Sarıyer Spor Kulübü ve Salih Bayraktar...
Neredeyse çeyrek yüzyıl sonra Sarıyerspor birinci lige çıkma başarısı gösterdi.
Yıllar boyu onca başkan geçmiş, emek vermiş, para harcamış, birkaç kere kulüp kayyuma gitme noktasına gelmiş hep birileri geçici olarak sahiplenmiş ve kulüp kayyumdan kurtarılmıştır.
Burada en ciddi başkanlık Saffet Akkoyun tarafından yapılmış kendi cebinden milyonlar harcamış ancak başarı sağlanamamıştır.
Başarı sağlanamamasının iki nedeni olabilir:
Birincisi yönetimde doğru kişileri göreve getirip sanmış yanlış tercihlerle kulübü zarara uğratılmıştır
İkincisi de başkanın “ben biliyorum” egosu neticesinde başarısız olması.
Ama ben biliyorum ki Saffet Akkoyun iyi ve fedakar bir başkandı; ancak yetersiz ve kendini yanıltan yönetici kadrosu yüzünden başarıya ulaşamamıştır.
Yoksa Saffet Akkoyun’un bu emeği ile takım süper lige çıkmadı işten bile değildi.
Saffet başkandan sonra gelen başkanların hayalleri her ne kadar Sarıyer sevdası olsa da iş paraya, güce ve disipline bağlıydı.
Her yönetimde parayı ve gücü bulabilirsin ancak disiplin yoksa başarı sağlama imkanın olmaz. Mutlaka başarıya odaklandığın bir anda bir gedik veren bir yöneticin çıkar ve yanlış bir adımla bir yılını heba eder.
Bütün bu başkanlardan sonra sahipsiz kalan Sarıyer SK can suyu olan Salih Bayraktar'ın en büyük başarısı disiplin ve kuralcı olmasından kaynaklanmıştı.
Takip ettiğim kadarı ile transferlere ve idareye kimseyi karıştırmamış, para ise onun için bulunabilecek bir meta idi.
Her menajere güvenmemiş, doğru adımlarla Sarıyer'i ilk sezonunda birinci lige taşımış.
İşin doğrusu, birinci lige çıktığında her ne kadar başkan olmayacağım dese de yine başkan olarak kalacağına tahmin ediyordum. Ancak dediğini yapmış ve başkan olmamış bir iş adamını başkan olarak seçilmiş bir hafta geçmeden de istifa ederek kulüp tekrar başkansız kalmış.
Spor kulüplerini yönetmek zordur, seyircisi amigosu, çok bilmiş spor adamları, ukala kesimi ile farklı bir camiadır futbol dünyası.
Herkes paranın derdindedir, sahipsiz kalır yalvarırlar; sahiplen başkan olursun bu sefer soyguncu cephesi yontmaya başlar. Başarılı olursun altın oyulur, başarısız olursun kendini bilmezler devreye girip hakaret ve galiz küfürle karşılaşırsın.
Oysa spor bir kültürdür, Avrupa'da eğlence amaçlıdır, takım düşse bile statlar dolup taşar. Maç biter herkes dağılır bir sonraki maç beklenir. Türkiye'de öyle değil mutlak başarı beklenir menfaatçi çevreler devreye girer başarılının başarısı çekilmez başarısızın boşuna gelmeyen kalmaz
Bu durumda Sarıyer gibi kulüplerin yönetimleri de işi bilmeyenlerin elinde sıkıntılı anlar yaşar.
Birinci ligden düştükten sonra ilk defa disiplin, aklın ve zekanın birleştiği bir başkan tarafından yönetilen Sarıyer birinci lige çıkma başarısını yakaladı.
Bu başarı yönetim ve seyircinin birlikteliği ile elde edilmiştir.
Bu saatten sonra anlaşılmıştır ki, Sarıyer başkanını bulmuş her ne kadar istemezse de Sarıyer Spor Kulübü Süper Lig'e çıkmak için Salih Bayraktar'a ihtiyacı vardır.
Spor kulüpleri eğer imkanı varsa bazı yönetimlerin ekmek kapısı olurken Sarıyer gibi kulüplerin de yöneticilerinin ceplerini yakmaktadır.
Taraftarların Salih başkan gibilere minnet duygusu ile teşekkür etmeliler.
Salih Bayraktar'ın kulübe ve reklama ihtiyacı yok ama kulüplerin Salihlere ihtiyacı vardır.
Bilinmelidir ki taşıma su ile değirmen dönmez...
Değirmen taşını çevirmek için ark olacaksın veya o arkın suyu olacaksın.
Bu değirmenin Salih Bayraktar’sız dönmeyeceğini sizlere garanti ederim.
Eğer taşıma su ile bir başkan gelecekse bilin ki seneye küme düşmüş bir Sarıyer’le karşılaşacağız.
Salih başkanın kulüple ilgili misyonu henüz bitmemiştir.
Yolu uzun menzili zor, her türlü çirkef ve çirkinliklerle boğuşacak ama yine de bu değirmenin arkı ve suyu olmaya devam etmelidir.
Yönetimde kimler olmalı sorusuna gelince herkes kendine yakışanlarla yürür.
Ya sana değer katanlarla yürürsün ya da değer katacağına inandığın ve ileride yetiştirdiğin kişilerin bulunduğun ortama değer katacak kişilerle yürür liderler.
Üçüncüsünü düşünmek bile istemiyorum ki o liderleri Karadeniz gibi, rip akıntısı gibi dibe çekerek zarar görmesine sebep olur.
Salih Bayraktar'ın başladığı serüveni bitirmesi için yarınki kongrede başkanlığa aday olması ve bu geçiş döneminin sağlıklı şekilde atlatılması sağlamalıdır.
Şu anda bu köyün çocuklarından Salih'den başka kimsenin kalmadığının bilinmesini isterim.
Alternatif üretmenin gereği yoktur, başkan da belli adayı da belli bunun dışındakilerin hayal kırıklığı ve hayal mahsulü olduğunu bildirmek isterim.



