İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) haziran ayında UKOME toplantısında aldığı karar ile bugün itibariyle Adalar’da akülü araç kullanımına kısıtlama getirildi. Yasağın hayata geçmesine rağmen Büyükada’da akülü araç kullanımını denetlenmediği ve kullanımın eskisi gibi devam ettiği iddia edildi. Ada halkının ise getirilen akülü araç yasağına tepkisi sürüyor.
Hız sınırının aşılarak kazalara sebebiyet verilmesi ve araçların yayaların geçiş güzergahlarına park edilmesi gibi gerekçelerle UKOME haziran ayında akülü araçların Adalar’dan kaldırılması kararını aldı. 5 Ekim tarihinde Adalar ilçe sınırlarında motorsuz-elektrikli taşıt kullanımına getirilen kısıtlama hayata geçirildi. Adalar’da bu günden itibaren engelliler ve 66 yaş üstü akülü araç kullanabilecek. Engelliler için özel tahsis edilmiş, manuel ya da elektrikli araçlar bu yönerge kapsamı dışında tutulacak. Aynı zamanda bireysel elektrikli araç kullanmak için Adalar’da ikamet ediyor olmak gerekecek. İkincil adresi Adalar olanlar kabul edilmeyecek. Belgeler kişiye özel hazırlanırken bu araçlar yayalaştırılmış alanlara giremeyecek.
Hayata geçirilen yasağa rağmen Büyükada’da İBB ekiplerinin denetimler yapmadığı iddia edildi. Adalar’da işlerini akülü araçla sağlayan halkın ve esnafın ise getirilen akülü araç yasağına tepkisi sürüyor.
Akülü araçların kaldırılmasına isyan eden Ada esnafı Nuri Aktay, “Ben burada günü birlik çalışan insanım. Adalarda inşaat işi, bahçe, havuz bakımı yapıyorum. 4 tane çocuğum var. Eve eşyalarımı, çocuklarımı sabah okula bırakıp getirmek zorundayım. Yani bu ulaşım aracı benim kendi şahsi aracım ruhsatı da, faturası da, plakası da var. Gel gelelim belediyenin aracına, ne ruhsatı var. Ne de plakası var. Bizim arabalar kanuni adaletli şey ise bunlar niye el vermiyor. Trafik polisi diyor ki sen adalara taşıyabilirsin. Normal turist taşıyamazsın. Yasak ise genel yasak. Yasak değil ise zaten yasak değil. Bana diyor ki adaları taşı yasak ise niye Ada halkını taşıyayım. Adaları taşı diyor turistleri taşıma. Tabii yolda kalan engelli insanlar oluyor yardımcı olmak amacıyla götürüyoruz onları” dedi.
Celal Uzun, ”Beyaz eşya hizmeti vermekteyim. Daha önce at arabası ile bu hizmeti sağlıyorduk. Yaklaşık 5-6 hafta atları kaldırdılar. Şuan ben 4 araç ile bu hizmeti vermekteyim. Zaman zaman bunların arızalarıdır, şarjların yetmemesi gibi sorunlar oluyor. Tabii bunlar yeterli değil, şuan da kendi çapımızda bu yükü aldık. Bunları da emniyete tabii tutmak için dilekçemizi yazdık. Yazın dört tane yetmiyor. Kışın ise 2 tane ile ancak bu hizmeti sağlamaktayım. Normal bir tane motorlu ya da elektrikli tescilli bir araç verse bizim yükü, işimizi kaldırabilecek şekilde sunsa bize bence bu sorun çözülür” diye konuştu.
Cesim Alacak, “30 küsur senedir Ada’da oturuyorum. İnşaatçıyım. İşim gereği oraya buraya gitmek zorundayım. Korsancılık yapan arkadaşlar Adalıları taşıyor ama işlerine geldiği gibi. Erdem Gül oraya buraya su atmasın. Taşımacılık yapanlara çok güzel kanunlar var. Cezaları uygularsınız. İnsanlar bundan çekinir ama çocuğunuz var. Bu üst tabakaya hizmet ama alt tabakayı garibanları ezmektir. Kısacası CHP zihniyeti değişmez” ifadelerini kullandı.