Dünyada binlerce kişinin ölümüne yol açan Covid-19’a karşı her alanda dezenfektan kullanımı arttı. Prof. Dr. Suat Turgut, sık kullanılan alkol bazlı dezenfektanlara karşı vatandaşları uyarırken, alternatif olarak vücuda herhangi bir zararı olmayan, su ve tuzun kullanımından elde edilen doğal dezenfektan “Hipokloröz Asid” önerdi.
Yeni Tip Korona virüsün yayılmasıyla birlikte artan dezenfektan kullanımı beraberinde yeni soru ve sorunları da getirdi. Birçok uzman tarafından, alkol bazlı dezenfektanların uzun süre kullanımı sonucu deride çeşitli reaksiyonlara yol açabileceği yönünde açıklamalar geldi. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi, Kulak Burun Boğaz ve Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Suat Turgut da alkol bazlı dezenfektanlara alternatif olarak tamamen doğal olarak su ve tuzun kullanımından elde edilen Hipokloröz asidini tavsiye ederek faydalarından bahsetti.
Hipokloröz asidin vücuda zararı bulunmuyor
Alkol bazlı dezenfektanlar ile Hipokloröz asit arasındaki farkları anlatan Prof. Dr. Suat Turgut, “Piyasada sıklıkla alkol bazlı olanlar kullanılıyor fakat bunların yan etkileri var. Bilindiği gibi alkol çok kuvvetli bir yağ çözücüdür. Bir de bakteri ve virüsleri tespit edip öldürmeden onların çoğalmasına engel olarak antiseptik sağlıyor ve bunun yanında alkolün kendisi alerjik reaksiyonlara da neden oluyor. Ayrıca deri üzerindeki yağ tabakasını da erittiği için uzun kullanımlarda deriyi inceltiyor, derinin koruyuculuk etkisini ortadan kaldırabiliyor, deri epitellerinin dökülmesine neden olabiliyor. Alkol bazlı dezenfektanları sık kullananlar ellerini mutlaka yumuşatıcıyla, kremlerle desteklemelidir. Aksi takdirde ellerde değişik reaksiyonlar görülebilir. Bunun yerine su bazlı dezenfektanlar kullanılabilir. Bunların en bilineni, vücudun savunma mekanizması lökositlerin yani beyaz hücrelerin ürettiği hipokloröz asittir. 70’li yıllarda keşfedilen bu asit, tuz ile suyun elektrolizi sonucu elde edilen doğal bir üründür. Hipokloröz asidin alkol bazlı dezenfektanlara göre avantajı, vücudun deri tabakasına veya herhangi bir yerine uygulandığında tahriş edici alerjik reaksiyonlara sebep olan etkilerinin bulunmamasıdır. Aynı zamanda bu dezenfektanlar “inhale” vaziyette de kullanılabiliyor. Yani bununla “inhale” edilerek ortam “pulvarize” edilebiliyor. Hipokoröz asit pulvarize edilip ortama yayılınca teneffüs yoluyla alınsa bile zarar vermiyor” dedi.
Gıdaların temizliğinde de kullanılabiliyor
Virüsün yayılmaya başlamasıyla birlikte, insanların meyve sebzeleri ve diğer gıdaları alkol bazlı dezenfektan ya da deterjanla temizlemeye başladıklarını ancak bunun vücut için son derece zararlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Suat Turgut, Hipokloröz asidin bu anlamdaki faydalarından da bahsetti. Turgut, “Sebze, meyve, mutfak ürünleri de hipokloröz asit bileşeniyle dezenfekte edilip temizlenebiliyor. Deterjanlar vücut için toksik etkilere sahiptir. Oral yolla alındıklarında oral yollu mukozaya yani ağız, burun, boğaz, yemek borusu ve mide bağırsak sistemindeki mukozaya toksik etkisi var hem de buralardan emildiği zaman karaciğer ve böbrekte de toksik etkileri oluyor. Ama hipokloröz asit vücudun kendi ürettiği, dokularda da olabilen doğal bir üründür. Dolayısıyla alkol bazlı ve deterjan türü dezenfektanlara göre daha doğal bir ürün ve toksik etkileri de hemen hemen yok diyebiliriz. Tuzlu suyun elektrolizi sonucu ortaya çıkan bir ürün, bunun ticari olarak piyasada da örnekleri var” ifadelerini kullandı.
