Tarih: 08.08.2024 15:01

Diş çekimi öncesinde tüm sağlık durumu detaylı değerlendirilmeli

Facebook Twitter Linked-in

Kalp rahatsızlığı başta olmak üzere çeşitli hastalığı bulunan hastaların diş çekiminde dikkatli olunması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, hastanın herhangi bir sistemik rahatsızlığı varsa dikkatlice ele alınıp ona göre değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Tanyel, “Vücutta herhangi bir operasyonun yapılmasına engel teşkil edecek her türlü durumda çekim risklidir. Kontrol altında olmayan hipertansiyon hastaları, çok yakın zamanda kalp krizi geçiren hastalar ve kalp yetmezliği olan hastalar yüksek risk grubundadır” uyarısında bulundu.
İstanbul Atlas Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, diş çekiminde dikkat edilmesi gereken noktalara işaret ederek önemli uyarılarda bulundu.
Diş çekimi öncesinde hasta iyi değerlendirilmeli
Diş çekim işleminin hem kemiği hem de yumuşak dokuyu ilgilendirdiği için vücudun farklı alanlarında yaptırılan diğer tedavilerin birçoğundan daha komplike bir işlem olduğunu belirten Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, bir dişin çekimine karar verildiği zaman çekim öncesinde hastanın tüm sağlık durumunun detaylıca değerlendirilip dikkatlice sorgulanması gerektiğini söyledi.
Kalp hastalarında dikkatli olunmalı
Kalp rahatsızlığı başta olmak üzere çeşitli hastalığı bulunan hastaların diş çekiminde dikkatli olunması gerektiğini belirten Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, “Hastanın herhangi bir sistemik rahatsızlığı varsa dikkatlice ele alınıp ona göre değerlendirilmelidir. Vücutta herhangi bir operasyonun yapılmasına engel teşkil edecek her türlü durumda çekim risklidir. Kalp ve damar hastalıkları açısından değerlendirirsek kontrol altında olmayan hipertansiyon hastaları, çok yakın zamanda kalp krizi geçiren hastalar ve kalp yetmezliği olan hastalar yüksek risk grubundadır” uyarısında bulundu.
Vücut direnci düşük kişiler risk grubunda yer alıyor
Kanama bozukluğu olan hastalar, ileri derecede anemisi olanlar ve hemofili hastalarının da dikkatlice değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, “Karaciğer ve böbrek yetmezliği olan hastalarda gerekli önlemler alınmalıdır. Vücut direncini düşüren herhangi bir hastalığa sahip olanlar ya da vücut direncini düşürecek herhangi bir ilaç kullanan hastalarda dikkatli olunmalıdır. Bu gruba kontrol altında olmayan diyabet hastaları, otoimmün rahatsızlığı olanlar ve transplantasyon hastaları girer. Kanser tedavisi gören kemoterapi hastalarında da vücut direncinin zayıfladığı düşünülürse risk grubundadırlar” şeklinde konuştu.
Alerjisi olan hastalar önce doktorları ile görüşmeli
Çeşitli yiyeceklere ve ilaçlara alerjisi olduğu bilinen hastaların da dikkatlice incelenmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, “Bu tip hastalıklara sahip olanlar çekim öncesinde kendi doktorlarına yönlendirilip tekrar muayene olmaları ve çekim için herhangi bir kontraendikasyon olup olmadığını öğrenmek durumundadırlar. Çekim yapacak hekim hastanın doktorlarıyla konsültasyon yapar, kullanılan ilaçların dozları ayarlanır ve çekim işlemi gerçekleştirilir. Hasta bu şikâyetlerin farkında fakat hiçbir tedavi almıyor ise gerekli hekimlere yönlendirilip öncelikle sistemik problemleri tedavisi sağlanmalıdır” dedi.
Hamilelerde en güvenli dönem: İkinci üç ay
Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, hamile hastalarda ikinci üç ayın çekimin en güvenli yapılabileceği zaman olduğunu belirterek diğer dönemlerde hastanın doktorundan onay alınması gerektiğinin altını çizdi.
Diş çekiminde nelere dikkat edilmelidir?
Diş çekimi için uygun şartların mutlaka sağlanması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, “Sistemik bir problemi bulunmayan hastalar veya sistemik bir problemi bulunup kontrol altında olan hastalarda çekim işlemi steril muayenehane ya da klinik şartlarında uygun aletler kullanılarak yetkin kişiler tarafından yapılmalıdır” dedi.
Çekim sonrası hekimin tavsiyelerine uyulmalı
Diş çekimi sonrasında hekimin vereceği tavsiyelere harfiyen uyulması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, “Eğer herhangi bir ilaç reçete edildi ise düzenli olarak kullanılmalıdır. Çekim ufak bir cerrahi işlem olduğu için bir hafta on gün kadar süren şişlik ve ağrı normaldir. Bu durumlarda antibiyotik ya da ağrı kesici kullanılması gerekebilir. Teşhisi konulmamış kanama bozukluğu olanlarda kanamanın durmaması söz konusu olabilir. Ağız hijyeni iyi olmayan hastalarda çekim bölgesinde enfeksiyon gelişebilir. Çekim boşluğundaki pıhtının organize olamamasından kaynaklanan alveolitis oluşabilir. Bu durum diş ağrısından bile daha kötü bir ağrıya sebebiyet verebilir” uyarısında bulundu.
Çürüklerin zamanında tedavisi iltihaplanmayı önlemektedir
Özellikle çekim öncesinde oluşan iltihaplar ve sonrasında ortaya çıkan iltihap durumlarında yapılması gerekenlere de değinen Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, “Sağlıklı bir dişte iltihap oluşmaz. İltihap oluşmaması için ağız ve diş bakımına özen gösterilmesi gerekir. Çürüklerin zamanında tedavi edilmesi olayın ilerleyip enfeksiyon oluşmasını engeller. Eğer bir dişte enfeksiyon oluşmuş ise çekime ve zamanına hekim karar verir. Enfeksiyon akut bir enfeksiyonsa hekim çekim öncesinde antibiyotik kullanılmasını isteyebilir. Ama kronik enfeksiyonlarda çekim öncesinde antibiyotik kullanılması gerekmez. Vücuttaki herhangi bir enfeksiyonun birinci tedavisi etkinin ortadan kaldırılmasıdır. Eğer etken diş ise ve tedavi edilemiyorsa ivedilikle bölgeden uzaklaştırılması yerinde olur” açıklaması yaptı.
Çekim öncesinde bu noktalara dikkat
Çeşitli kalp rahatsızlıkları, ateşli romatizma gibi rahatsızlıklarda çekim öncesinde yapılması gerekenlere de dikkat çeken Prof. Dr. Rüştü Cem Tanyel, sözlerini şöyle tamamladı:
“Halk arasında iltihaplı diş çekilmez diye bir inanış vardır. Sağlıklı bir birey de enfeksiyon akut ya da kronik olsun bölge lokal anestezi ile uyuşturulabiliyorsa çekim yapılabilir. Bu tür işlemlerde enfeksiyonlu bölgeden bakterilerin kana karışması durumu söz konusu olabilir lakin bu sağlıklı vücut direnci iyi ve savunma sistemi düzgün işleyen bir birey de sorun teşkil etmez. Vücut direnci düşük olan hastalarda veya daha önceden geçirmiş olduğu ateşli romatizma nedeniyle kalp dokularında problem oluşmuş hastalarda bu bakteriler hayatı tehdit edecek sistemik problemlere neden olabilirler. Bu yüzden ateşli romatizma geçirmiş, tedavi edilmemiş kalp kapakçığı problemi veya defekti olan hastalar ya da suni kalp kapağı taşıyan hastalarda çekim öncesi özel prosedürler uygulanır.”



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
... ...