Kentsel Dönüşüm Eylem planı çerçevesinde öncelikli olarak 1,5 milyon konutun 5 yıl içinde dönüştürülmesi planlanıyor
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı ?Emlak işletmeleri, dönüşüm ihtiyaçlarının doğru tespit edilmesini sağlayacak Kentsel Dönüşüm Strateji Belgelerine destek sunabilir. Bölgelerindeki risk durumunu, halkın beklentilerini en iyi bilenler emlak danışmanlarıdır. Kentsel Dönüşümde bizler de sürece dahil edilmeliyiz? dedi.
?Kentsel dönüşüm rehberine katkı sunabiliriz?
Özelmacıklı, ?Profesyonel emlak işletmeleri kat maliklerini dönüşüm öncesinde sağlanan destekler ve sağlayacakları avantajlar konusunda etkin bir biçimde bilgilendiriyor. Ayrıca bu yapılara müteahhit bularak teklifler verilmesini sağlıyor. Müteahhitin yıkım süreci öncesinde kiracı ve maliklere barınma ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik kiralama hizmetleri sunuyor. Sonrasında yeni inşa edilen bu yapıların satış ve kiralama süreçlerine de etkin destekler sunuyor. Hem müşterilerin ihtiyaçlarını hem de müteahhitlerin beklentilerini en iyi bilen sahadaki emlak danışmanlarıdır? şeklinde konuştu.
?Parsel bazlı değil ada bazı değişim sağlanmalı?
6306 sayılı kanun sonrasında Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan bina sayısının 488 bin 303 olduğunu belirten Özelmacıklı, ?Balyoz (yık-yap) anlayışı yerine ada bazlı dönüşüme daha çok ihtiyaç duyuyoruz. Az katlı olup, çok kat yapılabilir binalar yerine çok katlı yapılarda dönüşüme ihtiyaç var. Bu nedenle asıl risk taşıyan ve çok katlı olan binalar yenilenmedi. Haziran ayındaki yönetmelik tamamlanmayan yapılar için riski bir miktar azaltmış olacak. Özellikle sınıflara ayrılan müteahhitlerden teminat ya da tamamlanma sigortası talep edilecek. Tamamlanma oranına göre satış izni verilecek. Bu düzenlemeler ile mağduriyetler azalmış olacak? dedi.
?Riskli yapılar ortak problemimiz?
Şimdiye kadar riskli yapı tespiti yapılan bağımsız birim sayısının 612 bin 569 olduğunu ifade eden Özelmacıklı, ?Yıkılma riski olan taşınmazın kiraya verilmesine, satış ve pazarlamasına bizler de emlak işletmeleri olarak aracılık yapmak istemeyiz. Lakin bu binaların tespit süreci çok yavaş ilerliyor. Şikayete konu edilen binalar için belediyeler sadece kat maliklerine tebligat göndermekle yetiniyor. Bu doğru bir yaklaşım değil. Sonuçta riskli yapılar ülkemiz için ortak bir problem? diye konuştu.