Kurumlar için marka oluşturma süreci zorlu ve sabır gerektiren bir süreç olduğu belirtiliyor. Patent ve markalama konularında Türkiye?nin köklü kuruluşlarından Destek Patent, TÜRKPATENT?in 5 yıllık verilerini analiz etti. Son 5 yıllık projeksiyona göre; 2014-2018 yılları arasında 600 bine yakın marka başvurusu yapıldığı görülüyor. 5 yıl içinde en yüksek başvurunun gerçekleştiği yıl ise 2017.
Marka başvurularında ilk sırada İstanbul, ikinci sırada Ankara yer alıyor
Verilere göre, marka başvurularında ilk sırada İstanbul yer alırken, ikinci sırada Ankara bulunuyor. Ankara?yı sırasıyla; İzmir, Bursa ve Antalya takip etti.
En çok marka başvurusu dijital alanlar üzerine yapıldı
Analizde en çok marka başvurusu yapılan sektörün, alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri ve satış mağaza hizmetleri olduğu görülüyor. Bu sektörü sırasıyla; yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri, geçici konaklama hizmetleri, eğitim ve öğretim hizmetleri, sempozyum, konferans, kongre ve seminer düzenleme, idare hizmetleri, giyim ve inşaat hizmetleri takip ediyor. Markalaşma adına yıllar içinde sektörler arasında büyük bir değişim yaşanmasa da ilk beşe girmek adına gıda ve inşaat arasında ciddi bir çekişme olduğu fark ediliyor. İnşaat malzemeleri sektörünün ise, 2018 yılında en çok ve en hızlı markalaşan sektörler arasında ilk beşte yer almadığı; onun yerine tekstil sektörünün yükselen bir ivme ile sıralamaya girmesi dikkat çekiyor.
Marka başvurularının liderleri Arçelik ve Apple
Analizin en ilginç sonuçlarından biri de en çok marka başvurusunda bulunan markalar. Markalaşmada öne çıkan yerli firmalar arasında Arçelik birinci olurken; yabancı firmalar arasında ise Apple başı çekti. Geçen yıl Türkiye?de 120 bin marka başvurusu gerçekleşirken; bu veri, 2018 yılında neredeyse 5 dakikada 1 marka başvurusu yapıldığını gösteriyor.
Gelecek için markalaşmak gerekiyor
Türkiye?de markalaşma anlamında büyük bir hızlanma olduğunu belirten Marka Uzmanı Kemal Yamankaradeniz, "TÜRKPATENT?ten aldığımız son beş yıllık verileri analiz edip, yorumlayarak kendi sektörümüz adına ve ülkemiz gelişimi adına bu önemli raporu paylaşmak istedik. Bu rapor bize ülkemizin ekonomik gelişimi paralelinde bilgiler veriyor. En çok çıkış yapan sektörler, tüm dünyadaki gelişimle birlikte teknoloji ve dijitalleşme alanında olurken; iş ve ekonomi dünyasının kalbinin attığı yer olarak da İstanbul değişmiyor. Markalaşma adına ülkemizin önünde çok uzun bir yol var. Türkiye?nin Ortadoğu ve Avrupa?nın erişim kapısı olması, ülkemizin markalaşma serüvenine büyük katkı sunuyor. Ülkemizin dünya ticaretinde yüksek pay elde edebilmesi ve küresel rekabette başarılı olabilmesi için daha fazla marka oluşturması şart. Güçlü Türk markaları oluşturmak için de markalaşma stratejileri geliştirilmesi gerekiyor. Türkiye?de markalaşmanın daha da gelişmesi için bütün paydaşlar ile çalışmanın öneminin kavranması lazım. Türk markalarının seslerini dünyanın her köşesinde duyurmak için katma değer oluşturulmalı ve geleceğe odaklanılmalıdır" dedi.