26 Eylül?de saat 18.00 sıralarında işinden çıkan 60 yaşındaki Musa Çengel, Fatih?te özel bir hastanenin yakınında kalp krizi geçirdi. İddiaya göre hastaneye haber verilmesine rağmen hastane personeli, sedye çıkarmanın yasak olduğunu belirtti. Vatandaşların tepki göstermesinin ardından yaklaşık 20 dakika sonra iddiaya göre gelen personel yaşlı adama müdahale etmesine rağmen yaşlı adam, kurtarılamadı. 2 çocuk babası olduğu öğrenilen ve çalıştığı tekstil firmasından çıktıktan sonra yere yığılan Çengel?in o anları güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. Yaşlı adamın yeğeni Avukat Mesut Çengel ise yaşananları anlattı.
?Hastaneyle konuştuktan sonra gerekli işlemleri yapacağız?
Amcasının vefatında bir ihmal olduğu ortaya çıkarsa haklarını sonuna kadar arayacaklarını söyleyen vefat eden Musa Çengel?in yeğeni Avukat Mesut Çengel, ?Amcam 60 yaşındaydı, çok ciddi bir rahatsızlığı yoktu. Göğsünde bir sıkışma vardı, tedavi sürecine başlamak üzereydi. Ama bu olay hepimizi üzen bir gelişme oldu. Bugün haberlerden duyduk şok olduk. Sedye çıkartmak çıkartmamak bir yana bir insanın hayatı söz konusuysa bence sedye çıkartmak kadar basit bir işlem reddedilmemeli. Bize ulaşan kimse yok biz aramaya çalıştık, henüz herhangi bir bilgi alamadık. Bizzat kendim tekrar gideceğim, hastaneden bilgi almaya çalışacağım. Hastaneyle konuştuktan sonra gerekli işlemleri yapacağız. Hastanenin bu konuda ihmali olduğu kanaatine ulaşırsak savcılık, hukuki diğer işlemler olsun gereğini yapacağız.? diye konuştu.
?Bir insanın hayatı bu kadar ucuz olamaz?
Amcasına yaklaşık 20 dakika müdahale edilmediği iddialarına ilişkin konuşan Çengel, ?Bir insanın hayatı bu kadar ucuz olamaz. 20 dakika belki bizim birçoğumuzun fark etmediği bir süre. Bir iki dakika içinde, belki beş dakika sonra müdahale edilseydi amcam şu anda hayattaydı. Bizim bildiğimiz kadarıyla hastaneye ilk etapta cevap vermemiş daha doğrusu reddetmiş ?sedye çıkaramayız? demiş. Halkımız Allah?tan duyarlı olup da tepki göstermiş. Hastane bir şekilde müdahale etmek zorunda kalmış. Sözde Hipokrat yemini etmiş insanların kendilerinden bu müdahaleyi yapmak zorunda oldukları aşikar. Hukuki sorumluluğu bir yana vicdani açıdan bunu yapmaları gerekirdi. Amcamın iki çocuğu vardı daha önce bir oğlunu kaybetmişti. Kızıyla konuşamadım konuşabilecek durumda değil, olayı gördükten ve öğrendikten sonra kendine kapandı. Acımız zaten çok taze, umarım hiç kimsenin başı basit ihmallerle yanmaz? dedi.
