Medicana International İstanbul Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Göksel Güz, panik atak hastalığı hakkında önemli bilgiler verdi. Dr. Güz, "Panik atak, belli bir zamanda ortaya şiddetli korku endişe nöbetidir. Aniden başlar. Hızlı bir şekilde tepe noktasına ulaşır. Yaklaşık 10-15 dakika sürer, ancak bazen 1-2 dakika bazen de bir saatten uzun sürebilir. Panik atak ölüm korkusu yaşatan bir nöbettir. Başlama yaşı geç ergenlik ve 20?li yaşlar olmakla birlikte 25-45 yaş aralığında daha sık rastlanmaktadır. Göğüs ağrısı her zaman kalpten kaynaklanmaz. Atak sırasında nefes darlığı, kalp çarpıntısı, göğüste daralma ve baskı hissi hisseden panik atak hastaları, kalp krizi geçirdiğini düşünür" dedi.
"Stres ve kaygıdan uzak durulmalı"
Günümüz yaşam koşulları dikkate alındığında, herkesin artan stres ve endişe durumu ile karşı karşıya kaldığını belirten Dr. Göksel Güz, "Özellikle kaygı ve stres durumunu nasıl yöneteceğini bilmeyen kişilerde panik atak olarak bilinen anksiyete bozukluğu gelişebilir. Panik bozukluğu kişide çarpıntı, göğüs ağrısı, fenalık hissi, nefes darlığı gibi kalp rahatsızlığını düşündüren belirtilerle seyrediyor. Bu hastalar kalp krizi geçirdiğini düşünerek acile başvuruyor. Panik bozukluk kalp hastalarında da görülebiliyor. Böyle bir durumda panik bozukluk tedavi edilmezse kalp hastalığının gidişi de olumsuz etkilenebilir" ifadelerini kullandı.
"Panik atak ve kalp krizi belirtileri benzerlik gösterebiliyor"
Dr. Güz, panik atak sırasında kalbin daha hızlı çalışmasını sağlayan, uzun süreli damar sertliği riskini arttıran stres hormonlarının kan düzeyi arttığını söyleyerek, "Dolayısıyla kalp hastalarında panik bozukluk sırasında kalp krizi gelişme riski artar. Kalp krizi sırasında olan göğüs ağrısı yaygın baskı tarzında iken, panik atak ağrıları genellikle iğne batması tarzında ve sıkıntı şeklindedir. Kalp krizinde daha çok soğuk terleme görülürken, panik atakta daha çok sıcak basması şeklinde şikâyetler belirir. Kalp krizi esnasında mide bulantısı kusma ve bayılma durumu daha sık görülür" diyerek kalp krizi ve panik atak arasındaki farklara dikkat çekti.
İlk kez atak belirtileri yaşayan bir kişinin ilk yapacağı hızla sağlık kurumuna başvurması gerektiğini vurgulayan, Dr. Güz, "Çünkü özelikle kalp krizi ve pulmoner emboli belirtileri panik atak belirtilerine benzer. Bu nedenle kişinin genel fiziksel durumunun değerlendirilmesi önemlidir. Fiziksel bir hastalık tespit edildiği durumda var olan duruma yönelik tedavi uygulanmalıdır. Unutulmaması gereken; belirtileri açıklayan bir fiziksel hastalık varlığıyla birlikte bir ruh sağlığı sorunu olan panik atak da ek olarak bulunabilir" şeklinde sözlerini sonlandırdı.