1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü kapsamında Türkiye Hastanesi yönetimi ve hekimleri Darülaceze sakinlerini ziyaret etti. Bu özel günde yaşlıları unutmayan hastane heyeti, Darülaceze ile yapacakları ortak çalışmalar ile ‘Yaşlı Dostu Hastane’ unvanını alacaklarını da duyurdu.
Yaşlılık ve yaşlı sağlığı konularında farkındalık oluşturmak amacıyla kutlanan 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü nedeniyle Türkiye Hastanesi Genel Müdürü Hayati Odabaşı, Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Gökhan Akdemir, Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Adile Özkan, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ayla Akbal, İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Nursal Konduk ve Kurumsal İletişim Ekibi Darülacezeye bir ziyaret gerçekleştirdi. Hastane heyeti ilk olarak Darülaceze Başkanı Sn. Hamza Cebeci’yi ziyaret ederek, bir toplantı gerçekleştirdi. Heyet daha sonra seramik, terzihane, resim, gazlı bez, dokuma ve el işi gibi atölyelerde yeni hobiler edinerek, eserler ortaya koyan Darülaceze sakinlerine yaptıkları ziyaretlerde çiçekler dağıtıp, onların dileklerini ve duygularını dinledi.
Hastane olarak 3 tane dostluğu bir araya getirdiklerini söyleyen Türkiye Hastanesi Genel Müdürü Hayati Odabaşı, Türkiye Hastanesinin “Bebek Dostu Hastane ve Yeşil Dostu Hastane” unvanlarına bir yenisini daha ekleyeceklerini duyurdu. Odabaşı, Darülaceze ile yapacakları çalışmalar neticesinde “Yaşlı Dostu Hastane” unvanını almayı düşündüklerini kaydederek, "Buraya özellikle hekimlerimiz ile birlikte geldik. Burada gerekli eğitimlerin verilmesi, yine buradaki küçük poliklinikle birlikte sinerjik faaliyetlerde bulunmayı ve onların ihtiyaçları doğrultusunda özellikle nörolojik, dahiliye ve fizik tedavi konularında ortak çalışmalar içerisine girmeyi düşünüyoruz” dedi.
“Darülaceze’yi kardeş kuruluş olarak görüyoruz”
Ziyaretlerinin kendileri için çok özel olduğunu ifade eden Odabaşı, “Bugün yaşlılar günü dolayısıyla değerli hekimlerimiz ile birlikte Darülaceze sakinleri olan yaşlılarımızı ziyaret ettik. Onların dileklerini, duygularını dinledik. Kurum olarak Darülaceze ile kardeş kuruluş sayılırız. Çünkü Abdülhamid Han 1890’lı yıllarda Türkiye Hastanesini ve Darülaceze’yi hemen hemen aynı zamanda yaptırmış. İkisini de tamamen insani değerlerin önde olduğu bir strateji ile yaptırmış. Tüm dünyaya örnek olan bu yapıların şu anda da aynı strateji ve hedef doğrultusunda devam ettiğini görmek, bizleri gerçekten çok sevindirdi. Hastane olarak Darülaceze’yi kardeş kuruluş olarak görüyoruz ve mümkün mertebe ortak çalışmalarda bulunacağız” diye konuştu.
“Yaşlılarımıza bakmak vazifemizdir”
“Darülaceze olarak bütün gücümüzle yaşlılarımıza bakıyoruz” diyen Darülaceze Başkanı Hamza Cebeci, “Bizim medeniyetimizde yaşlılarımıza bakmak birinci dereceden vazifemizdir. Türkiye Hastanesi de bu hususla ciddi manada emek sarf ediyor. Bu tip kuruluşların omuz omuza çalışması ve bu ülkede bir yaşlının dahi mağdur olamaması için elimizden gelen her şeyi yapmamız gerekir. Sadece maddi olarak yapılan bir takım şeyler, sorunun çözümü için yeterli değil. Bir insan psikolojik olarak çökerse, bağışıklık sistemi de çöker. O bakımdan yaşlının moralinin iyi olması lazım. Biz kurum olarak bu hususa çok dikkat ediyoruz. Diğer ülkelerle aramızdaki en büyük farklardan biri de budur. Onlar da buraya gelip bu manevi atmosferi, burada çalışanların yaşlısına nasıl gönülden baktığını gördüğünde gıpta ediyorlar. ‘Keşke biz de bunu yapabilsek’ diyorlar. Medeniyetin beşiği olarak gösterilen Batı’yı pandemi döneminde gördük. Yaşlılarına sahip çıkmayarak, ölmelerine neden oldular. Biz burada örnek bir hizmet sergiledik” şeklinde konuştu.
Ziyaret ilgili düşüncelerini aktaran Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Gökhan Akdemir ise şu ifadelerde bulundu:
“1900’lerin başında insanların yaşam ömrü 60 yaşa kadardı. Toplumun refahının gelişmesi ve hastalıkların üstesinden gelmemiz ile bu yüzyılın sonlarına doğru belki de 100’lü yaşları göreceğiz. Bütün kurumların önümüzdeki yıllarda yaşlılarımız için daha etkin olacağını ve insanlığa daha çok katkı sağlayacağına inanıyorum. Bir gün hepimiz yaşlanacağız. Fakat önemli olan birlikte olmak, bütün insanlık tarafından sevildiğini hissetmek ve hatırlanmaktır. Bu nedenle bütün kurumların yaşlılarımıza ciddiyetle sahip çıkmasını umut ediyorum. Darülacezenin yüz yıllardır ayakta olması, bu toplumun insanlığa, yaşlılarına, çocuklarına sahip çıktığını gösteriyor. Bunu hep birlikte çoğaltalım.”