Ataköy’de tente faciasına ilişkin davanın görülmesine devam edildi

Ataköy Ömer Duruk Camii’nde cenaze namazında tente çökmesi sonucu 3 kişinin hayatını kaybettiği 45 kişinin de yaralandığı olayın davasının görülmesine devam edildi. Olayda eşi yatağa bağlı yaşamaya devam eden Cemile Yılmaz, gözyaşları içinde verdiği beyanında “ Eşim her gün gözümün önünde ölüyor. Onunla birlikte biz de ölüyoruz her gün. Anlatsam dünya ağlar benimle” dedi.
Ataköy 5. Kısımda bulunan Ömer Duruk Cami’de 10 Ocak 2017’de cenaze namazı esnasında cemaatin üzerine tente çökmesi sonucu 3 kişi hayatını kaybetmiş, 45 kişi ise yaralanmıştı. Olaya ilişkin davanın duruşması müşteki beyanlarının alınmasıyla devam etti. Bakırköy 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada caminin imamları tutuksuz sanıklar Adem Karabey ile Faruk Yazar hazır bulundu. Duruşmaya ayrıca yakınlarını kaybeden ve kazadan zarar gören müştekiler de katıldı.

“Annem ölümden döndü, kardeşim de 2 ay yatalak kaldı”
Duruşmada, beyanda bulunan şikayetçi Aslı Solak Şengezer, olay nedeniyle eşinin vefat ettiğini aktararak, “Olay anında orada değildim. Eşimin ölümünden dolayı maddi ve manevi zarara uğradım. Annem ölümden döndü, kardeşim de 2 ay yatalak kaldı” dedi.

“Omurgamda 3 tane kırık oluştu”
Şikayetçi Iraz Solak ise cenaze nedeniyle o gün camide olduğunu söyleyerek, “Kardan korunmak için insanlar tentenin altına girdiler. Cenaze namazını kıldırmak için imamlar tentenin önüne doğru erkekleri aldılar, biz arkada kaldık. Tente çöktüğünde annem kıl payı kaçıp kurtulurken, ben ve eniştem tentenin altında kaldık. Omurgamda 3 tane kırık oluştu” dedi.

“İmamın hızlıca kılalım hemen dağılalım dediğini duydum”
Ana demirin altında kaldığını söyleyen şikayetçi Tomru Dereköylü ise “Ben de orada bulunan bir imamın hızlıca kılalım hemen dağılalım dediğini duydum. Ancak kimin söylediğini bilmiyorum. Büyük bir gürültü ile tente çöktü. Ben ana demirin altında kaldım. 6 ay kolumu kullanamadım. Hala tedavim devam ediyor” şeklinde beyanda bulundu.

Belediye görevlisi “Tentenin üstüne karışmıyoruz”
Şikayetçi Aygan Yegin ise olay günü amcanın kızının cenazesi nedeniyle orada olduğunu aktararak “İmamın 2 dakikada hızlıca kıldırırım dediğini ben de duydum. Belediye görevlilerini görünce insanlar tentenin üstünde kar biriktiğini söylediler. Ama görevliler ‘orayı biz açmak zorunda değiliz, biz yolu açmakla görevliyiz, tentenin üstüne karışmıyoruz’ dediler” şeklinde beyanda bulundu. İmamlardan birinin cenaze namazını 2 dakikada kıldıracağını söyleyerek orada bulunan insanların tentenin altına toplandığını da aktaran şikayetçi Yegin, “Erkekler tentenin altına girdiler. Ben ve annem tentenin dışındaydı. Tente devrildiğinde bizi de altına aldı. Daha sonra kurtarıldık” şeklinde konuştu.

Şikayetçiye bunun üzerine mahkeme salonunda hazır bulunan sanıklardan hangisinin ‘cenaze namazını 2 dakikada kılar çıkarız’ dediği soruldu. Yegin, sanıklardan Adem Karabey’in söylemediğinden emin olduğunu ancak diğer sanığın söyleyip söylemediğini bilmediğini söyledi.

“Dünyaya anlatsam dünya ağlar benimle”
Şikayetçi Cemile Yılmaz ise gözyaşları içinde tentenin altında eşinin kaldığını ve yatalak olarak 3 yıldır hayatına devam ettiğini söyleyerek “Eşim 6 ay yoğun bakımda yattı. Öldükten sonra hayata döndürülmüş. Her gün gözümün önünde ölüyor. Günün 24 saati ben onun yanındayım. Onunla birlikte biz de ölüyoruz her gün. Dünyaya anlatsam dünya ağlar benimle” dedi.

Söz verilen müşteki avukatları da şikayetçi olduklarını ve eksik hususların giderilmesini istediklerini söyledi.
3 müştekiye zorla getirilme kararı
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti dinlenilmeyen 3 müşteki için zorla getirilme emri çıkarılmasına hükmederek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, Ömer Duruk Cami’de 10 Ocak 2017’de cenaze namazı esnasında çöken tenteler nedeniyle 3 kişinin hayatını kaybettiği 45 kişinin ise yaralandığı olay anlatılmıştı. İddianamede yer alan bilirkişi raporunda, İstanbul Belediye Başkanlığı’nda görevli ve cenaze namazını kıldırmakla yükümlü imamlar Mustafa Çiçek ile Mustafa Kavukoğlu’nun, tente sisteminin belediye ekipleri tarafından kapatılmış olmasına rağmen, şeridi kaldırarak cemaati tentenin altına soktuğu ve cenaze namazını burada kıldırdıkları aktarılmıştı. Çiçek ve Kavukoğlu’nun olayda asli kusurlu oldukları da belirtilmişti. Caminin imamları Adem Karabey ve Faruk Yazar’ın ise camide yeterli denetim ve gözetimi yapmamaları ve müftülüğe başvurarak tente sisteminin bakım ve onarımını sağlamamaları nedeniyle tali kusurlu oldukları raporda belirtilmişti. 4 imam hakkında ‘taksirle ölüme ya da yaralanmaya neden olma’ suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istenmişti.