Her şeyden önce o Sarıyerin abisiydi..
Onu her gün günün belli bir saatinde başında değişmeyen şapkası, boynunda gravatı ile Sarıyerin merkezinde herkesle selamlaşarak varacağı yere doğru ilerlediğini görürsün..
Güzel bir haslet, yürürken insanın saygı ile selam vererek hatırı sorulması, herkese nasıp olmayan bir gönül muhabbeti..
İbrahim abimizi birileri çok konuşan çok bilen her işe karışan diye görür bilir..
Çok konuşan bildiğinden, işe karışan ise başarısızlığı hazmedemeyenlerin ileri atıldığı bir eylemdir..
Sarıyerde onun kadar araştırmacı, onun kadar objektif, onun kadar gerçekçi, yaklaşımda bulunan birileri daha yoktur..
Yeri kolay kolay doldurulabileceğine inanmıyorum, bir aşk işi bir sevda işi Sarıyeri bir yerlere getirmek için mücadele etmek..
Paranın makamın işe yaramadığı yerlerde abiliği ile sorunu çözebilendi..
Hataları yanlış kararları yokmu idi, elbette vardı..
Nihayetinde insanız..
Bugünden sonra arasanızda İBRAHİM BALCI yok artık, bakalım Sarıyerde size kim abilik yapacak..?..
Ama o İbrahim Balcı idi..
Ruhun şad olsun Allah merhameti ile muamele eylesin..