Türk sinemasının, düşünce ve sanat hayatının büyük değeri Ayşe Şasa’yı yâd etmek, bu kıymetli ismin külliyatının yeniden ve genişletilerek yayımlanmasıyla ilgili bilgi vermek amacıyla Ketebe Yayınları tarafından Ayşe Şasa Anma Toplantısı gerçekleştirildi.
Kültür ve sanat dünyamıza yön veren isimleri aynı çatı altında buluşturan Ketebe Yayınları, sinema alanında yaptığı işler kadar hayatıyla da ön plana çıkan Ayşe Şasa’nın tüm kitaplarını yayımlamaya başladı. “Ayşe Şasa Kitaplığı” ismini taşıyan külliyatta ilk olarak kült haline gelen “Yeşilçam Günlüğü” ile “Bir Ruh Macerası” okurla buluştu. Külliyat, Ayşe Şasa’nın günlüklerinden oluşacak ve “Defterler” üst başlığıyla yayımlanacak kitapların ilkiyle devam edecek.
Külliyatın yayımlanmaya başlamasıyla birlikte Ketebe Yayınları tarafından Fatih-Ağırkapı Sokağı’ndaki Dede Efendi Evi’nde Ayşe Şasa Anma Toplantısı gerçekleştirildi. Programa Ayşe Şasa’yla gönül bağı kuran birçok isim katıldı. Gökdemir İhsan, Leyla İpekçi ve Adem Taşkıran gibi isimlerin konuşma yaptığı anma programında Ayşe Şasa’nın hayatı, edebî kişiliği, sinemaya etkisi ve eserleri konuşuldu; kendisinin deneyimlerinden bahsedildi.
“Ayşe Şasa bir hakikat arayışçısıydı”
Anma toplantısında konuşan Gökdemir İhsan, Ayşe Şasa’nın en büyük eserinin kendi hayatı olduğunu dile getirirken, “Ayşe Şasa, eserindeki kusurları ilahi güzellikle mukayese eder ve o güzelliği neden eserine yansıtamadığını araştırırdı” dedi. Diğer bir konuşmacı Adem Taşkıran ise, Ayşe Şasa ile olan kuvvetli bağından bahsederken ölümünden evvel yazarla abla-kardeş gibi olduklarını ve Ayşe Şasa’nın vasiyetini kendisine bıraktığını anlattı. Taşkıran, “Ayşe Şasa, bir hakikat arayışçısıydı. Bu uğurda birçok kişinin hidayetine vesile oldu. İnsanların dertlerine yardımcı olmak için elindeki tüm imkanları seferber ederdi. İnsan sevgisiyle dolu biriydi” dedi.
Kendisiyle 2005 yılında tanışan ve Bir Ruh Macerası isimli kitabın yazımı sırasında Ayşe Şasa’ya büyük destek veren Leyla İpekçi de, Ayşe Şasa için düzenlenen bu özel günde konuşma yapanlardan biriydi. Leyla İpekçi, Ayşe Şasa ile geçirdiği 9 senelik dostluktan ne kadar mutlu olduğunu anlattı ve onunla ilgili şu sözleri söyledi: “Ayşe Hanım, arayış içindeydi. Tüm hayatı arayışla geçti. Bir şeyleri bulduğunda bile arayışı bitmedi. Hayata ve sanata olan bakışı hep bir şeyler vermek ve onları dönüştürmek, onlarla birlikte kendini de dönüştürmek üzerineydi. Hayatına girdiği kişilerden, onun etkisine kapılmayan ve onun cezbesiyle dönüşmeyen bir insan olamazdı.”
Ayşe Şasa bütün kitaplarıyla artık Ketebe’de
1941 yılında İstanbul’da doğan Ayşe Şasa, Arnavutköy Amerikan Kız Koleji ve Robert Koleji’nin İdari Bilimler Bölümü’nde eğitim gördü. Varlıklı bir ailenin kızı olan Şasa, 1963 yılından başlayarak senaristlik yaptı. “Murat’ın Türküsü”, “Ah Güzel İstanbul”, “Utanç” ve “Gramofon Avrat” gibi pek çok filme imza attı. 1993 yılında sinemayla ilgili denemelerini Yeşilçam Günlüğü’nde toplayarak yayımladı. 2003 yılında ise bir başka önemli eseri olan Delilik Ülkesinden Notlar isimli eseri okurla buluştu. Şebek Romanı ile Bir Ruh Macerası ise Ayşe Şasa’nın diğer eserlerinden bazıları. Ayrıca merhum Ömer Tuğrul İnançer’in nehir söyleşi kitabı Vakte Karşı Sözler, Şasa’nın soruları ve İnançer’in cevaplarıyla şekillendi. Yeşilçam’ın sıra dışı yazarı Ayşe Şasa, 16 Haziran 2014 yılında vefat etti. Yazdığı filmlerle ve kitaplarla Türk sinemasında önemli bir damarı temsil eden Ayşe Şasa’nın kitapları şimdi “Ayşe Şasa Kitaplığı” adıyla Ketebe Yayınları tarafından yayımlanarak geleceğe aktarılıyor.