Dr. Suat Günsel, Girne Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Hakan Evren, HIV/AIDS konusunda toplumsal duyarlılığın artırılmasını ve HIV (+) kişilere yapılan negatif ayrımcılığın önlenmesi gerektiğini ifade ederek, 1 Aralık AIDS Günü kapsamında hastalıkla ilgili açıklamalarda bulundu.
"Bugüne kadar 35 milyon kişi AIDS?den öldü"
Kazanılmış İmmün Yetmezlik Sendromunun (AIDS) 34 yıl önceki teşhisinden günümüze kadar dünyada 78 milyon kişinin İimmün yetmezlik virüsü (HIV) ile infekte olduğunu ve bu hastaların 35 milyondan fazlasının hayatını kaybettiğini söyleyen Dr. Hakan Evren, dünya genelinde HIV bulaşmış kişilerin sayısının her geçen gün artış gösterdiğini kaydederek, "HIV virüsü bağışıklık sisteminde yer alan hücrelere saldırır. Bu sebepten ortalama 8-10 yıl sonra enfekte olan kişinin savunma mekanizmasında ciddi zafiyetler ortaya çıkar. Bu aşamada fırsatçı olarak bilinen bazı bakteri, mantar, virüs ve parazitler kişiyi hasta eder ve AIDS adı verilen sendrom meydana gelir. Günümüzde hastalığın tedavisi konusunda belirgin bir ilerleme kaydedilmiş olmasına rağmen HIV virüsü taşıyan kişilere yaklaşımda bilgi eksikliğinden kaynaklanan negatif tutum devam etmektedir" dedi.
"Anne sütünden bulaşıyor"
HIV virüsünün bulaşma yollarının; kan ve kan ürünleri, sperm veya cinsel salgılar, plasenta ve anne sütü olduğunu söyleyen Eren, HIV?den korunmanın yollarını şöyle sıraladı:
"Bu virüsten kondom (prezervatif) kullanarak, cinsel partnerlerin sayısını sınırlayarak, damar yolu ile alınan uyuşturucu maddelerden toplumun uzak kalmasını sağlayarak ve HIV (+) hamilelerin tedavi, takip ve kontrolünü sağlayarak korunulur."
"Tokalaşmayla HIV virüsü bulaşmaz"
HIV?in bulaşmadığı durumları aktaran Eren, "Tokalaşmayla veya sarılmayla, HIV (+) bireylerin kullandıkları tabaklara, klozet kapaklarına veya kapı kolu gibi eşyalara dokunmayla HIV virüsü bulaşmaz. HIV, hava yoluyla, kene, sivrisinek ya da diğer böcek ısırıklarıyla da bulaşmamaktadır" dedi.
"Damar içi ilaç bağımlıları risk altında"
Risk altında olanları da anlatan Eren, "HIV (+) partneri olan kişiler, damar içi ilaç bağımlıları, korunmasız, şüpheli cinsel ilişkisi olan bireyler, HIV görülme sıklığının yüksek olduğu ülkede doğmuş ya da yaşamış olanlar, hastalığın çok görüldüğü ülkelere seyahat edenler ve cinsel saldırıya maruz kalanlar risk altındadır" diyerek sözlerini tamamladı.