Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak ve Doğan Hatun, Kayapınar Belediyesi Eş Başkanı Cengiz Dündar’ın tutuklanmasına ilişkin yapılan basın açıklamasına katıldı. Kayyım uygulamasından vazgeçilmesi gerektiğini belirten Eş Başkan Bucak, “Halkın iradesine saygı duymak zorundasınız” dedi. 

Kayapınar Belediyesi Eş Başkanı Cengiz Dündar’ın tutuklanmasına ilişkin belediye binası önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasına, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Serra Bucak ve Doğan Hatun, Kayapınar Belediyesi Eş Başkanı Berivan Gülşen Sincar, meclis üyeleri, siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. 

Kayapınar Belediyesi Eş Başkanı Sincar, Hakkari, Mardin, Batman, Halfeti, Esenyurt, Dersim, Ovacık ve Bahçesaray belediyelerine kayyım atandığını hatırlatarak, “Halkımızın seçmiş olduğu iradenin tasfiye edilmesine dönük yaklaşımları bir kez daha burada kınamak istiyoruz” diye konuştu. 

Eş Başkan Bucak: Bu irade halkın iradesidir

Basın açıklamasında konuşan Eş Başkan Bucak, katılımcıları selamlayarak, Kayapınar Belediyesi’nin seçilmiş eş başkanları ve meclis üyeleri ile bir arada olduklarını belirtti. Seçilmiş Eş Başkan Cengiz Dündar’ın aralarında olmadığını ama Kayapınar Belediye Eş Başkanı olduğunu ve halkın iradesi ile seçildiğini hatırlatan Bucak, “Biz bunu söylemekten vazgeçmeyeceğiz. Çünkü bu irade halkın iradesidir ve buna saygı duymak zorundasınız. Bizler 8 yıllık kayyım tahribatı derken 8 ay seçilmiş belediye yönetiminden de bahsediyoruz ve bu kıyası kıymetli Diyarbakır halkına bırakıyoruz. Onlar bu 8 ayın nasıl onurlu bir mücadele olduğunu ortaya koymaktadır. Kayyım sisteminden medet umanların buradan bir ders çıkarması gerekir” dedi. 

‘Kayyım uygulamasından vazgeçilmeli’

Bir belediyenin binasına siyah pankart asılarak “seçimle geldik, kayyımla gitmeyiz” demenin, ülkenin demokrasisi açısından üzücü ve kaygı verici olduğunu kaydeden Bucak, konuşmasına şöyle devam etti: “Belediyelerimizin hizmet binasına bu siyah pankartları bize astırtmak zorunda bırakan, bize seçilmişliğin halk iradesinin ne olduğunu siyah pankartlarla göstermek zorunda bırakan anlayış derhal bu uygulamalardan vazgeçmelidir. Bizler bu kentlerde hemen her gün bu anti demokratik sürecin ne olduğunu ve totalde iktidara da bir şey kazandırmayacağını siyasetçilerimiz, belediye eş başkanlarımız olarak anlatıyoruz. Gazeteciler bu kentin sokaklarında dolaşıyor, mikrofon uzatıyor bunları da mı dinlemiyorsunuz? Seçilmişlerin önüne kayyım darbesini koyanlar, 2016 yılından beri Türkiye’nin belli başlı bölgesinde seçilmiş iradeyi tanımayanlar, saygısızlık edenler, senin seçtiklerini ‘cezaevine koyarız’ teşebbüsünde bulunanlar iyi bilmelidir ki, bu kentlerimizde yaratmış olduğunuz kayyım tahribatı bitmediği sürece Türkiye halklarının hiçbirine umut doğmayacaktır, Türkiye halkları olarak barış içinde demokratik yaşamak mümkün olmayacaktır. Siz halkların bir arada yaşama ihtiyacına ve ifadesine darbe yapmaktasınız, bu anlayıştan vazgeçilmelidir.”

‘Belediyelerimiz tahribatları gidermek için çalışıyor’

“Biz kendi kaderimizle hep birlikte Türkiye halklarının kaderinin ortak olduğunu; barıştan, eşitlikten ve özgürlükten geçtiğini her zaman vurguladık şimdi de vurguluyoruz” diyen Eş Başkan Bucak,  şöyle konuştu: “Arkadaşlarımız 8 aydır kayyım atanan tüm belediyelerimizde, 8 yılda yaratılan tahribatları gidermek için çalışıyorlar. Bunu da mı görmekten acizsiniz? Sonuç, 8 aydır göndermediğiniz müfettiş kalmadı? Aslında sonucu bu iktidar çok iyi biliyor. Çalmış olduklarını, gözünüzle görün dedik, davet ettik, açık çağrı yaptık, savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Yargı makamlarına sesimiz yetişmedi. Yargı ancak iktidarın iki dudağının arasından çıkan ve halkları bir birine kırdırmak isteyen anlayışın peşinde, belediye eş başkanlarımızı kumpas davalarıyla tutukluyorlar. Eş başkanlarımızın 9 yıl önceki davalarını raftan indiriyorsunuz, hiç utanmıyorsunuz?” 

‘Sesimizi daha fazla duyuracağız’

Kayyım uygulamasına karşı tepki vermeye devam edeceklerini vurgulayan Eş Başkan Bucak, “Eş başkanlarımız, seçilmiş bütün arkadaşlarımız onurumuzdur, tıpkı bu irade için direnen, mücadele eden tüm halklarımız gibi. Bu onurlu mücadeleyi onlar bize emanet etti ancak onlar bizden alır. Biz bu halkın seçilmişleriyiz. Biz demokratik tepkimizi alanlarda ifade edeceğiz. Bugünden tezi yok daha fazla bir araya gelip, sesimizi daha fazla duyuracağız. Ankara’dan Kars’a kadar bu haklı mücadeleyi büyütmekten geri durmayacağız” diye konuştu.