Çevre koruma harcamaları hız kazandı
DEİK Türkiye-İsviçre İş Konseyi Başkan Yardımcısı Zeki Yıldırım, şirketlerin çevre koruma harcamalarının son yıllarda arttığını belirterek, "Ülkemizde nüfusun büyük bir kısmının yaşadığı büyükşehirlerimiz, aynı zamanda evsel atıkların israfı konusunda ilk sıralarda geliyor. 15 milyonu aşkın nüfusun yaşadığı İstanbul’da belediyelerin bertaraf ettiği evsel atık oranı günlük yaklaşık 19 bin ton olarak karşımıza çıkıyor" dedi.
Her geçen gün daha fazla kirlenen dünyamız, kaynak anlamında fakirleşiyor. Buna karşılık sürdürülebilir çevre politikalarını üretim süreçlerine entegre eden şirketler, geri dönüşüm teknolojilerindeki gelişmeleri yakından takip ediyor ve hızlıca iş süreçlerine uygulama yoluna gidiyorlar. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-İsviçre İş Konseyi Başkan Yardımcısı, aynı zamanda SRST Makine Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Yıldırım, çevre koruma harcamaları hakkında açıklama yaptı.
Yıldırım, "Ekonomik büyümede ve sürdürülebilir çevre politikalarında başarıya ulaşabilmek için ekolojik ayak izimizi azaltmamız gerekiyor. Dünyanın büyük kısmında hızlı bir tüketim süreci yaşanırken, diğer tarafta temel tüketim ihtiyaçlarına erişim sağlayamayan insanlar çok ciddi sorunlarla baş başa kalıyor. Dünyadaki gıda israfı incelendiğinde, israfın büyük bir kısmı sofralara bile ulaşmadan yerinde ve lojistik sürecinde kayba uğruyor. Bununla birlikte sofralara ulaşan gıdaların tüketim dengesi sağlanmadığında, binlerce ton evsel gıda atığı oluştuğu gözlemlenmektedir. Tüm bu gıda kaybı ve israf süreçleri konusunda ’sıfır atık’ projesi gibi kıymetli çalışmalarla en aza indirilmeye çalışılmaktadır." dedi.
"Çevre koruma harcamaları içerisindeki en fazla payı ise yüzde 47,5 ile atık yönetimi hizmetleri almıştır"
Şirketlerin çevre harcamaları hakkında bilgiler veren de Yıldırım, "Son yıllarda şirketler, sürdürülebilir çevre projelerini artırmakta ve ülke ekonomisinin büyümesi için entegre projeler geliştirmektedirler. TÜİK’in son verilerine göre (2018) şirketlerin çevre koruma harcamaları, bir önceki yıla göre yüzde 11,6 artış göstererek, toplamda 38,2 milyar TL’ye ulaşmıştır. Çevre koruma harcamaları içerisindeki en fazla payı ise yüzde 47,5 ile atık yönetimi hizmetleri almıştır. Bu oranlar ve rakamlar, çevre koruma harcamalarının ilerleyen yıllarla birlikte artacağını ve daha yaşanabilir bir dünya için kaynak kullanımının ve geri dönüşümün her zamankinden daha fazla önem kazanacağını ortaya koymaktadır." diye konuştu.
"İstanbul’da günlük 19 bin ton evsel atık bertaraf ediliyor"
Evsel atıkların miktarı hakkında da konuşan Yıldırım, "Ülkemizde nüfusun büyük bir kısmının yaşadığı büyükşehirlerimiz, aynı zamanda evsel atıkların israfı konusunda ilk sıralarda geliyor. 15 milyonu aşkın nüfusun yaşadığı İstanbul’da belediyelerin bertaraf ettiği evsel atık oranı günlük yaklaşık 19 bin ton olarak karşımıza çıkıyor. Avrupa’daki geri dönüşüm çalışmaları incelediğinde, israfın ilk oluştuğu yerde yani evlerde ve iş yerlerinde ayrıştırılmaya başlandığı, hatta geri dönüştürüldüğünü gözlemliyoruz. Şirket olarak bizler de yatırımcı arkadaşlarımızla bir araya gelerek İsviçre teknolojisini Türk mühendislerimizin çalışmalarıyla bütünleştirerek, evlerde ve özellikle gıda israfının çok fazla olduğu büyük şirketlerde bir geri dönüşüm hareketi başlattık. Ülkemizde üretilen evsel gıdaların geri dönüşüm makineleriyle hedefimiz, şirketlerin gıda israfına yerinde ve hızlı çözümler üretmek oldu. Bu kapsamda farklı sektörlerde faaliyet gösteren birçok firma ile iş birliğine gittik. Bununla beraber evsel atıkların toplama merkezleri olarak gördüğümüz belediyeler ile iş birliğine giderek, geri dönüşüm teknolojilerimizle birlikte çevre koruma harcamaları konusunda farkındalık oluşturuyoruz." şekline konuştu.
Geri dönüşüm sürdürülebilirlik raporlarında
Şirketlerin sürdürülebilir kalkınmaya kayıtsız kalamadıklarına dikkat çeken Yıldırım, "Şirketlerin üretim faaliyetleri artık; şirketlerin ortakları, çalışanları, sivil toplum örgütleri gibi paydaşlarının hemen hemen hepsini ilgilendiriyor. Şirketler, kuruldukları ilk günden itibaren topluma karşı sorumlu olmalılar. Şirketlerin çeşitli paydaşlarına karşı taşıdığı bu sorumluluk, doğru orantılı bir şekilde onları çevre koruma harcamalarını artırma yöneltmiştir. Bunu destekleyecek şekilde, son yıllarda sürdürülebilir kalkınma raporlarını açıklayan şirket sayısında ciddi artışlar görüyoruz. Evsel atıkların israfı konusundaki rakamlar ile birlikte sürdürülebilir kalkınma faaliyetleri düşünüldüğünde, şirketler çok önemli faaliyetler yürütüyorlar. Özellikle gıda israfının en fazla yaşandığı oteller, gıda israfını geri dönüştürmek için oldukça önemli kararlara imza atıyorlar. Bizler de geri dönüşüm sektöründe hizmet sunan bir şirket olarak, ülkemizdeki birçok 5 yıldızlı otelle iş birliği halindeyiz.
Artık şirketler, sürdürülebilir kalkınmayı iş stratejilerinin ilk sırasına konumluyorlar. Bu da geri dönüşüm konusunda hızlıca yol alınmasını sağlıyor. Geri dönüşümün tam olarak anlaşılması ve yaygın uygulanmaya geçilmesi sonrasında kaynak tüketimimizi ideal seviyede tutmamız, yaşanabilir bir dünya için son derece önem arz etmektedir." ifadelerini kullandı.