dolayısıyla çok değerli bir ilçede yaşıyoruz. Çalışmalarımızda doğayı korumayı ön plana alıyoruz. Bizler dünyanın misafirleriyiz. Bize evini açan sahip olduğu her şeyi önümüze seren doğaya iyi bakmak en temel görevlerimizden biri. Gelecek nesillere daha yaşanılabilir bir çevre bırakmak ve böyle bir süreci bir daha yaşamamak için el ele vermemiz şart” dedi.