Madde bağımlılığının önüne geçilmesi için dünyanın birçok yerinde farklı önlemler alınmaktadır. Çünkü bağımlılık sadece yetişkinler için değil, çocuk ve ergenler için de büyük bir tehlike oluşturmaktadır. Ergenlikte rastlanılan madde bağımlığığı ailelerin hayatını da çok fazla zorlaştırmaktadır.
Çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olan ergenlikte ergenler, kendilerini kabul ettirme ve toplumda bir yer edinme çabası içindedirler. Aileden bağımsız bir kimlik oluşturmaya çalışırken onları yetişkin statüsüne getirecek davranışları sergilemeye eğilimli olurlar. Yetişkinler tarafından kabul edilme isteği, yetişkinlere özgü davranışları sergilemelerine neden olur. Bu noktada ergenin yetişkinliği nasıl algıladığı önemli bir konudur. Eğer ergen, yetişkinliği sigara içmek, alkol tüketmekle bağdaştırıyorsa sigara ve alkol tüketmesi yüksek ihtimaldir. Peki, ergenlikte madde kullanımı ve bağımlılığa sebep olan başka etkenler nedir?
ERGENLER NEDEN ZARARLI MADDE KULLANIMINA YÖNELİR?
Ergenleri madde kullandırmaya yönelten aslında tek bir sebep yoktur. Psikolojik, sosyal, genetik, aile ilişkileri gibi pek çok farklı konu madde kullanmaya sebep olan etkenlerin başında gelir. Madde kullanımı ve bağımlılığı bir anda ortaya çıkmaz süreç içinde oluşan bir durumdur.
Anne ve babayla olan ilişkiler, ergenlikte madde kullanımına sürükleyen en önemli faktörlerin başında gelir. Ebeveynler ve çocuk arasında karşılıklı bağlanmanın sağlanmamış olması, kurulan iletişim, ebeveynlerin yetersiz ilgisi, çocuğun desteklenmemiş olması, yetersiz ya da aşırı uçlarda uygulanan disiplin, aynı şekilde eksik ya da abartılmış kontrol ergenlikte madde kullanımının belirleyicileri arasındadır. Ayrıca düşmanca, yargılayıcı, eleştirel bir ebeveyn tutumu da ergenlikte madde kullanımına ve bağımlılığa iten faktörler arasındadır. Anne ve babayla kurulan bağ ve ilişki ergenlikte kişiyi madde kullanımına yönlendirebileceği gibi doğru ve tutarlı bir ebeveyn profili ergen için koruyucu bir özellik de gösterebilir. Bu nedenle ergenin alkol ve uyuşturucu maddeyle ilişkisi, anne babayla kuracağı ilişkiyle de bir bakıma bağlıdır.
Yapılan araştırmalar, ailede madde kullanımı ve bağımlılık öyküsünün varlığı, ergenin gelecekte bağımlılığa olan yatkınlığında belirleyici olduğunu ortaya koymuştur. Burada hem kalıtsal hem de model alma etkilerinin rolü büyüktür. Büyürken ergenin çevresinde madde kullanan bir ebeveynin ya da yetişkinin olması, ergenin bu açıdan model alacağı birinin olması anlamına gelir. Sorunlarını çözmekte zorluk yaşayan, bu aşamada alkol veya uyuşturucuya yönelen davranış modelinin varlığı, çocuk için madde kullanımına yönlendiricidir. Çünkü çocuklar öncelikle ebeveynin davranışlarını örnek alırlar.
Ergenlikte psikolojik gelişim süreci ve madde kullanımı arasında da doğrudan ilişki vardır. Ergenliğin getirdiği sorunlar, duygu değişimleri, duygu kontrolünde zorluk, stresle başa çıkabilme en önemli konular arasındadır. Sorunlarla başa çıkmak, stres ve kaygıyı yönetmek konusunda zorluk yaşanması alkol ya da uyuşturucu maddelerden destek alma ihtiyacına götürebilir. Sosyal becerilerin yetersizliği, utangaçlık, kendini ifade de zorluk da madde kullanımına yönlendiren sebepler arasında gösterilebilir.
Ergenleri uyuşturucu madde kullanımına yönlendiren sebeplerden biri de arkadaş çevresidir. Ergenlikte en önemli sosyal ihtiyaçlardan biri olan bir gruba ait olma, kabul görme isteği, içinde bulundukları gruba uyum sağlamaya çalışmalarına neden olur. Uyum sağlamak istedikleri için de “hayır” demek de zorlanırlar. Ergenin bulunduğu grupta alkol ve madde kullanımının onaylanması, desteklenmesi ergeni de madde ve alkol kullanmaya yönlendirir.
Özetle, ergen ve ebeveyn arasında kurulan çatışmalı ilişki, anlayış eksikliği, aile içi şiddet, madde kullanımıyla ilgili sınırların belirsiz olması; ergenin hayır diyememesi, sosyal becerilerin düşük olması, arkadaş çevresinin maddeyle olan ilişkisi ve merakı, ergenlerin madde kullanımında belirleyicidir.
ERGENLİKTE ZARARLI MADDE KULLANIMI VE BAĞIMLILIK NASIL ANLAŞILIR?
Ergenlikle madde kullanımının ve bağımlılığın anlaşılmasını sağlayan bazı fiziksel, duygusal ve davranışsal belirtiler görülür. Bunlar;
-hızlı kilo kaybı
-iştahsızlık
-içe kapanıklık
-gözlerde kızarıklık
-göz altı morluğu
-uyku problemi yaşama
-bulantı ve kusma
-kıyafetlere sinen değişik kokular
- dış görünüşe ilginin azalması
-bulunduğu, gittiği yerlerle ilgili yalan söyleme
-ani, sık sık ruhsal değişimler
-genel ilgi kaybı
-Okulda ve evde disiplin problemleri
-Aile içi iletişimin bozulması
ERGENLİKTE MADDE BAĞIMLILIĞI ÖNLENEBİLİR Mİ ? AİLELERE TAVSİYELER
-Ergenlikte madde kullanımı ve bağımlılığı, daha çocukluktan hatta bebeklikten kurulan ilişkiyle, öğretilenlerle önemli ölçüde önlenebilecek bir durumdur. Hem çocukluk hem de ergenlik döneminde dikkat edilmesi gerekenler:
-Çocuğu sevgi ve güven ile çerçevelenmiş bir aile ortamında büyütmek
-Fikirlerine saygı duymak ve yargılamamak
-Çocuğa anlaşıldığını hissettirmek
-Kurallar, ilişkiler ve disiplin konusunda tutarlı ve sürekli olmak
-İstemediği ya da doğru olmadığını düşündüğü konularda “hayır” diyebileceğini öğretmek
-Kendi sınırlarını koyma konusunda desteklemek
-Duygu ve düşüncelerini paylaşmak için ideal ortam sunulması
-Hobi edinmeleri konusunda destek olmak
-Sorunlarla nasıl baş edebileceğini öğretmek
- Koyulan kural ve sınırlamalara ebeveynin uyarak çocuğa model olması