Tarih: 17.10.2020 14:56
Dijital pandemiye dikkat
Pandemi sağlık tehdidinin yanında bir de sanal mecralarda tehlike saçıyor. Sosyal medyada yer alan asılsız haberler paniğe yol açabiliyor.
Siber Güvenlik Uzmanı Fuat Turgud pandeminin etkisi ile dijital mecraların kullanım artış grafiğine dikkat çekerek, bunun günlük hayattaki negatif etkilerine karşı uyardı. Pandeminin dijitale nasıl yansıdığına dair açıklamalarda bulunan Turgud, “Bazı kesimlerde virüsün dünyayı dijitalleştirilmesi için üretildiği komploları yayıldı. Bu elbette bir komplo teorisi ama dijital mecraların kullanımındaki artışa bakıldığında bu komplolara inanmasak bile, dijital mecraların kullanımı hakkında daha dikkatli olmamız gerektiği aşikar. Pandemi süreci ile dünya üzerinde online toplantı, ders platformları, dijital hizmetler hızlı bir şekilde kullanılmaya başladı. Bu dijital yönelim sosyal medya kullanımında da yüzde 42’lik bir artışa neden oldu. Düşünün bir kere dünya üzerindeki 2.1 milyar Facebook kullanıcı sayısı pandemi sürecinde 66 milyon arttı. 1.1 milyar olan instagram kullanıcı sayısı ise 111 milyon arttı. Sürekli olarak dijital mecraların kullanımına yönelik raporlar yayınlanıyor. 2020 Global Statshat raporunda Türkiye ile ilgili oranlar çok ciddi. Pandemi sürecinde sadece Türkiye’de instagram 3 milyon daha kullanıcı kazandı, ülkedeki aktif instagram kullanıcısı 42 milyon. Youtube izlenme oranları tavan yaptı, Tiktok kullanıcı sayısı arttı. Kullanıcı kaybeden tek mecra Twitter oldu” dedi.
“Sosyal medya haberlerine en çok inanan milletiz”
Türkiye’de 13 yaş üstü nüfusta sosyal medya kullanım oranının yüzde 79 olduğunu hatırlatan Turgud, “Bu çok ciddi bir oran, üstelik 16-64 yaş arası sadece sosyal medya kullanım süresi ortalama olarak 3 saat 5 dakika, bu da dünya ortalamasının üstünde. Türkiye olarak son olarak sosyal medya haberlerine güven oranı yüzde 51, yani dünyada sosyal medyadan duyduğu haberlere en çok inanan ülkeyiz. Bizden sonraki ülke Brezilya. Onlardaki oran yüzde 38, yani her yüz insandan 38’i sosyal medyadan duyduğu haberlere inanıyor. Bu rakam Birleşik Krallıkta sadece yüzde 6. Bu da Türkiye olarak sosyal medya kullanımı konusunda daha bilinçli olmamız gerektiği anlamına geliyor” diye konuştu.
"Siber saldırılara dikkat"
“Web siteniz için de güvenlik sertifikalarınızı tamamlamanız ve site yazılımındaki açıkları kapatmanız önemli” diyen Turgud, “Online alışverişin tavan yaptığı bu süreçteyiz. Türkiye’de online alışveriş oranı internete erişim oranı üzerinden yüzde 70. Yani online pazar eskisinden çok daha büyük ve her geçen gün daha da büyüyor. Bu elbette rekabet ortamını da kızıştırıyor. Pandemi sürecinden bu yana siber güvenlik saldırıları da artmış durumda, rakip firmalar birbirlerinin sadece web sitelerine değil veya sosyal medya hesaplarını ele geçirip, hesap kapatabiliyor, neyseki böyle bir durumda hızlı ve bilinçli hareket edildiğinde hesabınızı kurtarmanız mümkün, ancak güvenli şifreler kullanmak konusunda daha dikkatli olmanız gerekiyor. Web siteniz için de güvenlik sertifikalarınızı tamamlamanız ve site yazılımındaki açıkları kapatmanız önemli” diye konuştu.
"Dijital pandemiye dikkat"
Söz konusu raporun pandemi süreci ile birlikte dijitalin hayatın her alanına nasıl nüfuz ettiğini gözler önüne serdiğini anlatan Turgud, “Bir taraftan birçok hizmete zahmetsiz ulaşabiliyoruz ama diğer taraftan sürekli gözetlenen, ulaşılan ve akıllı algoritmalar sayesinde kolayca kontrol edilebilen insanlara dönüşüyoruz. Bu nedenle bireysel ve toplumsal olarak dijital mecraların ve sosyal medya kullanımı konusunda iki katı dikkatli olmalıyız. Ne yazık ki rapor online bahis ve porno sitelerine de rağbetin arttığını gösteriyor. Yine sanal ilişki sitelerine rağbetin arttığı da açıkça görünüyor. Tüm bunlar birkaç yıl içinde ciddi bir toplumsal bozulmaya sebep olabilir. Saatlerce dijital ekranlara maruz kalmanın psikolojik, fiziksel sorunlara verdiği tahribatı da göz önünde bulundurarak birey ve toplum sağlığı açısından hepimizin hayat kalitesini düşürecek dijital pandemiye de dikkat çekmek istiyorum ki yağmurdan kaçarken doluya tutulmayalım” ifadelerini kullandı.
“25- 35 yaş arası gençler bilinçli kullanıcılar”
Turgud, şu açıklamaları yaptı: “Bu konuda ise büyüklerin mi çocuklara, çocukların mı büyüklere rehberlik edeceği konusu karışık. Dijital çağın içine doğmuş jenerasyon ile bu teknoloji ile sonradan zoraki tanışan jenerasyonun kullanım alışkanlıkları arasında ciddi farklılıklar var. Z kuşağı ciddi manada bir dijital medya aracına dönüşmüş ve hayatını neredeyse sosyal medya paylaşımlarına göre düzenliyor iken , 40 yaş üstü kuşak durumu çok anlamadan onları taklit ediyor. Bu konuda 25- 35 yaş arasındaki gençler en bilinçli kullanıcılar diyebiliriz, onların bir çoğu sosyal medyayı bir araç olarak görmenin yanı sıra, diğer dijital mecraları da işleri ve amaçlarına uygun kullanma konusunda bir adım öndeler. Yani hem kendilerinden önce gelen , hem de kendilerinden sonra gelen nesle bilinçli sosyal medya kullanımı hakkında yol göstermeleri konusunda onlara büyük bir rol düşüyor.
Dijitalde güven inşası
Sadece haber kaynağı olarak değil, güven tesisi için de sosyal medyayı yoğun olarak kullanan bir milletiz. Yine aynı rapora göre ilgilendiği bir markanın sosyal medya hesabına bakma oranımız yüzde 56. Bu konuda da yüzde 42 olan dünya ortalamasının üzerindeyiz. Bu da özellikle bu süreçte markaların dijital medya stratejilerini düzgün planlamaları gerektiğini gösteriyor. Online alışveriş yapmadan önce alınan bir marka veya ürüne dair araştırma ve güven tesisi süreci de elbette online kanallar üzerinden gerçekleşiyor. Bu durumda özellikle doğrulanmış yani mavi tikli hesaplar bir sıfır önde başlıyor diyebiliriz. Sekiz yıldır aktif olarak dijital medya danışmanlığı yapıyoruz, bu süreçte müşterilerimizin doğrulanmış hesap talepleri yüzde dört yüz arttı, bunun öneminin farkında olan platformlar özellikle instagram da bu konuda bize eskisinden daha hızlı sonuç veriyor.”
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
...