CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “İktidar temsilcilerinin, yangınla mücadele sırasında belediyelerimizi dışlayan tutumunu asla kabul etmiyoruz. Belediye başkanlarımızı kriz toplantılarına çağırmamak, telefonlarına yanıt vermemek ve hatta vatandaşa yardım dağıtmalarını dahi çeşitli bahanelerle engellemeye çalışmak ülkemize ihanettir. Yangın yerinde partizanlık yapmak, koordinasyonsuzluk yaratmak Türkiye’ye ihanettir” dedi.
CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun’un yazılı açıklaması şöyle:
213 ARAÇ 669 PERSONEL
Cumhuriyet Halk Partili belediyeler, yangınla mücadele çalışmalarına tam bir seferberlik anlayışı ve dayanışma ruhuyla devam etmektedir. Bu kapsamda; Antalya ve Muğla illerimize, diğer illerdeki belediyelerimizden 213 araç (itfaiye, iş makinesi, arazöz, ambulans vb.) ve 669 personel desteği sağlanmıştır. Bunun yanında, acil ihtiyaçlar kapsamında; yangınla mücadele ekipmanları, temizlik malzemeleri, içme suyu, hayvan yemi/maması, seyyar tuvalet, beyaz eşya ve gıda desteklerine kadar pek çok kalemde yardımlar devam etmektedir.
UTANÇ VESİKASI
Belediye başkanlarımız ve personelimiz, gece gündüz, canla başla mücadele ederken, asli görevi ‘orman yangınlarının çıkmasını ve yayılmasını önlemek’ olan atanmış bir bakanın, sorumluluktan kaçmak için belediyelerimizi suçlamasını bir kez daha kınıyoruz. Ülkemiz adına bir utanç vesikası olan ve milletimizin tahammül seviyesini aşan bu bakanı, bir kez daha istifaya davet ediyoruz.
ÜLKEYE İHANETTİR
Ayrıca, iktidar temsilcilerinin, yangınla mücadele sırasında belediyelerimizi dışlayan tutumunu asla kabul etmiyoruz. Milletimiz bilmelidir: Belediye başkanlarımızı kriz toplantılarına çağırmamak, görüşlerini dikkate almamak, telefonlarına yanıt vermemek ve hatta vatandaşa yardım dağıtmalarını dahi çeşitli bahanelerle engellemeye çalışmak ülkemize ihanettir. Hem belediyelerimizi dışlayıp, hem de sıkışınca sorumluluğu belediyelerimize atmaya çalışmak ise ayıplanacak bir zihniyettir.
DERT ÇÖZÜM MÜ PARTİZANLIK MI?
Ayrıca, iktidar mensubu bazı siyasetçilerin, siyasi menfaatleri uğruna yangın söndürme faaliyetlerini yönlendirmeye çalıştıklarını duyuyoruz. Yangın meydana gelen bazı ilçelerdeki sorumluluğun da kendi partilerinin belediye başkanlarına verilerek, bu alanda da diğer belediye başkanlarının görmezden gelindiğini bilgisini alıyoruz. Yangın yerinde partizanlık yapmak, siyasi hırsları önceleyerek çözülebilecek sorunları çözümsüz bırakmak ve koordinasyonsuzluk yaratmak Türkiye’ye ihanettir. Bu sorunlu anlayışın devam etmesi halinde, asıl derdin çözüm üretmek değil, partizanlık yapmak olduğu bir kez daha anlaşılacaktır.
THK ÇAĞRIMIZA YANIT GELMEDİ
11 büyükşehir belediyemizin, bir Cumhuriyet kurumu olan Türk Hava Kurumu’nun elindeki yangın söndürme uçaklarının bakım ve işletme giderlerini karşılamaya hazır olduğu açıklanmıştır. Siyaset üstü bu çağrımıza iktidar sahiplerinden hala bir yanıt gelmediğini de milletimizin bilgisine sunuyoruz.