Ata Tohumu buğday yetiştirip, unundan ürettiği makarnalar ile taleplere yetişemiyor

Manyas’ta sebzeli ve zengin içerikli makarna üretimi yapan iş kadını ürettiği makarnaların buğdayını da yetiştirmeye başladı.
Manyas’ın Kulak Mahallesinde 7 yıl önce kırlardan ve bahçesinde yetiştirdiği otları ve sebzeleri püre haline getirerek sebzeli makarna üretimi yapan iş kadını Serap Karakaş, şimdi makarnaları yaptığı ata tohumu buğdayı da üretmeye başladı.
Evinin bitişiğinde bulunan kiler de ilk sebzeli makarna üretimi yapmaya başlayan Karakaş, ürünlerinin ülke çapında hatta bazı ülkeler de talep görmesi üzerine üretimini arttırırken, üretim alanı ve eleman sayısını da arttırdı. Yaklaşık iki ay önce de Tarım ve Orman Bakanlığının "Toprağa can veren eller "alanında da Balıkesir’i temsil ederek Cumhurbaşkanlığının daveti ile Beştepe’ de ki ödül törenine katıldığını söyledi. Cumhurbaşkanlığında üreten kadın kimliği ile kabul görmenin kendisi için büyük bir onur vesilesi olduğunu söyleyen Karakaş, içerisinde binaların da olduğu bir arazi satın aldığını buraya bir un değirmeni kurarak, makarnalarının ununu burada üreteceğini belirtiyor. İş insanı Serap Karakaş, 2 yıldan bu yana ise Ata tohumu buğday ekimi üzerinde çalışmaları olduğunu bu yıl 100 dekar arazi de bu tür buğdaylardan ekim gerçekleştirdiklerini söyledi.
Serap Karakaş “Biz Manyas’ta aile çiftçiliği üretimi yapan ve bunu Dünya pazarlarına gönderen bir iş modelinin örneği olarak bu yola çıktık ve bunu başarıyla devam ettiriyoruz. Manyas’ın yerel ürünlerinden elde edilmiş hammaddeleri birbirleri ile yakışan tarzlarda eşleştirerek bunu Dünya pazarlarına sunmak, sunduğumuz bu üründe uluslararası kalite belgeleri, her türlü hijyen belgelerine sahip olduğu için, onurlu, gururlu bir şekilde Manyas’ın bir köyünden çıkan ürünü gastronomi dünyamıza hediye ediyoruz. Biz bunun mutluluğu, çok büyük dolayısıyla bu yola çok önemli ve anlamlı, biz makine taktiğiyle Dünya’da üretimi yapılan makarnalar da uygulanan teknikleri biz de uyguluyoruz. Müşterilerimizden harika geri dönüşler alıyoruz.”