Ramazan ayının gelmesiyle birlikte hayırseverler fitre ve zekatlarıyla Ramazan kolileri alarak genelde Muhtarlar kanalıyla ihtiyaç sahibi vatandaşlara erişmeye çalışıyor.
Bu şüphesiz çok hayırlı ve sevabı olan bir hareket ancak Ramazan Kolilerinde bir standart olmaması nedeniyle kolilerin ulaştırıldığı ailelerde büyük sıkıntılar yaşanıyor.
Koli dağıtımlarında sadece STK ve Diyanet, Kaymakamlık, Belediye, Kızılay gibi kurumların dağıtımlarında bir sorun çıkmıyor çünkü toplu alım yaptıkları için belirledikleri bölgeye gittiklerinde herkese aynı koli dağıtılıyor durum böyle olunca herhangi bir sorun çıkmıyor.
Ancak Muhtarlıklarda durum farklı!
Bazı hayırseverler imkanları doğrultusunda Gıda kolileri hazırlatıyor, bu tamamen maddi imkanlarla alakalı birşey şöyleki, bazı hayırseverler gıda kolisi oluştururken ya en üst segment koliyi tercih ediyor ya da içeriğini kendilerine göre oluşturuyor. Bazı kolilerde miktarlar çifter ya da 2 kilo oluyor, Bazılarında, ekstra olarak zeytinyağı, kahve, çikolata, reçel, bal vs. türü ürünler tercih ediliyor.
Bazı hayırseverlerse maddi imkanları doğrultusunda standart gıda kolilerini tercih ediyor. Örnekleme yapmak gerekirse şu anda piyasada 59 lirayada gıda kolisi var 200 lirayada, bazı kolilerde 5 litre sıvı yağ, 1 litre Zeytinyağ, 1 kilo kaliteli çay, baldo pirinç, vs. çıkarken, daha ucuz ve standart kolilerde ise genelde, makarna, bulgur, pirinç, hazır çorba, yarım kilo çay, bir litre yağ, bir kutu salça, çıkıyor.
Muhtarlar mahallelerindeki ihtiyaç sahiplerini bildiklerinden belirledikleri önceliklere göre bu tip üst segment ürünleri daha çok ihtiyacı olan geniş ailelere veriyor ve burada sıkıntılar başlıyor. Şimdi gelelim ne gibi sıkıntıların olduğuna Gıda kolilerini Muhtarlıklarla paylaşmak isteyen hayırseverler daha önce belirttiğimiz gibi imkanları ölçüsünde tercihler kullanarak koli temin ediyor, dolayısıyla Muhtarlar bu kolileri geliş sırasına göre vatandaşlara iletiyor. Aynı sokaktaki iki komşunun birisine üst segment, diğerine standart bir koli verildiği zaman, hemen içeriği karşılaştırıyolar ve film burada kopuyor, Muhtarlardan tabiri caizse hesap soruyorlar!
Suçlamalar çok basit ve sıradan!
Sen adam ayırıyorsun!
Tanıdıklarına iyilerini veriyorsun!
Adamına göre muamele yapıyorsun!
Falancaya 2 koli vermişsin!
Komşumun kolisinden daha fazla malzeme çıktı!
Seçim zamanı görüşürüz Muhtar!
Bunları daha uzatmak mümkün ancak bu yazıyı yazmaktaki maksadım ne hayırseverleri, ne yardım alanları, ne de aracı olanları rencide etmek!
Bu yazıyı yazıyorum çünkü çözüm o kadar basitki!
Maksat hayır yapmaksa zaten yılın on bir ayında bulgur, makarna vs. yiyen geçinme zorluğu çeken insanları bu mübarek ayda yine bulgura, makarnaya mahkum etmek neden?
Zincir ve büyük marketlerde gıda kartı diye bir uygulama var! Hediye kartı olarakda adlandırılıyor 100-150-200 lira tutarındaki bu kartlar ile tekel ürünleri hariç her türlü gıda ve temizlik malzemesi alışverişi yapılabiliyor.
İnsanlara gıda kolisi yerine bu kartların verilmesi daha iyi olmazmı?
Bırakın insanlar hiç değilse bu mübarek ayda canları ne istiyorsa onu alsınlar, dileyen et alsın, tavuk alsın, tatlı alsın. Büyük Marketlerde sadece gıda değil giyim kıyafetleride satılıyor dileyen çocuğuna bayramlık hediye alsın. Temizlik malzemesine ihtiyacı varsa bu ihtiyacını alsın!
İnsanların mahremiyetine saygı duymak gerekir, kimse kimin evinde yağlımı yavanmı yediğini bilmez! İnsanlar kucaklarında yardım kolileriyle sokaklarına, evlerine girmek zorunda kalmasın! Kapı önlerine koliler bırakılıp komşularını karşısında zor durumda bırakılmasın!
Hayırseverler gıda kolisi yerine gıda kartları alıp Muhtarlara verirlerse Muhtarlarımız bu kartları ya ofislerinde ya da gece evlerine giderek insanlara bir kaç saatte dağıtabilir. Kimse, kimin yardım aldığını bilmez, yardım alanlar arasında hiç bir şekilde adaletsizlik yapılmış olmaz! En önemlisi bu kartlarla diledikleri ürünleri alabilirler.
Dileğim bana göre bu saçma uygulamanın bir an önce sona erdirilmesi!