İlk çalışmaları 1500?lü yıllara dayanan, bilimsel amaçla incelenen bitki türlerinin özel bir yöntemle kurutulup saklandığı herbaryum merkezleri özellikle bilimsel şeffaflığı sağlamak için kurulmuş yerler olarak günümüze kadar gelmiş durumda. Kıbrıs?ın en büyük herbaryum merkezini bünyesinde bulunduran Yakın Doğu Üniversitesi, müzeye dönüştürülerek 7 bin farklı çeşit bitkiyi hem araştırmaya açacak hem de öğrencilerine ve halka tanıtacak.
7 bin çeşit bitki ile Kıbrıs?ın en büyüğü
Binlerce çeşit bitkinin yer aldığı Yakın Doğu Herbaryum Merkezi?nin Küratörü Prof. Dr. Salih Gücel, 2005 yılında başladıkları çalışmalar sonucunda şu anda yaklaşık 7 bin çeşit bitki örneğini bünyelerinde bulundurduklarını söyleyerek, ?Merkezimiz, Uluslararası Herbaryum Birliği?ne Kıbrıs?tan kayıt olmuş en büyük herbaryum olduğunu ve NEU kodu ile tanındıklarını? söyledi.
Kıbrıs?a özgü 140, Kuzey Kıbırıs?a ait 19 tür var
Herbaryumun içeriğinden de söz eden Prof. Dr. Salih Gücel, ?Merkezimizde Kıbrıs?a özgü 140, Kuzey Kıbrıs?a özgü Beşparmak Dağları?nda yetişen 19 çeşit bitki türü var. Türkiye ve dünyada diğer bulunan merkezlerle işbirliği içindeyiz. Elimizdeki bitkileri onlarla değiş tokuş yapıyoruz. Yaptığımız araştırmalarla bu bitkileri o bölgelere de gönderiyoruz? dedi.
Kıbrıs?ta mantarlarla ilgili yapılan ilk kapsamlı çalışma
Merkezde ilk önce çiçekli bitkiler üzerine çalışmaya başladıklarını ve 7 bin çeşit bitkinin çoğunun bu grupta olduğunu dile getiren Prof. Dr. Gücel, ?Daha sonra Celal Bayar Üniversitesi, burada TÜBİTAK projesi olan deniz yosunları ile ilgili bir çalışma yürüttü. O çalışmaya da üniversite olarak destek verdik ve o grubun çalışmalarını da burada biriktirmeye başladık. Bunun dışında üniversitemizin desteklediği mantarlarla ilgili bir çalışma vardı. Bu da mantarlarla ilgili Kıbrıs?ta yapılan ilk kapsamlı çalışmaydı. Merkezimizde, mantarlar gurubunda 152 çeşit var. Bu şekilde 3 farklı gruba ait örneklerimiz mevcut? diye konuştu.
Yeni örümcek türüne ailenin adı verildi
Herbaryum merkezinin çalışmalarını tamamlandıktan sonra ülkede bulunan diğer canlı gruplarının da burada toplanmasıyla ilgili çalışma başlattıklarını belirten Prof. Dr. Gücel, ?Bu çalışmada önce yılanlar ve sürüngenlerle ilgili çalışma başlattık. Daha sonra eksik gördüğümüz diğer gruplardan böcekler özellikle de örümcekler üzerine bir proje yaptık ve üniversitemizin bilimsel araştırma projeleri fonundan destek aldık. Araştırmamız sonucunda ise yeni örümcek türleri keşfedilmeye başlandı. Sadece Kıbrıs?ta bulunan ve ilk defa burada kaydedilen bilim dünyası için yeni türler bulundu. İlk bulduğumuz türe de üniversitemizin kurucusu olan ailenin ismini verdik. ?HARPACTEA GÜNSELORUM? ismi verdiğimiz bu örümcek türü ilk defa üniversitemiz sayesinde dünyaya tanıtılmış oldu? diyerek sözlerini sürdürdü.
Eczacılık Fakültesi?nde tahsis edilen binaya taşınacak
Biyoloji, tıp, eczacılık, ziraat, orman ve daha birçok konuda araştırmalar yürütecekler için temel bir kaynak niteliğinde olan Herbaryum Müzesi, Yakın Doğu Üniversitesi Eczacılık Fakültesi binasında yeni tahsis edilen yerinde hizmete açılacak.
Prof. Dr. Gücel son olarak çalışmalarını yürütürken, üniversitenin yanı sıra Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçiliği, TÜBİTAK, Avrupa Birliği gibi kurumlarla da işbirliği içinde çalışmalarını yürüttüklerini söyledi.