Tarih: 01.07.2020 12:58

DSP İstanbul'dan Denizcilik ve Kabotaj Bayramı mesajı

Facebook Twitter Linked-in

Sermaye bizde; kapitülasyonlar kalkarsa hiçbir yatırım yapamazsınız!" Diye karşı koymuşlardır. Hatta bir ara Lozan görüşmelerinin çıkmaza girip Türk delegasyonunun yurda geri dönmesinin nedeni de budur!
 Bilindiği gibi, son Osmanlı Meclis-i Mebusanı' nda Misak-ı Milli adı altında toplanan kararlar alınmış ve bu kararlar milli sınırlar içinde ve tam bağımsız Türkiye'nin kuruluşunda bir yol haritası olarak belirmiştir.
Misak-ı Milli maddeleri, 22 Haziran 1922 Amasya Tamimi'inden itibaren gittikçe gelişerek, tam formülünü 6 ana madde halinde bulmuştur.
Maddekerin en önemlisi de "ekonomik bağımsızlık"tır.
Yaklaşık 3 asır boyunca Osmanlı Devleti adım adım, yıkılışa gitmiş ve bunun ana nedeni de dışa bağımlı ekonomi ve ticaret hayatı olmuştur; eğer imparatorluk daha 19.yüzyılda dağılıp yok olmadı ise, bunun tek nedeni, emperyalist devletlerin Osmanlı Devleti'ni ne şekilde paylaşacaklarına karar verememeleri ve aralarında anlaşamamalarıdır.
Devlet 19. Yüzyıl boyunca durmadan borçlandırılmış, "hasta adam" olarak nitekendirilmiş ve 1916 Sainte Jeanne de Maurienne Antlaşmasına kadar paylaşılıp yok olmayı çaresizce beklemiştir.
Hele 1881 yılında maliyenin iflası sonucu, Avrupa Devletleri, borçlunun öpmesind3n ve mirası üzerinde aralarında savaşmaktansa, hasta adamı 1916 yılına kadar suni solunumla yaşatmayı seçmişlerdir.
İşte bu sıkıntı ve perişanlıklar, Mustafa Kemal önderliğindeki Kurtuluş Savaşı kadrolarının daha genç yaşlarından itibaren bilinçlenmesine yol açmış, ekonomik bağımsızlık olmadan, tam bapımsızlık olamayacağını göstermiştir.
Kurtuluş Savaşı askeri bir zaferle sonuçlandıktan sonra, Lozan'da  barış yapmak üzere bir araya gelen devletler, Türk delegelerinin kapitülasyonların kalkması hususundaki ısrarlarına karşı koymuşlar ve Nihayet 24 Temmuz 1923 de, Türkiye'nin istediği kapitülasyonları kaldırılmasına diğer taraf devletler razı olunca antlaşma imzalanmıştır.
Kapitülasyonların mevcut bulunduğu süreçte her yabancı gemi Türk limanlarına, ait olduğu devletin bayrağını taşıyarak girerdi; buna da Kabotaj hakkı denirdi.  1 temmuz 1926 yılında yapılan düzenleme ile, Türk karasularında kabotaj hakkı Türkiye Cumhuriyeti'ne geçmiş ve bundan böyle, karasularımızdan geçen her yabancı gemi Türk Bayrağı çekmek mecburiyeyinde kalmıştır.
1 Temmuz işte bu 3 asırlık bir serüvenin zaferle sonuçlanarak Lozan Antlaşmasının da taçlandığı milli bir bayramdır.
Unutmadık, unutturmayacağız, hep hatırlatacağız ve içini boşatıp kabotaj hakkımızı kaldırmak isteyenlere de karşı duracağız
Kutlu ve mutlu olsun!
DSP İstanbul İl Başkanlığı




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
... ...