Tarih: 18.05.2022 14:55
Karabağ’da yıkılan kültürel miraslar resmedildi
Azerbaycanlı sanatçı Nigâr Helmi Abbasbayli, Karabağ’ın 30 yıllık Ermenistan işgali esnasında zarar gören kültürel mirasları resmetti.
Azerbaycanlı sanatçı ve iş kadını Nigâr Helmi Abbasbayli, Karabağ’ın 30 yıllık Ermenistan işgali esnasında ortadan kaybolan veya zarar gören kültürel mirasları resmetti. Türkiye Gazetesi’nden Murat Öztekin’in haberine göre; sanatçının, bölgenin işgalden kurtulduğu Karabağ Savaş’ına atfettiği eserleri ise Atatürk Kültür Merkezindeki “Karabağ’ın Mirası” adlı sergiye taşındı. AKM Galeri’de sergilenen eserler arasında “Govhar Ağa Camii”, “Bülbül Evi Harabeleri”, “Panakh Ali Han Sarayı Harabeleri” dikkat çekerken, Nigâr Helmi Abbasbayli’nin Azerbaycan kültürünü yansıtan özel tasarım takıları da sergide yer alıyor.
"Azerbaycan’ın medeniyet mirasları barbarca talan edildi"
Nigâr Helmi Abbasbayli, "Karabağ elimizden gittiğinde ben 16 yaşındaydım. Hocalı soykırımı yaşandığında televizyon başında ailecek ağladığımızı hatırlıyorum. Karabağ’ın işgal altında olduğu otuz sene boyunca ise Azerbaycan’ın medeniyet mirasları barbarca talan edildi. 22 müze, 927 kütüphane, 65 cami, 58 arkeolojik alan ve 100 bine yakın tarihi eser harap oldu. Bir milletin tarihini silme çabasıydı bunlar. Bundan çok etkilendim ve protesto etmek için resimler çizdim" dedi.
"Ekim ayında New York’taki Türk Evinde ve New York Art Expo’da Karabağ eserlerim görülecek"
Resimlerinde Karabağ’da yaşananları dünyaya haykırmak istediğini dile getiren Nigâr Helmi Abbasbayli, "Mimari eserlerimizi, kültür insanlarımızın evlerini, camilerimizin kalan hallerini resmettim. Sonra da, bir milletin mirasının nasıl yok edilmeye çalıştığını dünyaya göstermek istedim. Şimdi kendime hedef koydum. Dünyanın neresine ulaşabilirsem orada bu eserlerimi sergileyeceğim. Ekim ayında New York’taki Türk Evinde ve New York Art Expo’da Karabağ eserlerim görülecek" ifadelerini kullandı.
Nigâr Helmi Abbasbayli, sözlerine şöyle devam etti: "Bizde Karabağ bölgesi ve Şuşa’ya “Azerbaycan’ın İncisi” derler. Çünkü Şuşa, her zaman Azerbaycan’ın kültür ve medeniyet merkezi olmuştur. Bölge şimdiden eski günlerine kavuşmaya başladı. Millet olarak orayı yeniden inşa edeceğiz. Ben de inşallah oranın güzelliklerini başka eserlerimde resmedip, sergileyeceğim".
Nesiller boyu Türkiye ile çok yakın olduklarını aktaran Nigâr Helmi Abbasbayli, "Sadece araya Ruslar ve farklı milletler girdi. Bizim Türkiye ile manevi bağımız sarsılamaz. Biz zaten aynıyız, Türk’üz. İki devlet tek milletiz. Bu birliktelik sanata da yansıdı, şimdilerde ortak sergiler yapıyoruz. Benim koleksiyonum da bir bütün olarak ilk defa İstanbul’da sergileniyor" diye konuştu.
"Türkiye sevgim çocukluğuma dayanır"
Türkiye’nin Azerbaycan’dan sonra ikinci vatanı olduğunu vurgulayan Nigâr Helmi Abbasbayli, "Yıllardır her sene gelip gidiyorum. Herkes bana Türkiye Türkçesini çok güzel konuştuğumu söylüyor. Türkiye sevgim çocukluğuma dayanır. Dedemin kütüphanesi çok zengindi. Küçükken Nazım Hikmet gibi yazarların eserlerini Türkiye Türkçesinden okudum. İstanbul aşığıyım, onsuz yaşayamıyorum" dedi.
Osmanlı kültürünü araştırmayı çok sevdiğini ancak Türkiye’de insanların daha çok çağdaş sanata yöneldiğinin altını çizen Nigâr Helmi Abbasbayli, sözlerini şöyle tamamladı: "Nedense insanlar klasik ekolü, çok korumadılar. Buna teessüf ediyorum. Çünkü sizin eski tablolarınıza baktığımızda ustalıklı işler görüyorum".
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
...