Tarih: 22.05.2020 17:06
Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Salgın ülkemizi kasıp kavuracak, millet isyan edecek, hükumet yıkılacak, meydan kendilerine kalacak"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu sert bir dille eleştirerek, "Bunların hesabına göre salgın ülkemizi kasıp kavuracak, fabrikalar kapanacak, istihdam çökecek, ekonomi yerle yeksan olacak, millet isyan edecek. Böylece hükumet yıkılacak, meydan kendilerine kalacak. Ülkenin felaketinde kendilerine iktidar çıkrama hevesi bir kez daha tüm benlikleri kaplamıştı. Yine hüsrana uğradılar" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na video konferans ile katıldı.
“Geçmişleri buhran örnekleri ile dolu bir partinin yüzleri kızarmadan bizi eleştirmesini gülümseme ile karşıladık”
Toplantıda konuşan Erdoğan CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun “Buhran” açıklamalarına yanıt vererek, “Türkiye için buhran yabancı bir kavram değildir. Bu ülke geçmişte CHP dönemlerinde halkına verecek yeterli ekmek bulamadığı için ekmeği karne ile dağıtma buhranını yaşamıştı. Yaşatan kimdir CHP. Bu ülke geçmişte savunma sanayinin temel kurumlarının kapılarını bilinci şekilde kapatılması buhranını yaşamıştı. Yaşatan kim CHP. Bu ülke geçmişte demokrasiyi açık oy, gizli tasnif olarak gören faşist kafanın yol açtığı nice baskı ve zulüm buhranı yaşamıştı. Yaşatın kim CHP. Bu ülke yağdan gaza, pirinçten benzine tüm temel gıda maddelerini yokluğundan kaynaklanan kuyruklar buhranı yaşamıştır. Yaşatan CHP. Bu ülke geçmişte evlatlarını gönderecek yeterli yüksek öğrenim kurumu bulamama, oraya kadar gelen kız çocuklarının başörtüsü nedeniyle içeri alınmama buhranı yaşamıştı. Yaşatan kim CHP. Geçmişte böylesine buhran örnekleri ile dolu bir partinin bugün yüzünüz kızarmadan hükumetimizi eleştirmeye kalkmasını biz de acı bir gülümseme ile karşıladık” ifadelerini kullandı.
“Salgın ülkemizi kasıp kavuracak, millet isyan edecek, hükumet yıkılacak, meydan kendilerine kalacak”
Korona virüs salgının başlangıcında CHP kanadının garip bir heyecana kapıldığını vurgulayan Erdoğan, “Bunların hesabına göre salgın ülkemizi kasıp kavuracak, fabrikalar kapanacak, istihdam çökecek, ekonomi yerle yeksan olacak, millet isyan edecek. Böylece hükumet yıkılacak, meydan kendilerine kalacak. Ülkenin felaketinde kendilerine iktidar çıkrama hevesi bir kez daha tüm benlikleri kaplamıştı. Yine hüsrana uğradılar. Rabbimin yardımı, milletimizin desteği ile bu salgın krizi en az hasar ile geride bırakıyoruz. Ülkemiz için hayırlı olan ne teklif varsa hepsine açığız. Ama CHP genel başkanın ‘buhrandan çıkış’ diye dillendirdiği hususların hiçbiri sadra şifa olacak bir teşhis içermiyor. Her zamanki gibi yapıcı siyaset yerine yıkıcı muhalefeti tercih ettiler. Türkiye’nin son yıllardaki kazanımlarının hepsini yerle bir edip ülkeyi eskiye götürme niyeti dışında hiçbir yeni akıl ürünü teklifine rastlayamadık. Biz Türk lirasını altı sıfır atarak yeniden itibarlı hale getirdiğimizde bunlar ona da karşı çıkıyorlardı. Biz 2008 küresel krizinin ülkemizi teğet geçeceğini söylediğimizde felaket tellallığı yaparak bize saldırıyorlardı. Biz enflasyonu yüzde 63’ten tek haneli rakamlara düşürdüğümüzde bunu takdir etmek yerine anlamsız bir karın ağrısı ile eleştirmeyi sürdürüyorlardı. İhracatı 36 milyar dolardan 180 milyar doların üzerine çıkardığımızı gördükleri halde kamuoyuna kötümserlik pompalamaktan vazgeçmiyorlardı” diye konuştu.
“Bakanım olanlar, şimdi farklı şekilde saldırı içindeler”
Geçtiğimiz dönemlerde AK Parti’de görev almış kişileri isim vermeden eleştiren Erdoğan, “Başbakanlığım döneminde bakan, bürokrat olarak göre verdiğim kimi isimlerin de şimdi bunlarla aynı teranelerini mırıldanıyor olmasını üzüntü ile takip ediyorum. Siyasetin temelinde dürüst olma vardır. Bakanım durumunda olanlar, daha farklı görevler verdiğim kişiler şimdi farklı bir şekilde saldırı içindeler. Yahu sen bakansın. Atılan bir adımda Başbakanın onayı olmadan sen o adımı atabilir misin? Şimdi nasıl oluyor da sanki o işleri ben ben ben. Ne beni ya. Nasıl oluyor bir başbakan onay vermeyecek sen kalkacak bir bakan olarak adım atacaksın. Bunu kime yutturuyorsun. İyi olan her şeyi biz şu anda takdir edecek insan arıyoruz. Kötü olan her şeyi bize yıkma hesabı içinde olanlara da zaten milletim hesabını sorar. Bu milletin vicdanında her şey Allah’ın izni ile döner. Biz bundan sonra da eksiği ile fazlası ile yürüttüğümüz görevlerdeki tüm sorumluluğun üstlendik” şeklinde konuştu.
“Vefa sosyal destek gruplarına bir PKK bir de CHP saldırdı, bunların birbirinden farkı yok”
CHP zihniyetinin hedefinin hizmet değil şov olduğunun savunan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Olanların üzerindeki makyajlar dökülmeye başladı. Vefa sosyal destek gruplarına bir PKK’nın, bir de CHP’nin saldırmış olması bunun ispatıdır. Bunların birbirinden farkı yok. Liyakat diyor. AK Parti döneminde kamuya tüm alınların merkezi sınav ile yapıldığını görmezden geliyor. Kendisi SSK döneminde uyduruk komisyonlara dilediği kişileri memur olarak alıyordu. Aynı şeyi adalet bakanlığında yaptılar. Sayıştayı etkinleştirmekten söz ederken daha önce denetime tabi olmayan kamu iktisadi kuruluşları, belediye şirketlerini, AK Parti’nin sayıştay denetimine aldığını söylemiyor. Ne söylediğinden, ne anlattığından haberi yok. AK Parti döneminde ne bağımsız dönemlerini yaşayan özerk kurullarla ilgili tutarsız ifadeler kullanıyor. Bu zatın yargı bağımsızlığında anladığının hakim ve savcıların kendi zihniyetindeki cuntacılara selam durması olduğunu iyi biliyoruz. Siyasi ahlak konusundaki tespitine o dönem devletin bir organı hüviyetinde olan CHP’nin uhdesinde ki İş Bankası hisselerinin üzerine hala yatıyor olmasından başlaması gerekir”
"Bizden bugün borç alan, yarında bizden talimat alır"
Erdoğan geçmişte Türkiye’nin IMF borcunun ödenmesi konusundaki bir hatırasını da anlatarak, “Biz iktidara geldiğimizde Türikye’nin IMF borcu 23.5 milyar dolardı. Biz bu borcu 2013 yılı mayısına kadar ödedik. O defteri kapattık. Ben IMF’in başkanına ‘siz bize siyasi noktada rol biçemezsiniz’ dedim. Bunu şu anda bir parti kurmuş olan zat da iyi bilir. O da yanımdaydı Bu görüşmeyi Davos’ta yaptık. ‘Siz sadece gelirsiniz borç alacak ilişkilerimizi incelersiniz, bize siyasi rol biçemezsiniz’ dedim. Eğer dürüst ise ahlaklı ise bunun kendisinin de itiraf etmesi gerekir. Ama onlar böyle bir ifade kullanamazlar. IMF yöneticilerin karşı bunlar kalkıp böyle duruş sergileyemezler. Bunlar hala ‘IMF ile irtibatlarını sürdürmemiz’ gerekiyor diyorlar. Kendisi IMF’in bizden 5 milyar dolar borç istediğini çok iyi bilir. Biz güçlü olmasaydık onlar bizden bu borcu istemezlerdi. Ben ne dedim kendisine. ‘Verin’ dedim. Bizden bugün borç alan yarın da bizden talimat alır. Bunların hep konuştuk. Eğer dürüstlerse bunu itiraf eder. Ama edemezler. Ülkemizde IMF defterini bir daha açmayacağımızı söylememe rağmen dışarıdan ve içeriden yapılan bunca tazyik ki bunların en önemli rolünü CHP biçiyor. Aldığımız kararın doğruluğunu da her şey gösteriyor. Ülkemizi IMF’in boyunduruğuna sokmak için beyhude çabaladıkların CHP’lilere bir kez daha hatırlatmak istiyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasın sonunda Demokrasi ve Özgürlükler adasının açılışının 27 Mayıs’ta yapılacağını da söyledi.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —
...