Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin lideri Josef Stalin tarafından 76 yıl önce sürgüne gönderilen Ahıskalı Türkler hala sürgünün acısı ilk günkü gibi hissediyor. 76 yıldır unutulmayan acıların yaşandığı sürgünü hayatta olan tanıkları anlattı.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği lideri Stalin 76 yıl önce 14 Kasım 1944 günü Ahıska Türkleri için sürgün kararı vermişti. Toplanmaları için bile süre verilmeyen Ahıska Türkleri 3 saat içerisinde yanına alabildikleri ile tren vagonlarına bindirilerek sürgün edilirken, bu sürgün nedeniyle yaklaşık 17-20 bin arası Ahıska Türk’ü hayatını kaybetmişti. Türkiye’de yaşayan Ahıska Türkleri 76 yıl önce yaşanan bu insanlık dramını anmak için bir araya geldi.
"7 ile 20 bin arasında insanımızı kaybediyoruz bu soykırım değil de nedir?"
Yaşanan bu sürgünün bir soykırım olduğunu belirten Dünya Ahıska Türkleri Birliği (DATÜB) Genel Sekreteri Fuat Uçar, “Tam 76 yıl önce mazlum bir millet olan Ahıska Türkleri suçu ve günahı olmadan bir gece ansızın Stalin’in emriyle Orta Asya’ya sürgüne gönderiliyor. Tek suçu Müslüman ve Türk olmaktan başka hiçbir şey olmayan asırlardır aynı yerde yaşayan bir toplumu ansızın bir gece sürgüne göndermek insanlığın kabul edeceği bir olay değildir. Bu bir soykırımdır çünkü sadece bir aylık sürgün esnasında 17 ile 20 bin arasında insanımızı kaybediyoruz bu soykırım değil de nedir? Ahıska Türkleri her ne kadar değişik coğrafyalarda 9 ülkede yaşasalar da gönülleriyle her türlü bağlarıyla Türkiye’de olmanın ayrı bir gururunu yaşıyorlar. Çünkü Türkiye dendiği zaman onların arkasının güçlü olduğu bir devlet var demektir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bakanlıklar ve tüm halkıyla birlikte her zaman Ahıska Türklerine kucak açmış özellikle son dönemler de Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla Ahıska Türklerinin hem Türkiye’ye getirilmesi hem de vatandaşlık verilmesi ve Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün uzun dönem ikamet izinleriyle Türkiye’de sıkıntısız sorunsuz bir şekilde yaşaması için ne gerekiyorsa bütün bu çalışmalar yapılmaktadır. Ahıskalı Türklerin bir daha böyle bir acılar yaşamaması için ve gelecek neslin bu yaşananlardan ders çıkararak yetişmesi için çalışmalar yapıyoruz” dedi.
Yaşadığı zulmü anlatırken duygusal anlar yaşadı
Sürgün sırasında dört yaşında olan ve yaşananları duygusal anlar yaşayarak anlatan Malabek Merden, “Ben o zamanlarda 4 yaşındaydım. O zamanda ben hatırlıyorum. Benim annem komşuya götürdü ki onlara engel olmayayım. Çünkü 3 saat vermişlerdi. Bizleri biriktirdikleri yerlere götürdüler. Kış soğuk kar yağıyor. Ama bizlere sadece evden ayrılmamız için 3 saat vermişlerdi. Kar içinde çocuklar babalarımız kıyafetlerini üstündeki kıyafetleri örterdi. O soğukta vagon dolana kadar insanları bekletiyorlardı. Hayvan vagonlarıyla taşıdılar bizi vagonların tahtaları yoktu. Aç kaldık yemek yoktu bu şekilde günlerce yol gidip Özbekistan’a varabildik” diye konuştu.