Meridyen Eğitim Kurumları

Cemil Özbalta


KEMAL ABİNİN TEHTİDİ!

Dün CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını dinlerken, 15 Temmuz öncesi Meral Akşener’in 15 Temmuzdan sonra Başbakan olacağını diyerekten mitinglerde haykırışını dinler gibiyim.


Anayasa kanunu ile belirlenmiş halkın oyları ile iktidar olmuş  bir Cumhurbaşkanı ve ailesini çete gibi gösterip, memurların onlara yasa dışı hizmetler ettiğini ve bundan vaz geçmesi gerektiğini söylemesi hiç uygun bir dil olmamıştır..

Biz dinleyenleride bu olaya şahit kılıyor..

     Hayatı secim kaybetmekle gecen, buna rağmen istifa müessesini hiç düşünmeyen siyasi  etikten yoksun birinin Anayasa kurallarını hiçe sayarak, bir cumhurbaşkanı ve ailesini yasa dışı işlere  bulaşmış bir çete gibi göstermek kimin aklına gelir?

      Türkiye Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanlığına aday olan bir kişinin hakarete ve iftiraya varan bu söylemleri söylemesi ne kadar etik ve doğrudur?

     Eğer varsa belgesi ortaya koymak, yoksa iftiraya varan bu söylemlerin ahlakı dayanağı nedir?

     CHP Genel Başkanı Sayın Kemal beyin bu söylemlerini hazırlayan üst akıl tıpkı, 15 Temmuz öncesi “algısı” gibidir.

     Bütün söylemlerine rağmen oy oranı, yüzde yirmi beşi geçmeyen, CHP’nin genel başkanı irili ufaklı küçük partilere güvenerek aslan gibi gürlemesi neye delalet eder?

     Ülkemizde tehdit dilini siyasilere kullandıran güç, bir intikam timinin saldırısından başka bir şey değildir.  Siyonist Yahudilerin emrinde olan bazı güçler  bu ülkede kullanamayacağı siyası ayak yok denecek kadar azdır.

     Cumhurbaşkanlığına aday olan ve göreve geldiğinde beni de yönetecek bir lider böyle nefret dili kullanmamalıdır. Daha seviyeli daha saygın ve daha üsluplu bir dil kullanmalıdır.

     Bu halk mafya dilinden,   PKK dilinden, zamanla orantısız güç kullanan polis ve askeriyenin dilinden çok çekti.

     Tamda demokratik haklarını eline  alıp polise, askere, ve kaba güce karşı koyup direnme hakkını elde etmişken bu tehdit ve saldırı dili bu günlerde bu halka uygun düşmemektedir.

     CHP’nin içinde çok başlık şiddetli bir şekilde devam etmektedir.

     Bir yandan İBB başkanı Ekrem İmamoğlu, diğer yandan Ankara belediye başkanı Mansur Yavaş, cumhurbaşkanlığı yarışı içindeler, düşünebiliyormuşsunuz, lideri olduğunuz parti altında belediyecilik yapan bu şahıslara sözünüz geçmiyor.

Biri Türkiye turunda secim çalışması yapıyor, diğeri Ankaradan feyk atıyor, genel başkanda Ankaradan cumhurbaşkanı ve memurlara tehdit dili kullanıyor..

     Bir yere not düşün Kemal bey sosyal demokratların adayı olamayacaktır.

Ancak sol ve sosyal demokratlar kendilerinden olmayan farklı bir kişi ve kişilere oy verdirilecektir..

     CHP’liler unutmasın ki, Mansur Yavaş  gelse ülkücülere, Ekrem İmamoğlu gelse kendilerinden olmayan benim de bilmediğim farklı bilinmeyen bir güce oy vereceklerdir.

     CHP li seçmene ve sosyal demokratlara sesleniyorum. Bugün Ankara ve İstanbul belediyelerine bir bakın, CHP’nin ne kadar sözü geçiyor, hangi işlerini yaptırabiliyorlar?

     Netice itibarı ile halkı yönetecek lider dış düşmanı şahin vatandaşına serçe olmalıdır.

     Halka hem abinizim deyip hemde tehdit dilini kullanmak genel başkanlara yakışmaz..