Dünyada gıda ve beslenmeye ilişkin sorunları analiz etmek ve somut çözüm önerileri geliştirmek amacıyla kurulan Barilla Gıda ve Beslenme Vakfı (BCFN), 22 Mart Birleşmiş Milletler Dünya Su Günü kapsamında hazırladığı yeni araştırmasını yayımladı. Su kıtlığının dünya çapında artış gösterdiği günümüzde uzmanlar, gıda tüketiminde sebze ağırlıklı beslenme tercihinin kişi başı su ayak izini yarı yarıya indirdiği sonucuna ulaştı.
1,6 milyar kişi su sıkıntısı çekiyor
Araştırmaya göre; dünya nüfusu ve ortalama gelirdeki artış, iklim değişikliğiyle birlikte, su talebinde artışa neden oluyor. Dünya nüfusunun üçte ikisi yahut 4 milyardan fazla insan, her yıl en az bir ay boyunca su kıtlığı çekilen bölgelerde yaşıyor ve altyapı eksikliği nedeniyle 1,6 milyar kişi su sıkıntısı çekiyor. Yapılan araştırmalar, küresel nüfusun 2050?de 9 milyara ulaşacağını ve su tasarruf etmek için gıda sisteminde değişiklikler yapılması gerektiğinin aciliyetini vurguluyor.
Su kıtlığından sadece fakir ve kurak ülkeler etkilenmeyecek
Dünya Kaynaklar Enstitüsü?ne göre su kıtlığından sadece fakir ya da kurak ülkeler etkilenmeyecek. Gerekli önlemler bugünden alınmazsa; Avusturalya, İtalya, İspanya ve ABD gibi ülkelerin de 2050?li yıllarda su kıtlığıyla karşı karşıya kalacağı belirtiliyor. Günlük gıda tüketimindeki tercihlerin su tasarrufu yapılmasına yardımcı olacağını belirten uzmanlar, Dünya Bankası verilerine göre, dünya üzerindeki tatlı suyun yüzde 70?inin her yıl tarım için kullanıldığını vurguluyorlar.
Su kaynaklarını güvence altına alabilmek adına gıda üretim ve tüketim yöntemlerinin değişmesi gerektiğini belirten BCFN Araştırma Programı Yöneticisi Marta Antonelli, "Suyu ucuz hatta ücretsiz bir kaynak olarak görmek yerine değerli ve nadir kaynaklardan biri olarak görmeye başlamalıyız" açıklamasını yaptı.
Kişi başı günlük su tüketimi 5 bin litreye ulaştı
BCFN?in yeni araştırması, günümüzde kişi başı günlük 2 litre olan su tüketiminin, insanların gün içinde tükettiği gıdaların üretiminde kullanılan su miktarı da dâhil edildiğinde, 5 bin litreye ulaştığını ortaya koyuyor. Bir dilim ekmek için 40 litre su harcanırken, bir paket patates cipsi için bu miktar 185 litreye çıkıyor. Bir yumurtanın tabağınıza ulaşması için 135 litre, 50 gram çikolata üretmek için ise 860 litre su gerekirken, 150 gramlık bir hamburger için çiftlikten itibaren kullanılan su miktarı 2 bin 400 litre gibi muazzam bir rakama ulaşıyor.
Bir kilo et için 18 bin litre su tüketiliyor
Araştırma, sebze ağırlıklı bir beslenme tercih edildiğinde, bireylerin su ayak izinin yarıya indiğine işaret ediyor. ?Su ayak izi?, bir kilo yiyecek üretmek için harcanan su miktarını (litre) ölçüyor. ?Su ayak izi? piramidinin en tepesinde etli gıdalar, en altında ise mevsim sebzeleri yer alıyor. Günümüzde bir kilo sığır eti üretmek için 19 bin 525 litre, bir kilo tavuk eti üretimi sırasında 4 bin 805 litre su tüketiliyor. Aynı şekilde bir kilo makarna üretmek için bin 710 litre su tüketilirken ekmek için 1090 litre su tüketiliyor. Mevsimlik sebzeler ise 335 litre su tüketimiyle bu listenin en altında yer alıyor.
Sebze ağırlıklı beslenme ile aynı miktarda kalori alınabiliyor
Yayımlanan ?Su ayak izi? piramidine göre kişiler öğünlerinde seçecekleri sebze ağırlıklı beslenme modeli ile aynı miktarda kalori alabiliyor. Piramide göre kişiler akşam öğününde biftek, zeytinyağlı salata, nohut çorbası ve tatlı olarak meyve ile bir dilim ekmek tükettiklerinde 3 bin 349 litre su harcanırken, buharda pişmiş Fransız fasulyesi, parmesan peynirli patates ve meyve için bin 466 litre su tüketiliyor. İlk seçenekte 2 bin 106 kalori alınırken, ikinci seçenekte ise kişiler 2 bin 31 kalori almış oluyor.