Tarih: 13.01.2021 10:13

Gazeteci Nedim Şener sona yaklaşılan Dink suikastı davası hakkında İHA’ya konuştu

Facebook Twitter Linked-in

Gazeteci Nedim Şener, Hrant Dink suikastıyla ilgili kamu görevlilerinin yargılandığı ve sona yaklaşılan dava hakkında İHA’ya konuştu. Şener son duruşmalarda verilen tutuklama kararları hakkında dava karara bağlanmadan sanıkların firar etmemesi için bir tedbir olabileceği değerlendirmesinde bulundu.
Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen dava mütalaaya karşı son sanık savunmalarıyla devam ediyor.
Aralarında Fetullah Gülen’in de bulunduğu 76 sanıklı davada, mahkeme heyetinin savunmaların ardından kararını açıklaması bekleniyor.

“Dava karara doğru gittiği için tutuklama şeklinde bir tedbir kararı alındığı görülüyor”
Sona yaklaşılan dava hakkında İhlas Haber Ajansı’na konuşan gazeteci - yazar Nedim Şener, duruşmalarda verilen tutuklama kararlarını değerlendirdi.
Şener “Artık duruşmaların sonuna geliyoruz. Karara doğru gidiyoruz. Muhtemelen 2021 yılı Şubat ayında karar açıklanacak. Karara doğru giderken duruşma savcısının talep ettiği hükmen tutuklama kararları fiiliyata geçiriliyor. Yargılama açısından bunun anlamı, savcılık tarafından istenen cezaların aşağı yukarı kabul göreceği şeklinde. Dava karara doğru gittiği için tutuklama şeklinde bir tedbir kararı alındığı görülüyor. Bunun benim çıkarım yaptığım bir nedeni var. Selam Tevhid kumpas davası vardı. Bu davada yargılanan birçok tutuksuz sanık, karara doğru firar etmişti. Tutuksuz yargılama diye FETÖ’cüler her yerde bağırıp duruyorlar. Tutuksuz yargılanma hakkının nasıl suiistimal edildiğini FETÖ’cüler bir kez daha gösteriyor” diye konuştu.

“Cinayetin işlenme sürecinde aktif görev almış herkesin tutuklanacağını düşünüyorum”
Hrant Dink’in evinin etrafında bir kısım jandarma görevlilerinin cinayetin işlendiği dönemde keşif yaptığı konusuna da değinen Şener “Dink’in her anlamda gözlendiğinin, hedefte tutulduğunun bir göstergesidir. Hrant Dink öldürülmeden önce de bu böyleydi. Onu kollaması koruması gereken devlet içindeki yapı bu süreci kendi lehine kullandı. Aynı şeyi Yazıcıoğlu suikastında da görüyoruz. Bunlar FETÖ’cüler tarafından takip edilen, işlenmesine yol verilen suikastlardı ve Ergenekon için kullanılan bir araç haline geldi. Gözaltına alınanlar dönemin Jandarma ayağı. Trabzon Jandarma, İstanbul Jandarma, emniyet olarak ise Ankara Emniyet ve Trabzon Emniyet. Ben cinayetin planlandığı ve işlenme sürecinde aktif görev almış olan almış herkes hakkında tutuklama süreci yaşayacağımızı düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“Yasin Hayal ne pahasına olursa olsun Dink’i öldürecek, silah temin etti raporu saklandı”
Cinayetin işlendiği dönemde İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gönderilen rapordan da bahseden Şener “Trabzon’dan İstanbul’a gelen bir yazı var. Burada ‘Hrant Dink’e yönelik ses getirici bir eylem’ yapılacağından bahsediliyor. Bütün bu yazı üzerinden ‘İstanbul neden önlem almadı? Korumalıydı’ şeklinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne suçlama vardı. Ses getirici eylem ne demektir tartışması içine girdi insanlar. Trabzon İstihbarat Şubesi tarafından hazırlanmış bir başka yazı var. Bu yazıda ise ‘Yasin Hayal ne pahasına olursa olsun Hrant Dink’i öldürecek, silah temin etti’ diye açıkça yazıyor. Bu yazı Ankara İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube’sine gitmiş. Burada kim var? Bugün o davada yargılanan Ali Fuat Yılmazer C Şube’nin başında. Yazıyı gönderen kişi ise o dönem Trabzon Emniyet Müdürü Ramazan Akyürek. Bu yazı geldiğinde asli görevli Ankara İstihbarat C Şube. Ama o bu raporu saklıyor” ifadelerini kullandı.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
... ...