Meridyen Eğitim Kurumları

Cemil Özbalta


ÖMER'LERİ GÖRMEK...

Bütün parti genel başkanları Ömerler bulmak için çaba sarf eder...


Ak Parti Genel Başkanı da, il ve ilçe kongreleri öncesi “bana Ömer’leri bulun” dedi..
İnsanlar cevresine bakıyor, Ömer'leri nerede nasıl bulacağız..?.. 
Bilenler endişeli, bilmeyenlerde  Ömer’in vasıflarını bilmeden, kendini Ömer sanarak aday oluyorlar...
Sadece Ak Partide değiL, her partide Ömer'ler olmalı ülkemizin girdiği amansız mücadelede binlerce Ömer her yeri kuşatmalıdır...
Aslında, Ömer’lerin döneminin bittiği, Ömer’lerin yerini kendini Ömer yerine koyup bir mevki işgal etmek isteyenlerin, yarınlarda, kendi istikballerini garantı  almak için mücadele edenlerin ön planda olduğu günleri yaşıyoruz yazik ki.
Bu insanların küçük çıkarları için ortaya koydukları  çabaları, bazen  büyük kayıplara sebep olur. Her partide görülebilen bu durum,  öyle bir boyut kazanır ki, bazen bir belediyeyi bazen milletvekilliğini bazen de iktidarı kaybettirir. 
Kaybedende millet olur.
Bu büyük kayba rağmen her aday veya il ilçe yöneticileri kendilerine bir haklılık payı bularak kendilerini masum gösterirken, suçlu halk gösterilir ve suçlu oy vermeyenler olur..
Türkiye’de siyaset genelde partilerin genel başkanları tarafından yönlendirilir. Genel başkanlar, güvendiği kişilerle yol yürürken, genel merkez , il yönetimleri ve ilçe yönetimleri bir zincirin halkaları gibi ayrı ayrı önemlidir.
Sanırım bu zincirin en önemli halkasını ilçe ve mahalle yönetimleri oluşturur.
İlçeler genel merkeze ve il yönetimlerine benzemez, partinin yükünü çeken, olmazsa olmazlardır.
İlçe yönetimlerinin çalışmaları, inanırlıkları ve oy veren kitleye verdikleri güven partinin geleceğini belirler. 
Yukarıda belirttiğimiz gibi partiler genel başkanın çevresinde şekillenir ve genel seçimlerde halk lidere oy verir. 
Ancak  yerele sıra geldiğinde,  ilçe başkanları ve yöneticileri baş aktör olur.
İlçe yöneticilerinin kalitesi eğitimli veya mimar mühendis hukukçuların çoğunluk oluşturmasından geçmez, ilçenin kalitesi , cevresine hakim olan kişilerin çoğunluğundan geçer. Bunun temeli de mahalle teşkilatlarıdır ki, son yıllarda, bütün partilerce  ihmal edilmektedirler..
Değer verilmez ve saygı duyulmaz gereksiz topluluk olarak onlara bakılır.
Ama aslında aranan Ömer'ler bunlardır.
Partilerin ana omurgasını oluşturan, tabanda davası uğruna en çok cefayı çeken, her kapıda sevgi ile karşılanan veya hakarete uğrayan, partinin lokomotif bireyleridir.
Bunlar, ürünü tarladan toplayıp fabrikaya getiren çiftçi gibidir.
O mamul tarladan toplanmaz fabrikaya gelmezse ilçenin, ilin  bir hükmü kalmaz. Kolu kanadı kırılır.
Seçim günü sandıklara hakim olmak, süreci takip etmek, ilçelerine sonuçları sağlıklı ulaştırmak hep onların görevidir.
Mahalle  teşkilatları ki bunlar  bir ideoloji ve dava uğruna karşılık beklemeden emeğini, zamanını, parasını, işini feda ederler.
Makamları yoktur söz hakları yoktur, Genelde ceplerinde taşıdıkları bir parti kartı da yoktur.
İhtiyaçları olduğu zaman arayacakları veya etkili olacakları bir makamda bulamazlar.
Bu Ömer'lere sahip çıkılmalı. 
Hak ettikleri değer verilmeli.
Her partinin il ve ilçedeki  Ömer’leri..
Hey Ömer'ler....
Cephenin en önündekilerinin, yükleri ağır..
Sorumlulukları ağır..
Güvenlerini kaybettirmeyin..
Geriye şöyle dönüp bir bakın...
Hep kendini haklı görenlerin durumuna düşmeyin..
Ben hep doğru yaptım diyerek, sorumluluk almayıp da yanıltanlardan olmayın..
İstikametiniz doğruluk, adalet ve ahlak yolu olsun..
Siyasetin hammaddesi sevgidir, mamülü ise sevginin olduğu yerde birleşen insandır.
Herşeyin temeli sevgiyi kalbinizden eksik etmeyin...
Bütün bunları bir arada tutan sevgiyi kalbinizden eksik etmeyin..
Sevgi ile kalın..