‘Çocuk İşgücü Araştırması’ adlı özel konulu araştırma 2019 yılının son çeyreğinde (Ekim-Kasım-Aralık) Hanehalkı İşgücü Araştırması ile birlikte 5-17 yaş grubundaki çocuklara uygulandı.
Bu araştırma daha önce uygulanan Çocuk İşgücü Araştırmaları ile kapsam ve yöntem açısından farklılıklar içermektedir. Bu farklılıklar; 2014 yılı itibarıyla Hanehalkı İşgücü Araştırması yapısında gerçekleştirilen düzenlemelerden ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nün çocuk işgücü araştırmalarında temel aldığı 5-17 yaş grubunun kapsanmasından kaynaklanıyor.
5-17 yaş grubunda ekonomik faaliyette çalışan çocuk sayısı 720 bin kişi oldu
Buna göre, Türkiye genelinde 5-17 yaş grubundaki çocuk sayısı 16 milyon 457 bin kişi olarak tahmin edildi. Bu yaş grubundaki çocuklar, kurumsal olmayan nüfusun yüzde 20,3’ünü oluşturdu. Yaş grupları itibarıyla, 5-11 yaş grubundaki çocuk sayısı 9 milyon 12 bin, 12-14 yaş grubundaki çocuk sayısı 3 milyon 796 bin, 15-17 yaş grubundaki çocuk sayısı ise 3 milyon 649 bin kişi olarak tahmin edildi.
Bir ekonomik faaliyette çalışan 5-17 yaş grubundaki çocuk sayısı 720 bin kişi olup çalışan çocuklar arasında 5 yaşında çocuk gözlenmedi. 5-17 yaş grubunda çalışan çocukların aynı yaş grubundaki çocuklar içinde payını gösteren istihdam oranı ise yüzde 4,4 oldu.
Çalışan çocukların yüzde 79,7’sini 15-17 yaş grubundakiler oluşturdu
Çalışan çocukların yüzde 79,7’sini 15-17 yaş grubundakiler oluştururken, yüzde 15,9’unu 12-14 yaş grubundakiler, yüzde 4,4’ünü ise 5-11 yaş grubundaki çocuklar oluşturdu. Cinsiyete göre incelendiğinde, çalışan çocukların yüzde 70,6’sını erkek çocukların, yüzde 29,4’ünü ise kız çocukların oluşturduğu görüldü.
Çalışan çocukların yüzde 65,7’si aynı zamanda eğitime devam etti
Çalışan çocukların yüzde 65,7’si bir eğitime devam ederken, bu oran erkeklerde yüzde 65,6, kızlarda yüzde 66,1 oldu. Yaş gruplarına göre, 5-14 yaş grubundaki çalışan çocukların yüzde 72,0’ı, 15-17 yaş grubunda çalışan çocukların ise yüzde 64,1’i aynı zamanda bir eğitime devam etti. Çalışan çocukların yüzde 34,3’ü eğitime devam etmedi.
Çalışan çocukların yüzde 35,9’u hanehalkının ekonomik faaliyetine yardımcı olmak için çalıştı
Çalışan çocukların çalışma nedenlerinde ilk sırayı yüzde 35,9 ile "hanehalkının ekonomik faaliyetine yardımcı olmak", alırken bunu, yüzde 34,4 ile "iş öğrenmek, meslek sahibi olmak" yüzde 23,2 ile "hanehalkı gelirine katkıda bulunmak" izledi. Çocukların yüzde 6,4’ü ise "kendi ihtiyaçlarını karşılamak" amacıyla çalıştı.
Çalışan çocukların yüzde 45,5’i hizmet sektöründe yer aldı
Çalışan çocukların yüzde 30,8’i tarım, yüzde 23,7’si sanayi yüzde 45,5’i ise hizmet sektöründe yer aldı. Yaş grubuna göre incelendiğinde; 5-14 yaş grubunda çalışan çocukların yüzde 64,1 ile tarım sektöründe 15-17 yaş grubunda çalışan çocukların ise yüzde 51,0 ile hizmet sektöründe ağırlık kazandığı görüldü.
Çalışan çocukların yüzde 63,3’ü ücretli veya yevmiyeli olarak çalıştı
İşteki durumuna göre çalışan çocukların yüzde 63,3’ü ücretli veya yevmiyeli, yüzde 36,2’si ücretsiz aile işçisi, yüzde 0,5’i ise kendi hesabına olarak çalıştı.
Çalışan çocukların yüzde 66,0’ı düzenli bir işyerinde çalıştı
Çalışan çocukların yüzde 66,0’ı düzenli işyerinde, yüzde 30,4’ü tarla-bahçede, yüzde 3,0’ı seyyar sabit olmayan işyeri veya pazar yerinde, yüzde 0,5’i ise evde çalıştı.
Çalışan çocukların yüzde 12,9’u aşırı sıcak/soğuk ya da aşırı nemli/nemsiz bir ortamda çalıştı
Çalışma ortamında fiziksel sağlığı olumsuz etkileyen faktörler incelendiğinde; çalışan çocukların yüzde 12,9’unun aşırı sıcak/soğuk ya da aşırı nemli/nemsiz bir ortamda çalıştığı, yüzde 10,8’inin kimyasal madde, toz duman veya zararlı gazlara maruz kaldığı görüldü. Çalışan çocukların yüzde 10,1’i zor duruş şekli veya harekete maruz kaldı veya ağır yük taşıdı, yüzde 10,0’ı ise gürültü veya şiddetli sarsıntıya maruz kaldı.
Çalışan çocukların yüzde 6,4’ünün çalıştığı ortamda kaza riski ile karşı karşıya kaldığı, yüzde 4,6’sının ise çalıştığı işyerinde göz yorgunluğu veya görsel odaklanma konusunda risk altında olduğu belirlendi.
Çalışan çocukların yüzde 1,3’ü çalıştığı yerde bir yaralanma veya sakatlanma yaşadı
Çalışan çocukların yüzde 1,3’ü çalıştığı yerde bir yaralanma veya sakatlanmaya maruz kalırken, yüzde 4,4’ü çalıştığı yerde yaralanma veya sakatlanma durumuna tanık oldu. İşyerinin çalışma koşullarından kaynaklı herhangi bir rahatsızlık geçirenlerin oranı yüzde 0,6 iken, bu duruma tanık olanların oranı yüzde 2,2 oldu. Çalışan çocukların yüzde 0,1’i çalıştığı yerde fiziksel, sözlü şiddet veya kötü muameleye maruz kalırken, bu duruma tanık olanların oranı ise yüzde 1,5 oldu.
Ev işlerinde ailesine yardımcı olan çocukların oranı yüzde 45,5 oldu
Ev işlerinde ailesine yardımcı olan çocuklar, hane için alışveriş, temizlik, yemek, ütü vb. ev işleri ile hanede kendinden küçük çocuklara veya yaşlı/engelli/hasta bir yakına bakma konularında ailesine destek olan çocukları ifade etmekte olup, çalışan çocuk kapsamında yer almamaktadır. Bu çerçevede, 5-17 yaş grubunda, ev işlerinde ailesine yardımcı olan çocukların oranı yüzde 45,5 oldu. Bu oran, erkek çocuklarında yüzde 40,0; kız çocuklarında yüzde 51,3 oldu.
Ev işlerinde ailesine yardımcı olan çocukların yüzde 43,5’i hane için alışveriş yapma, çamaşır-bulaşık yıkama, ütü yapma, yemek pişirme, ev eşyalarının temizliği gibi işlerde, yüzde 23,2’si hanede kendinden küçük çocukların bakımında, yüzde 5,4’ü ise hanedeki yaşlı/engelli/hasta bir yakınının bakımında ailesine yardımcı oldu.
Ev işlerine yardımcı olan çocukların yüzde 40,2’si haftada iki saat ve daha az zaman harcadı
Ev işlerinde ailesine yardımcı olan çocuklar referans haftasında ortalama 5,8 saat bu işlere zaman ayırdı. Çocukların yüzde 40,2’si referans haftasında ev işlerine iki saat ve daha az zaman harcarken, yüzde 37,0’ı 3-7 saat, yüzde 14,5’i 8-14 saat, yüzde 5,4’ü 15-20 saat, yüzde 3,0’ı ise 21 saat ve daha fazla zaman harcadı.
Cinsiyete göre incelendiğinde; kız çocuklarının ev işlerine daha fazla zaman harcadığı görüldü. Erkek çocukların yüzde 16,3’ü, kız çocukların ise yüzde 28,3’ü ev işlerinde haftada 8 saat ve daha uzun süre katkı sağladı.