Bana göre küfür etmek aptallıktır. Çünkü söylediğin şey, fiili olarak gerçekleşmiyor ki. Küfür yiyen öğrencilerimi ve cemaatimi böyle sakinleştiriyorum. Siz nasıl müslümansınız? Başlığına gelirsek; Emre Belözoğlu'nun Beşiktaş Ankaragücü kupa maçından sonraki basın toplantısını seyrettim. Beşiktaş seyircisinden bir bölüm dün akşam Emre'ye Beşiktaş asaletine yakışmayan aşağılık ifadelerde bulunmuş. Çok ayıp, kınıyorum. Dün akşam Emre Belezoğlu'nun annesine küfür etmişler, hem de koro halinde. Yazıklar olsun. Emre Belözoğlu Galatasaray'la şampiyon oldu, UEFA şampiyonu oldu, İtalya'da İnter ile şampiyon oldu, İngiltere'de oynadı, İspanya'da oynadı, Fenerbahçe ile Lig şampiyonu oldu, kupalar aldı. Milli Takım'ın formasını yüzün üzerinde maçta giydi, Milli Takım'la Dünya ve Avrupa üçüncüsü oldu. Onun kariyeri hepinizi boğar. Emre, en kariyerli futbolcumuz. Emrey'le ne alıp veremediğiniz var? Önüne gelen ona küfür ediyor. Bizde 'Kötü söz, sahibine aittir' diye bir atasözü var. Ama Emre ne dedi? 'Canları sağ olsun demeyeceğim'. Bu ne demek? Size iade ediyorum demektir. Hem de edebi bir sanatla iade etti küfürleri. Ve devam etti, 'gitsin annelerinin ellerini öpsünler, benim yerime de öpsünler' dedi. İnsan olan utanır, vicdanı olan utanır. Bu nedir ya? Emre futbol oynarken evet hırçındı, kazanmak için sahada elinden geleni gösteriyordu. O da bazen haddini aşıyordu ama sonradan özür dilerdi. Bu küfürleri edenlere yazıklar olsun. Bu işe engel olmayan Beşiktaş yönetimini de kınıyorum, antrenörü de kınıyorum. Elbette küfür etmeyenleri beri tutuyor ve bunu genelleştirmiyorum. Emre Belezoģlu sahipsiz değil ki. Bu nedir ya? Futbol Federasyonu da bu Beşiktaş'ın sahasını kapatmazsa onları da kınıyorum. Bunu Galatasaray seyircisi de yaparsa aynısını söylerim. Galatasaray seyircisinden küfür edenler olsun aynen onları da kınarım. Gerçi Trabzon'da da küfür ediliyor. Saraçoğlunda da başkasına küfür ediliyor. Başka stadyumlarda da küfür var. Hepsine yazıklar olsun. Bu nedir ya? Biz biz de kalkıp Beşiktaş'ta şöyle şöyle yaptı mı diyelim? Yakışır mı? Peygamberimiz buyuruyor ki, 'Bir Müslümanın hatasını gördüğünüzde onu örter ve etrafa yaymazsanız, bu davranışınıza karşılık olarak Allah da sizin ahirette günahlarınızdan birini örter, siz müslüman kardeşinizin hatasını örteceğiniz yerde bunu örtmez topluma yayarsanız, cehenneme gitmek için başka bir suç işlemenize gerek yok, sadece bu yanlışınız bile sizi Cehenneme götürmeye yeterlidir'. Dînî anlamda etkili ve yetkili konumda olanlar, bu alana bulaşmıyor. Halbuki girip konuşmaları gerekir. Onlar girmeyince ben girerim arkadaş. Küfür edenler için bir İlàhiyatçı olarak söylüyorum, siz nasıl müslümansınız? Sizin kıldığınız Cuma namazlarından, beş vakit namazdan, tuttuğunuz oruçlardan, haccınızdan, umrenizden hiçbir şey olmaz. Çünkü küfür ettiģiniz sürece yaptığınız o ibadetler sizi küfür başta olmak üzere kötülüklerden korumamış oluyor. Onları başıma vurun. Allah Kur'an-ı Kerim'de ya da Peygamberimiz Sünneti'nde birisine küfür edebilirsiniz diye ruhsat mı veriyor? Biliyorum hepiniz 'Müslüman olduğunuzu' iddia ediyorsunuz. Ne güzel. Ancak bu küfürleri dinin hangi kaynağında buluyorsunuz? Ayıptır ayıp. O küfürleri yapanlar, 'siz nasıl müslümansınız?' Beşiktaş asaletine yakışmaz. Beşiktaş'ın seyircisi gitsin Beşiktaş tarihini okusun, müzeyi gezsin. Beşiktaş'ın asıl rengi 'Kırmızı Beyaz'dır. İstanbul işgalinden dolayı 'Kırmızı' renk matem rengi olan 'Siyah'a dönüştürülmüştür. Beßiktaş 'Siyah Beyaz' renkleri böylece aldı. Beşiktaş'ı Osmanlı'da Saraya servis yapan insanlar kurdu. Yani tarihinin sarayla bağlantısı var. Beşiktaş'ı kuranlar ve saraya personeli taşıyanlar küfür ederler miydi? Süleyman Seba gibi bir efsane başkanın kemiklerini sızlattınız. Bu kulübün tarihinden Hakkı Yeten, Sanlı Sarıalioğlu, Vedat Okyar, Yusuf Tunaoğlu, Sabri Dino, Niko, Zekeriya, Tuğrul, Tezcan gibi benim de seyrettiğim çok beyefendi futbolcu ve yöneticiler geldi geçti. Onlar olsa bu küfürlere izin vermezlerdi. Fenerbahçe'nin de asıl rengi 'Sarı Beyaz'dır. İstanbul'un işgalinden dolayı 'Beyaz' renk 'Lacivert'e dönüştürülmüş ve Fenerbahçe'nin rengi 'Sarı Lacivert' olmuştur. Fenerbahçe futbol takımı bir küsür asır önce İstanbul işgal edilince, işgal kuvvetleri ile Taksim stadında yaptığı maçta, önce 1-0 mağlup duruma düşmüş. Ancak sonradan attığı iki golle maçı 2-1 kazanmış. Halk sevinçten Fenerbahçeli futbolcuları omuzlarına alarak İstiklal Caddesi boyunca tünele kadar getirmiş, tramvaya bindirerek oradan Karaköy'e getirmiş,sonra da vapurla Kadıköy'e uğrlamış. İstanbul sevinçten bir bayram havasına dönüşmüş. Fenerbahçe'nin müzesini gezdiğinizde bunu görürsünüz. Biz eski meşhur futbolcu Serkan Acar'ın müze müdürlüğü döneminde Sarıyer Spor Kulübü olarak merhum Başkan İbrahim Balcı ve merhum sekreter Suat Uysallar'la Fenerbahçe'nin Saraçoğlu Stadyumu'nda eski tabirle maratonun alt kısmındaki müzesini gezmiştik. Allah rahmet eylesin, müzeyi Serkan Acar bize gezdirmişti. O gün futbolcuların maça gittiği biletleri bile müzede görebiliyorsunuz. Galatasaray da, 'Avrupa takımlarını yenmek' misyonuyla Ali Sami Yen ve arkadaşları tarafından Galatasaray Lisesi'nde kuruldu. Galatasaray Lisesi'nin beş yüz yıllık tarihi var ve 'Saraya devlet adamı yetiştirmek' Galatasaray'ın bir başka misyonudur. Şunu demek istiyorum, bu güzîde kulüplerimizin büyük tarihleri var. Seyirciler ve taraftarlar olarak bizler tarihleri şeref ve şanla dolu kulüplerimize ve onların kurucularına layık olmalıyız. Küfúr çok ayıp ve yakışmadı. Dün akşam küfür eden Beşiktaş seyircisi Emre Belezoğlu ve annesinden özür dilesin. Günahlarından dolayı helàllik alsın. Çünkü Beşiktaş asaletinde erdemli olmak var. Yaptığınîz Beşiktaş asaletine yakışmadı. Yeneriz veya yeniliriz. Önemli olan centilmeliği elden bırakmamaktır. Peygamberimiz, 'Gerçek pehlivan güreşte galip gelen değildir, gerçek pehlivan sinirlendiğinde sinirlerine hakim olan kişidir'. Yani spor sağlığı tabiriyle, 'adrenali yükseldiğinde' ağzından çıkanı kulaklarının duyan ve sözlerine hakim olan kişidir. Mustafa Kemal de diyor ya, 'Ben sporcunun zeki çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim' diye. Öyleyse ne mi yapalım? Afrika Uluslar Kupası Şampiyonası'nda farklı ülkelerin seyircilerinin kadını erkeği, genci ve yaşlısı ile rengârenk yöresel giyisileri ve folklorik gösterileri iç içe, hiç bir taşkınlık yapmadan bir şov ve resital sunarak maç seyrederek eğlendikleri anları örnek alalım. Öyleyse birbirimize hakaret etmeyelim, kırmayalım birbirimizi. Hata ettiğimizde de özür dileyelim. Hakkına girdiğimiz kişiden hemen helallik alalım. Biz; Müslüman kişileriz, edemli olmayı elden bırakamayız..
