Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, “Yeni Medya Dili Ve Aile Çalıştayı"nda yapımcılara ve medya profesyonellerine seslenerek, "Medya yoluyla meşrulaştırılan her türlü olumsuz temsil ve şiddet içeren tutum ve davranış, hem aile içinde hem de toplumda barışçıl insani ilişki ve iletişim biçimlerinin sürdürülmesini tehdit etmektedir. Yapımcıların ve medya profesyonellerinin sorumlu yayıncılık anlayışı gereği ’aile dostu’ yayınları önemsemelerini bekliyoruz" dedi.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, İstanbul’da düzenlenen “Yeni Medya Dili ve Aile Çalıştayı”na katıldı. Çalıştayda yeni medya teknolojileri ile birlikte farklılıklar göstermeye başlayan aile içi iletişimin üzerinde duruldu. Çalıştayda meslek örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve sektör temsilcileriyle bir araya gelen Bakan Yanık, bir konuşma yaptı. Bakan Yanık, gelişen teknolojiler ile birlikte kabuk değiştiren iletişim biçiminin olumlu ve olumsuz yönlerini masaya yatırmak amacıyla buluştuklarını belirtti.
Aile içi iletişimin sosyal ortamlara yansıdığını söyleyen Bakan Yanık, “İçinde yetiştiğimiz ailemiz bizi topluma kazandırır. Sosyal ortamlarda ailemizin bir üyesi olarak var oluruz ve nihayet bir aile kurar toplumun bir parçası olarak hayatımıza devam ederiz” dedi.
Konuşmasında özellikle çocukların sosyal medya kullanımı üzerinde duran Derya Yanık, ailenin çocukların gelişiminde okul kadar önemli bir kurum olduğunu söyleyerek, "İlerleyen yaşla beraber yazılı/görsel her tür medya ve internet etkileşimleri de bu sosyalleşmede önemli bir rol oynuyor. Medyanın sosyalleşme sürecine etkileri çeşitli şekillerde tezahür edebiliyor" dedi.

“Analog dünya artık geride kaldı”
Yeni medya teknolojilerinin insan hayatına getirdiği hız ve ulaşılabilirlik imkanlarının sağladığı avantajın yanında büyük riskleri de beraberinde getirdiğini söyleyen Derya Yanık, "Analog dünya artık geride kaldı. Şimdi bambaşka bir dünyayı tecrübe ediyoruz. Geleneksel yöntemlerle gerçekleştirilen birçok ilişki, kendini ifade şekli, hizmet ya da alışveriş artık sosyal medyada ve diğer dijital platformlar üzerinde gerçekleştiriliyor. Dolayısıyla medya da kabuk değiştirdi, farklılaştı ve birçok anlamda dönüştü. Dijitalleşme sürecinin aileye etkisinin başında aile içi dinamikler ve aile içi iletişim geliyor. Hem eşler arasındaki ilişki ve iletişim hem de ebeveynler ile çocuklar arasındaki ilişki ve iletişimde büyük farklılıklar söz konusu” dedi.

“Aile içi ilişkiler başka bir boyuta geçti”
Çocukların nezaket kurallarını, değer yargılarını ve empati yeteneğini aile içinde öğrendiğini söyleyen Bakan Yanık, aynı zamanda medya kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte ‘ailenin bir araya gelme sıklığının da azaldığını’ gördüklerini ve bu noktada medyanın önemli bir konumda olduğunu belirtti.

“Gençlerin zihinsel ve ahlaki gelişimine olumlu yönde katkı sağlayacak bir yayıncılık anlayışı bekliyoruz”
"Özellikle yaşı küçük bireylerin medyadan olumlu bir şekilde yararlanmasını sağlamak tüm kurum ve kuruluşlar olarak hepimizin görevidir’ diyen Bakan Yanık, "Medyadan aile bütünlüğünü ve ailenin sürekliliğini teşvik eden, çocukların, gençlerin zihinsel ve ahlaki gelişimine olumlu yönde katkı sağlayacak bir yayıncılık anlayışı bekliyoruz. ’Aile Dostu’ olarak ifade edebileceğimiz medya içeriklerinin üretilmesi, çoğaltılması ve aile dostu medya yaklaşımının benimsenmesi tüm kurum ve kuruluşlar olarak hepimizin görevidir. Şiddeti estetize eden, ahlak dışı ilişkileri normalleştiren yayınları mazur görmemiz mümkün değil. Medyada aile, evlilik, kadın, çocuk, özel gereksinimli gruplarla ilgili olumsuz temsiller, şiddet içeren medya dili, toplumun sürdürülebilirliği için elzem olan insani değerlere derinden zarar vermektedir. Medya yoluyla meşrulaştırılan her türlü olumsuz temsil ve şiddet içeren tutum ve davranış, hem aile içinde hem de toplumda barışçıl insani ilişki ve iletişim biçimlerinin sürdürülmesini tehdit etmektedir. Yapımcıların ve medya profesyonellerinin sorumlu yayıncılık anlayışı gereği ’aile dostu’ yayınları önemsemelerini bekliyoruz" dedi.
Bakan Yanık’ın konuşmasının ardından çalıştay basına kapalı olarak sürdü.